Kapalı mekanlarda ve bilgisayar karşısında saatlerce hareketsiz kalmak çeşitli sağlık sorunlarına yol açıyor. Kas ve eklem ağrıları ile D vitamini eksikliği bunlardan bazıları.

Oysa olumsuz ofis koşullarını değiştirerek bu sorunlardan korunmak mümkün. Ofis ortamında en çok sırt, boyun ve bel ağrılarının görüldüğünü belirten Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Remzi Tözün, ofis çalışanlarında görülebilecek rahatsızlıkların nedenlerini şöyle sıraladı:

AYNI POZİSYONDA, HAREKETSİZ OTURMAK
“Sürekli aynı pozisyonda durmaktan dolayı sırt, boyun ve bel ile ilgili rahatsızlıklar meydana geliyor. Bazı kişiler, klavye kullanırken el bileklerini yukarıya doğru tutarak yazdıkları için bilek ve parmaklarla ilgili ağrılı problemler yaşayabiliyor. Bu nedenle ofiste çalışanların hem boyun, hem bel hem de kollarıyla ilgili, aynı pozisyonda kalmanın verdiği sertliği ve zorluğu giderecek egzersizler yapmaları öneriliyor.

GÜNEŞİ GÖREMEMEK
Ofis çalışanlarının pek çoğu güneşten yararlanamıyor. Ofislerin hemen hepsi ultraviyole ışını geçirmeyen camlarla kaplı. Sabahtan akşama dek bu tempoda çalışılıyor. Güneş ışını alınmadığında ise vücut D vitaminini aktif hale getiremiyor. Bu yüzden çok genç insanlarda bile D vitamini yetersizlikleri görülüyor. Oysa sadece kemikler için değil, kasların da sağlıklı çalışmaları için D vitamini seviyesinin normal olması gerekiyor. Eğer bu sağlanmazsa, kişinin yaygın ağrıları oluyor; kas güçsüzlükleri ortaya çıkıyor. Bütün bunları önlemek için, ofis çalışanlarının belirli aralıklarla, kısa da olsa güneşten yararlanmaları şart!

EĞİLEREK ÇALIŞMAK

Duruş olarak hep öne doğru çalışmak, normal bir duruş şekli olmadığı için sırt ağrılarına yol açıyor. Çünkü vücudun yükü, normalden daha da öne doğru getirildiği için, sırttaki kaslar daha fazla kasılıyor, bu da sırt ağrılarına neden oluyor.”

AĞRI CİDDİ HASTALIKLARIN HABERCİSİ OLABİLİR
Prof. Dr. Ufuk Talu, 20 yaşın üstü neredeyse herkesin kronik problemlerinden biri olan bel veya boyun ağrılarını, “Mekanik bel-boyun ağrıları” olarak tanımladıklarını söyledi. Bu ağrıların, ofiste sürekli aynı pozisyonda oturarak veya ayakta ama belli pozisyonlarda, statik olarak iş yapan kişilerde daha sık görüldüğünü söyleyen Prof. Talu, ağrıların temelinde bazı ciddi hastalıkların da olabileceğini belirtti.

Bel ve boyun ağrısı şikâyetiyle başvuran hasta yakınmalarının yüzde 90 oranında mekanik ağrılara bağlı olduğunu belirten Prof. Talu, diğer yüzde 10’luk grup hakkında şu bilgileri verdi: “Disk bozuklukları, bel fıtığı, disk dejenerasyonu ya da kireçlenme olabiliyor. Bunlar da mekanik ağrıları yapan tablolardır. Çok nadir olarak bu ağrıların altından kemik, omurilik, yumuşak doku tümörü ya da iltihabı ile kişinin yaşı ileri ise kemik erimesi çıkabiliyor.”

TEDAVİ ADIM ADIM UYGULANIYOR
Omurga rahatsızlıklarının tanı ve tedavisinde, hastanın yaşı ve ağrı tipi önemli. 20-50 yaş arasında ciddi bir darbe, yaralanma veya hastalık olmaksızın ortaya çıkan bel, boyun veya sırt ağrısına öncelikle semptomatik yaklaşılıyor. Yani birkaç gün istirahat, ilaç ve fizik tedavi uygulamaları gibi tedaviler sayesinde, hasta genelde 1 hafta ila 10 gün içerisinde rahatlamaya başlıyor; ağrılar da 2-3 haftada kayboluyor. Eğer bu yakınmalar, ağrının gittikçe azalıp kaybolduğu bir seyir izliyorsa, genellikle mekanik yani altında ciddi bir problemin olmadığı ağrılar olarak ele alınıyor. Ancak istirahata, ilaca ve diğer uygulamalara rağmen ağrılar geçmiyor ve 5-6 haftalık sürelere uzuyorsa, daha ileri tanı tetkiklerine (röntgen, MR gibi) başvuruluyor. Tetkiklerin sonucuna göre de yeni bir tedavi planı uygulanıyor.

SİGARAYA DİKKAT
Çalışmalar, sigara içen kişilerde bel, boyun ve sırt ağrılarının daha sık ve daha uzun süreli olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, bunun nedenleri arasında kireçlenmeye, kemikte erimeye ve disklerde kanlanma bozukluğuna neden olan sigarayı gösteriyor. Yanı sıra, fazla kiloların da mekanik ağrıları artıran bir faktör olduğu biliniyor. Yalnız ofis çalışanlarına değil, herkese ağrısız ve konforlu bir yaşam için haftada 2-3 gün yürüyüş veya benzeri egzersizler öneriliyor.