Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis, enerji planlarının başka, Kıbrıs sorununun başka olduğunu ve Rum Yönetimi’nin enerji planlarının normal seyrinde ve tüm “Kıbrıslıların” menfaatine olacak şekilde devam edeceğini söyledi.
Hristodulidis, Alithia gazetesinde yayınlanan röportajının bugün yayımlanan bölümünde,  Türk tarafınca yapılan açıklamalar ve icraatların, Kıbrıs sorununun çözüm çabalarıyla ve Kıbrıslı Türklerin çıkarları ile haklarının korunmasıyla hiçbir ilgisinin bulunmadığını iddia etti.
Türkiye’nin Kıbrıslı Türklerinkini değil, kendi çıkarını gözettiğini öne süren Hristodulidis, bu durumun, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ailevi ya da şahsi planlaması değil, genel olarak Türk Hükümeti’nin planı olduğunu savundu.
Hristodulidis, Türkiye’nin yüzer matkabını Doğu Akdeniz’e indirmemesi ve “tehditlerini eyleme dönüştürmemesi” için çeşitli düzeylerde çalıştığını ifade etti.
Güney Kıbrıs’ın tek yanlı ilan ettiği “Münhasır Ekonomik Bölge” (MEB) içerisinde faaliyet gösteren şirketlerin, Türkiye’nin tutumuna rağmen gösterdikleri tavırdan memnun olduğunu belirten Hristodulidis, İsrailli şirketlerin Afrodit parselinden talep ettikleri yüzdelikle ilgili problemin çözümünde, İsrail ile yapılan müzakereler çerçevesinde ilerleme sağlandığını söyledi.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz’e sondaj gemisi getirmesinin, yalnızca Güney Kıbrıs’ın değil, bölgedeki komşu ülkelerin de aleyhine olacağını iddia eden Hristodulidis, böyle bir durumla ilgili önceden hazırlanmış eylem planları bulunduğunu söyledi.
Hristodulidis, Güney Kıbrıs-Mısır boru hattı anlaşmasının görüş alınmak üzere Avrupa Komisyonu’na gönderildiğini ve sonuçların beklendiğini de kaydetti.