Lefkoşa, 12 Haziran 19 (    ): Slovakya’nın Lefkoşa Büyükelçiliği’nin, Kıbrıs’ta siyasi partilerin ikili diyaloğunun 30’uncu yılı münasebetiyle ara bölgedeki Chateau Status Restoranda dün düzenlediği uluslararası katılımlı panel ve panelde yapılan konuşmalar Rum gazetelerinde yer aldı.
SPEHAR
BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar’ın da etkinliğe katıldığını ve burada bir konuşma yaptığını yazan Fileleftheros gazetesi, Spehar’ın panele katılan Kıbrıslı Türk ve Rum partilere bir soru yönelttiğini ve kendilerini, Kıbrıs sorununun çözülmesini isteyip istemediklerine yanıt vermeye çağırdığını yazdı.
Spehar’ın, siyasi partilerin sahip olduğu güce işaret ederek, buna paralel olarak sorumluluklara da sahip olduklarına vurgu yaptığını kaydeden gazete, Spehar’ın, Kıbrıs’taki siyasi partilerin Kıbrıs sorununun çözümünün mü, yoksa Kıbrıs sorununun sürdürülmesinin mi bir parçası olacakları sorusunu sorduğunu iletti.
Konuşmasında Kıbrıs sorununa ve müzakerelerin iki yıldır başlamamasına da değinen Spehar, BM’nin, BM Genel Sekreterinin geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute tarafından yürütülen istişareler aracılığıyla, sürdürülebilir görüşmelere dönmeleri için, tarafların desteklenmesine yönelik çalışmakta olduğunu ifade etti.
Spehar “BM Genel Sekreterinin, aciliyet duygusuyla tarafları bu fırsata yakalamaya çağırdığını, çünkü herkesin bildiği gibi, zamanın bunca yıldan sonra çözüm lehine işlemediğini” sözlerine ekledi.
Alithia gazetesinin haberine göre ise, Spehar, etkinlikte yaptığı konuşmada, Crans Montana’daki olayların ardından yaşanan hayal kırıklığına rağmen, umudun hala canlı olduğunu söyledi.
Yapılan araştırmaların iki kesimli iki toplumlu federasyonun şu an Kıbrıs’taki toplumlar arasında en kabule edilebilir çözüm olduğuna işaret ettiğini de ifade eden Spehar, “Kıbrıslıları” asla pes etmemeye çağırdı.
Spehar, Kıbrıs sorununun çözümsüz kalmasıyla birlikte, Kıbrıslı Türk ve Rum partileri yakınlaştıran forumun her zamankinden daha önemli olduğuna da işaret etti.
MAVROYANNİS
Fileleftheros ve Alithia’ya göre, Kıbrıs Rum tarafının müzakerecisi Andreas Mavroyannis ise, etkinlikte yaptığı konuşmada, Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakerelerin ve Kıbrıs Türk ve Rum partiler arasındaki diyaloğun aynı yöne doğru gittiğini güvenceye almak için ne yaptıkları ve ne yapmaları gerektiği konusunda bir değerlendirme yapmaları gerektiğine işaret etti.
Konuşmasında, iki toplumun partileri arasındaki temasların hedefinin Kıbrıs sorununa çözüm bulmak olmadığına işaret eden Mavroyannis, Kıbrıs müzakere süreci ile iki toplumun partilerinin görüşmelerinin ve başka süreçlerin de (örneğin sivil toplum örgütleri) karşılıklı olarak destekleyici olduğunu söyledi.
Mavroyannis, partiler arasındaki diyaloğun çok faydalı olduğunu da ekledi.
LAJCAK
Alithia’ya göre, BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar ile birlikte etkinliğin baş konuşmacısı olan Slovakya Dışişleri ve Avrupa Konuları Bakanı Miroslav Lajcak ise konuşmasında, “Kıbrıslılar” bunu yararlı ve faydalı olarak addettiği sürece, ülkesinin dürüst bir arabulucu rolünü oynamayı sürdürmeye hazır olduğunun altını çizdi.
Kıbrıs’ı birleştirecek bir çözüme varılmasının mümkün olduğuna inandığını belirten Lajcak, yalnızca “Kıbrıslıların” gelecekleri konusunda karar verebileceklerini ve bu vizyonu gerçeğe dönüştürecek gerekli cesareti gösterebileceklerini ekledi.
ÇELEPİS
AKEL’in Kıbrıs Bürosu Şefi ve Kıbrıs sorunuyla ilgili Rum müzakere grubunun eski üyelerinden Tumazos Çelepis ise konuşmasında, Kıbrıslı Türk ve Rum partiler arasındaki diyaloğun zamana direndiğini ve Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili çabaya katkıda bulunduğunun göz ardı edilmesinin mümkün olmadığını söyledi.
TALAT, NAMİ VE ERÇİN
Gazeteye göre, İkinci Cumhurbaşkanı ve CTP eski başkanlarından Mehmet Ali Talat ise etkinlikte yaptığı konuşmada, partilerin görüşmelerine, farklı ideolojik ve politik yaklaşımlardan kişilerin katıldığını ve bu görüşmelerin ortak açıklamalarla sonuçlandığını söyledi.
Sınır kapıları açılmadan önce bu görüşmelerin bazen yurt dışında yapıldığını da anımsatan Talat, bu diyaloğun Kıbrıs için öneminden söz etti.
Kıbrıs Türk tarafının eski müzakerecilerinden ve eski bakanlarından Özdil Nami ise konuşmasında, Kıbrıslı Türk ve Rum partilerin görüşmelerinde yer almasının, daha sonra Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakerelere katılması için kendisini hazırladığını söyledi.
Nami, bunun kendisine siyasi partilerin karşılaştığı büyük zorlukları, adanın diğer tarafındaki siyasi sistemin nasıl çalıştığını ve var olan dinamiklerin ne olduğunu anlaması konusunda yardımcı olduğunu ekledi.
Cumhurbaşkanlığı eski danışmanlarından Erhan Erçin de konuşmasında, Kıbrıs sorununun artık uluslararası politikada öncelik teşkil etmediğini, bu yüzden iki toplumdan partilerin, uluslararası toplumun dikkatini çekmek için ivme kazandırılmasına nasıl katkıda bulunabileceklerine bakmaları gerektiğine işaret etti.
Haber Alithia’da “Spehar: Pes Etmeyin. Umut Canlıdır - Kıbrıslı Türk ve Rum Siyasiler Partilerin Kıbrıs Sorunuyla İlgili Diyaloğunun Önemini Vurguluyor”, Fileleftheros’ta “Pozisyon Almalarını İstedi - Spehar: Partiler Çözümün veya Kıbrıs Sorununun Muhafaza Edilmesinin Parçası Olacak - Mavroyannis Değerlendirme Yapılması Gerektiğini Söyledi”, Haravgi’de ise “Spehar: BM Sürdürülebilir Müzakerelere Dönülmesi İçin Çalışıyor - Çözümün Parçası Olup Olmayacakları Konusunda Partilere Sorular” başlıklarıyla yer aldı.
(İY/HA)