İngiltere Kıbrıs’ta seyirci değil

 

Kıbrıs’ta tarihsel bir varlığı söz konusudur.

1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin üç garantöründen biridir.

İngilizler Kıbrıs konusunda zaman zaman sessiz gibi görünse de işin mutfağında olduklarını biliyorum.

Gerek buradaki diplomatlarıyla yapmış olduğumuz görüşmelerde ortaya çıkan detaylardan gerekse adaya gelen ziyaretçilerin söylediklerinden konuya ne denli vakıf olduklarını hissetmek mümkün.

Kıbrıs konusu Londra’ da İngiliz dış siyaseti açısından da önemli konuların arasındadır.

Bu çerçevede gerek Dışişleri Bakanlığında gerekse Parlamento’da, Lordlar Kamarasında Kıbrıs’la ilgili stratejik değerlendirmeler yapabilen insanların sayısı oldukça fazla.

***

İngiltere’nin Avrupa Bakanı David Lidington geçtiğimiz günlerde Sivil Toplum Örgütlerine,

İş Dünyasına, Medya ve Akademi çevresine yönelik bir resepsiyon verdi.

İngiliz Yüksek Komiserliği binasında gerçekleşen resepsiyonda konukları İngiliz Yüksek Komiseri Ric Todd karşıladı.

Kısıtlı bir davetli gurubun katıldığı resepsiyonda Bakan Lidington kısa ve etkili bir konuşma yaptı.

Kıbrıs ve İngiltere’nin tarihsel sürecine atıfta bulunan İngiliz Bakan aynı zamanda İngiltere’deki Kıbrıslı Türk varlığının altını çizdi.

Kıbrıslı Türklere uygulanan izolasyonun bilincinde olduklarını dile getirdi.

Müzakerelere başlanmasının önemine işaret eden Lidington çözümün zorluklarının farkında olduklarını bununla beraber  çözümün her iki tarafın lehine olacağına işaret etti.

Lidington konuşmasında  ayrıca Birleşmiş Milletlerin adada yürütmekte olduğu çalışmalara İngiliz Hükümetinin desteğini belirtti.

***

David Lidington konuşması sonrasında konukların arasına katılarak yaklaşık bir buçuk saat bire bir düşüncelerini paylaşarak soruları yanıtladı.

Arkadaşlarla birlikte kendisi ile yaklaşık on dakikalık bir sohbetimiz oldu.

Sohbetimiz esnasında Kıbrıs konusunun seyrine  ve mevcut gidişatı olumlu yönde nelerin etkileyebileceğine yönelik konularda düşüncelerimizi paylaştık.

Ayrıca sivil toplumun toplumsal gelişimdeki rolü, uluslararası alanda yürütülen faaliyetler, standartların yakalanması ve evrensel değerlerde bir sistemin içerisinde yer alabilmemiz için ortaya konulan çalışmaları anlattık.

İnsanlarımızın uluslararası toplumdan ve özellikle İngiltere’den beklentilerini dile getirdik.

Garantör bir ülke konumunda bulunan İngiltere’nin adada dengeli ve kazan kazan esasında bir çözüm bulunabilmesi için avantajlı bir konumu olduğunu söyledik.

***

İngiltere Kıbrıs konusunda geçmişte olduğu gibi önümüzdeki süreçte de etkili olmaya devam edecek.

Bu çerçevede dış politika ve ilişkiler açısından Londra’ya yönelik yürütülmekte olan çalışmaların tartışmasız artırılması ve diyaloğun güçlendirilmesi son derece önemlidir.

Müzakerelerin kesintiye uğradığı bir dönemde İngiliz Bakanın adaya yapmış olduğu ziyareti son derece önemli buluyorum.

Şimdilik iki lider arasında her hangi bir temas veya müzakere bulunmuyor olabilir.

Ama Kıbrıs konusunda kazanın altındaki ateş hala yanıyor.

İngiliz bakanın  resepsiyonunun  hemen sonrasında bu kez Kıbrıs Türk Sanayi Odası olarak İngiliz Yüksek Komiseri Ric Todd’u ziyaret ederek benzer konuları konuştuk.

Sohbetimiz esnasında Yüksek Komiser Todd kendisinin optimist olduğunu söylüyor, ben de kendisine aynı duyguları taşıdığımızı dile getiriyorum.

Bekleyip göreceğiz!