Fileleftheros gazetesi Mihalis İgnatiu imzasıyla ve “Yalnızca Azizlerin Adasında Olur” başlığıyla yer verdiği analiz-yorumsal haberinde, Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in Washington’a gitmek için bugün adadan ayrılacağını ve bir sonraki gün de ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’le bir görüşme yapacağını anımsattı.

Blinken’in, birçok ciddi meseleyi ve Rum kesiminin Beyaz Saray tarafından Anastasiadis’e davet gönderilmesi konusundaki talebini ele almaları için, eski Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis’i Washington’a davet ettiğini kaydeden gazete, Hristodulidis’in “DİSİ partisi senatosunun kirli bir komplosunun kurbanı olarak” görevinden istifa etmesinin ardından ise, Rum diplomasisinin, davetin Kasulidis için de geçerli olması için çok doğru davrandığı yorumunda bulundu.

Rum Dışişleri Bakanı’nın, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın başındaki kişiyle görüşebilmesi ve konuşmasının kesinlikle etkileyici bir gelişme olduğunu da savunan gazete, öte yandan Kasulidis’in Kıbrıs sorunuyla ilgili tezlerinin ise bilindik olduğunu belirtti.

“Ne yazık ki hem Kasulidis, hem de Lefkoşa seçkinlerinin diğer üyelerinin, Türkiye’nin sözde gelişmiş tezlerini karşılamak için, Kıbrıs’ın başka acı verici tavizlerde bulunması gerektiğine inandıklarını” yazan gazete, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda anlaşamasalar bile, Kasulidis’in, kendisini bu göreve atayan Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in çok önünde olduğu yorumunda bulundu.

Bunun ise “başka hiçbir yerde değil de yalnızca ‘Azizlerin Adasında’ gerçekleştiği” yorumu yapan ve Anastasiadis’in bakanlığın yollarını öğrenmek için bir yıla ihtiyaç duyacak bir kişiyi bu göreve atamasının gerekli olduğunu yazan gazete, Kasulidis’in ise yeniden bakan olmaya ne ihtiyacı olduğu sorusunu sorarak, bunun “anahtar soru” olduğuna işaret etti.

Bunun haricinde bir soru daha ortaya çıktığını, bunun ise Kasulidis’in yabancı muhataplarıyla yaptığı görüşmelerde kendi tezlerini mi seçilmiş başkanın tezlerini mi ileriye götürdüğü olduğuna işaret eden gazete, “Kasulidis’in bazı Rum siyasi liderlerinin Türk propagandasının yayılması için araç olmayı kabul ettikleri yerde, akıllardan silinip atılamayan Crans Montana için bile Anastasiadis’e karşı bir tavır takındığını” yazdı.

Kasulidis’in bu konuyu netleştirmesi ve vatandaşlara Kıbrıs sorununda desteklediğini söylemesi gerektiğini kaydeden gazete, Kasulidis’in kendisini atayan Anastasidis’in tezleriyle mi, yoksa bakan olmadan önce ifade ettiği tezlerle mi hemfikir olduğu sorusunu sordu.

Öte yandan ne Anastasiadis’in, ne de Kasulidis’in tezlerinin Kıbrıslı Rumların çıkarına hizmet ettiğini kaydeden gazete, Kasulidis’in Blinklen’le görüşmesinden “Türkiye’nin bölücü yönlendirmelerini izah etmek, kendisine Maraş konusundan bahsetmek aynı zamanda Türkiye’nin söylediklerinin hiçbir anlamı olmadığı konusunda onu ikna etmek için yararlanması gerektiğine” işaret etti.

Gazete, özetle Kasulidis’in bu görüşmede kendi tezlerine atıfta bulunmaması gerektiğine işaret ederek, çünkü bunun Güney Kıbrıs’a zarar vereceğini ekledi.

KASULİDİS’İN WASHİNGTON PROGRAMI

Başka bir haberinde ise, Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in daveti üzerine, çalışma ziyaretinde bulunacağı Washington’a gitmek için bu sabah adadan ayrılacağını yazan gazete, görüşme konularının arasında Kıbrıs sorunu, müzakerelerin yeniden başlaması ve enerji konularının da bulunmasının beklendiğini belirtti.

Rum Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya dayanarak, Kasulidis’in Blinken’le 1 Şubat’ta görüşeceğini yazan gazete, Kasulidis’in aynı gün akşamüzeri ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Νancy Pelosi tarafından kabul edileceğini, akabinde de ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Siyasi İşlerden Sorumlu Müsteşarı Victoria Nuland’la bir araya geleceğini belirtti.

Kasulidis’in aynı günün gecesi Amerika’daki Rum örgütlerin temsilcilerinin onuruna vereceği akşam yemeğine katılacağını kaydeden gazete, Kasulidis’in Çarşamba sabahı ise merkezleri ABD’de bulunan düşünce kuruluşlarının temsilcileriyle çalışma kahvaltısında bir araya geleceğini ifade etti.

Gazeteye göre Kasulidis daha sonra sırasıyla Ulusal Güvenlik Konseyi Avrupa Müdürü Amanda Sloat, ABD Senatosu Dış Konular Konseyi Başkanı Robert Menendez, Perşembe sabahı ise ABD Dışişleri Bakanlığı’nın enerji güvenliği konularından sorumlu danışmanı Amos Hochstein’la bir araya gelecek ve aynı gün akşamüzeri Güney Kıbrıs’a dönmek üzere ABD’den ayrılacak.