Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Asil Nadir aslında Kıbrıs Gazetesi’ni kurmayacaktı…

Bundan tam 33 sene önce Halkın Sesi Gezetesi’nin sadece isim hakkını satın alacaktı!

Çünkü çok da doğru bir düşünceyle Dr. Fazıl Küçük’ün kurucusu olduğu ve milli mücadele döneminde önemli bir yere sahip olan Halkın Sesi’ni satın almak kendisi için de çok avantajlı olacaktı…

Mehmet Küçük ile baş başa görüşüp gazetenin isim hakkını almak istediğini söyledi!

Küçük teklifi kesinliklen reddetti…

Hatta evimi satarım ama gazeteyi satmam diye de kesin konuştu!

Asil Nadir sonra Kıbrıs Gazetesi’ni yayın hayatına çok güçlü bir kadro ile soktu…

Yapılan yatırımlarla da çok gecikmeden zirveye taşıdı!

O sıralar Mehmet Küçük bir toplantıda bize demişti ki;

Taze bilmem neye sinek çok konur bir süre beklememiz gerekir…

Kıbrıs Gazetesi satışını artırdıkça, Halkın Sesi’nin satışında önemli bir düşüş yaşandı!

Çünkü ülkeye çok yeni bir teknoloji gelmişti ve Halkın Sesi buna yetişemedi…

Kıbrıs Gazetesi’nin satışı da uçtukça uçtu!

Hatta ‘bir ekmek Bir Kıbrıs’ slogan haline geldi…

Uzun da bir süre on binlerin üzerinde tiraj yakaladı!

Kıbrıs Gazetesi, yıllardır lider gazete olarak yayın hayatına devam etti…

Bir çok yönetici değişti, kim bilir belki de yanlış icraatlar nedeniyle düşüşe başladı!

Sonuçta olan oldu ve maaş ödemelerinde bile güçlük çekmeye başlayınca bir takım teklifler almaya başladı…

Yayın hayatına 200 çalışanla başlayan gazetede çalışan sayısı 70’e kadar düştü!

Bu kötü gidişata bir son vermek gerekiyordu ve Asil Nadir sonunda yapması gerekeni yaptı ve gazetenin sadece isim hakkını satarak, medyada bir devrin sonu, yeni bir devrin de başlangıcına imzasını attı…

Ha keşke böyle olmasa diyeceğiz ama bizim burada asıl önemsediğimiz konu sadece çalışanlar ve meslektaşlarımızdır!

Onlara zarar gelmesini istemeyin…

Tek bir kişinin canı yansa, sokağa atılsa da en ağır tepkiyi gösteririz!

Umarız da gazete emekçileri bu yeni dönemde kötü sonları yaşamaz…

Ülkemizde uzun süredir yatırımı bulunan ve bir kesimin de hayli tepkisini alan AKSA artık Kıbrıs Gazetesi’nin yeni sahibidir…

Anlayacağınız bundan böyle medya sektöründe de boy gösterecektir!

Patron gazeteciliğine bir yenisi daha eklenmiştir…

Neler getirecek neler götürecek ileriki süreçte hep birlikte görüp yaşayacağız ancak birinci hedefinde yeni bir kamuoyu yaratmak olduğunu da tahmin etmemek için biraz saf olmak gerek!

Bir de yeni bir takım internet gazetesinin kurulması için düğmeye basıldığını görmek ve bu konuda bizim bazı iş insanlarının buna ön ayak olmasını bilmek önümüzdeki günlerde çok şeye gebe demektir…

Bir de tabi ki AKSA’nın burada başka hizmetlere de talip olduğunu bilmekte yarar var…

Pek tabi ki öncelikle Kıb-Tek konusu!

Bu ülkenin en büyük kanayan yarasıdır bu kurum…

Siyasilerin de kabul ettiği gibi çetelerin eline düşen kurumdan bahsediyoruz burada!

Bir dönem vergi rekortmeni olan ancak sonra kötü yönetimlerin eline geçince resmen batan bir kurum…

Daha doğrusu batırılan!

Lütfen bir kenara yazın;

Önce Kıbrıs Gazetesi, sonra Kıb-Tek ve ardından başkaları gelecek…

Şu da bir gerçek ki dışarıdan yapılan müdahalelerin tümünde de bizim beceriksiz, basiretsiz, siyasiler ve hükümetler sorumludur!

Yapamazsanız, yaparız meselesidir bu…

Yıllarca adam gibi yönetmeyip, sadece dilenci olarak yapılan politikaların vazgeçilmez gerçekleri ile yüzleşiyoruz artık!

Bunu bir bedeli de mutlaka olacaktır ama bunun cezasını suçlu olan yönetimler değil, toplum olarak hep birlikte ödeyeceğiz…

Bu arada AKSA’nın medyaya girmesine de kesinlikle ön yargı ile bakmıyoruz!

Hatta ‘hoş geldin’ bile diyoruz…

Yeter ki tek bir basın çalışanına bile zarar gelmesin, kendilerini ansızın sokakta bulmasınlar diye!

MESAJ KUTUSU

Sayın Narin Ferdi ŞEFİK, her seçim öncesi olduğu gibi bu kez yine adaylar çocukları hatta okuldaki öğrencileri kullanarak oy toplamaya çalışıyorlar. Bu da çocuk istismarından başka bir şey olmuyor, lütfen gerekeni yapmak için girişimde bulununuz, zira velilerden de bu konuda şikayetler gelmeye başladı…

Sayın Erdal ÖZCENK, yaşanan talihsiz olaylardan sonra İsmail Arter’i ziyaretinizde kendisinden destek sözü aldığınız konuşuluyor. İyi de yaptınız çünkü kendisi bölgede tamamen kilit bir rol oynuyor, umarız da destek sözünü yerine getirir…

Sayın Hasan TAÇOY, devletin çeşitli kademelerinde sözleşmeli olarak çalışanların kadrolanması konusunda bir çalışma başlattığınız ve aynen Türkiye’de olduğu gibi aynı kararın üretileceği konusunda yorumlar yapılmaya başlandı.

Sayın Gülşah Sanver MANAVOĞLU, bir dönem milletvekilliğini de yaptığınız HP’nin hiçbir zaman parti olamadığı yönündeki açıklamalarınız halen partiyi terk etmeyen eski dostlarınız tarafından üzüntü ile karşılandığını biliyor muydunuz? Bu konularda daha hassasiyet göstermeniz bekleniyor…

Sayın Zeki ÇELER, adaylığınızı açıkladıktan sonra çok umutlu olmayan Girneli seçmenler özellikle son bir hafta içinde ciddi bir yükselişte olduğunuz yönünde görüş beyan etmeye başladılar. Özellikle de kadın ve gençlerden yoğun bir destek akışı başlamış, hadi bakalım hayırlısı…

Sayın Mustafa NAİMOĞLULARI, hayvancılar ile kasaplar birbirine girip ithal et konusu tartışmaları yoğunlaşırken sizin hala bu konuda sessiz kalmanız çok da hayra alamet olarak değerlendirilmiyor. Ara sıra ses vermenizde yarar görüyoruz, zira yanlış değerlendirmeler yapılmasın diye…

Sayın Tahsin ERTUĞRULOĞLU, BM’nin adadaki durumu konusunda yaptığınız açıklamadan sonra önceki gün BM’nin Kıbrıs temsilcisi ile sizin makamdan önemli bir görüşme yaptığınız konuşuluyor. Kamuoyundaki meraklılar da son gelişmeler hakkında açıklama bekliyor…

Sayın İsmail ARTER, GMB başkan adaylarının size yapılan ziyaretleri sırasında çok duygusal anlar yaşadığınız gözleniyormuş. Bu arada geçtiğimiz Pazar günü yeni Büyükelçi Feyzioğlu ile yaptığınız baş başa görüşmede sohbet konusu da bir hayli merak konusu oluyormuş…

Sayın Sadık GARDİYANOĞLU, yerel seçimler için parti tabanınızdaki bütünleşme devam ediyor ancak anket sonuçlarına bakılırsa bundan böyle ki propaganda çalışmalarını tamamen projeler üzerine üretmeniz gerektiği yönünde mesajlarınız geliyor, haberiniz olsun istedik…

Sayın Mehmet ADAHAN, Güney Meserya’da yerel seçimlerde parti adayı yerine oğlunuzu aday olarak göstermeniz tepkilere neden olmaya devam ediyor.

Makamların babadan oğula geçmesinin kabul edilemez olduğu da ifade ediliyor…