“KIBRIS DOĞALGAZINA MISIR, ÜRDÜN, HIRVATİSTAN VE ROMANYA’DAN İLGİ”

DR MARİOS VALİANTİS: “DOĞALGAZ DAHA ERKEN BİR ZAMANDA DEĞERLENDİRİLEBİLİR”

Rum kesimi ile doğal gazın taliplerinin, “Kıbrıs” doğalgazının tedariki ve bu husustaki işbirlikleri konusunda, İtalyan-Kore ortaklığından oluşan ENI-KOGAS konsorsiyumunun söyleyeceklerini, aynı zamanda Eylül ayı içerisinde Güney Kıbrıs’ın sözde “Münhasır Ekonomik Bölgesi” (MEB) içerisinde bulunan 9’uncu parselde, akabinde de 2 ve 3 numaraları parsellerde başlayacak olan sondajların sonuçlarını beklemekte oldukları haber verildi.

Haftalık Kathimerini gazetesi “Kıbrıs’a Doğalgazla İlgili Israrlı Kur” başlıklı haberinde, ENI-KOGAS’ın yapacağı ilk sondajdan çıkacak sonuçların, resmi olarak bu yılın sonunda açıklanacağını anımsattı.

Yukarıda söz edilen parsellerde yeterli rezerv bulunduğuna dair ilk belirtilerin, doğalgaz konusundaki ülke içi ihtiyaçlarını karşılamak için acele eden ülkelerin; “Kıbrıs’ı drahoması (çeyiz) çok olan gelin olarak görmelerine” neden olduğu yorumunda bulunan gazete, Rum Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis’in, Eylül ayından itibaren bölgeyi ziyaret edeceğini haber verdi.

Lakkotripis’in 9 Eylül’de Ürdün’e gideceğini, akabinde de Umman, Romanya ve Hırvatistan’ı ziyaret etmesinin ayarlandığını belirten gazete, sözü edilen ülkelerin halihazırda Rum hükümetine, bu ülkelere doğalgaz satışı olasılığının görüşülmesi için davette bulunduklarını ifade etti.

Enerji Bakanı Lakkotripis’in, Mısır hükümetinin daveti üzerine, Mısır’daki doğalgaz terminallerine doğalgaz ikmali yapılması ve ülkeye doğalgaz satışı yapılması perspektiflerinin görüşülmesi için, geçtiğimiz hafta Mısır’da bulunduğunu anımsatan gazete, bunun etkili jeopolitik uzantılara sahip olan, büyük bir “pazarlık” (deal) olduğunu ifade etti.

Avrupa’ya doğalgaz tedarik edilmesi için, “Kıbrıs”ın bağlantı noktası olacağı, Mısır, İsrail ve akabinde de Lübnan işbirliğinin, ABD’nin bölgedeki stratejik hedefini teşkil etmekte olduğunu yazan gazete, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in bu konularla ilgili olarak, Eylül ayında New York’ta yapılacak olan BM Genel Kurulu’nda, Mısır Cumhurbaşkanı ile görüşeceğini anımsattı.

Jeopolitik istikrarın, Doğu Akdeniz havzası ile Orta Doğu’da, her daim değerli ve nadir bulunan bir meta olduğuna da dikkati çeken gazete, Gazze’deki silahlı çatışmaların, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın, İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun adaya yapması beklenen ziyaretinin hazırlığını yapmak için Güney Kıbrıs’a gerçekleştireceği ziyaretin iptal olmasına sebep olduğunu ifade etti.

ABD’nin, Güney Kıbrıs ile Mısır arasında enerji konularında baş göstermekte olan güçlü işbirliğine “çok iyi bir gözle bakmasının” yanı sıra, bunu cesaretlendirmekte olduğunu da yazan gazete, ABD’nin bölgedeki jeopolitik belirsizliği kontrol etmek istediğine dikkati çekti.

“UKRAYNA UNSURU”

Rum hükümetinin, içerisinde bulunulan dönemde hareket etmekte olduğu eksenlerden birinin, İsrail ve Arap ülkeleriyle işbirliğinde bulunma perspektifi olduğunu yazan gazete, diğer bir eksenin de, (doğalgazla ilgili olarak) Ukrayna’daki kriz ile Batı ve Rusya arasında başlayan soğuk savaştan etkilenmekte olan Avrupa ülkeleriyle ikili anlaşmalar yapılması olduğunu belirtti.

Avrupa’ya yönelik Rus doğalgazı akışının kesintiye uğramasından etkilenebilecek olan Romanya ve Hırvatistan gibi ülkelerin, şimdiden Rum kesimiyle temasa geçtiklerini yazan gazete, bu ülkelerin, Rum kesimi doğalgaz ihraç etmeye hazır olduğu zaman, doğalgaz tedarik etmek için, ikili aşamada anlaşmalar imzalanması olasılığını araştırmakta olduklarına dikkati çekti.

Gazete, Enerji Bakanı Lakkotripis’in, Ürdün ve Umman’a yapacağı ziyaretlerden sonra Romanya ve Hırvatistan’a gideceğini ekledi.

DR. VALİANTİS: “DOĞALGAZ DAHA ERKEN BİR ZAMANDA DEĞERLENDİRİLEBİLİR”

Fileleftheros gazetesinin haberine göre ise, Lefkoşa Üniversitesi Enerji, Hidrokarbon ve Çevre İdaresi Programları Şefi, aynı zamanda Enerji Politikası ve Yeşil Kalkınma Merkezi Müdürü Dr. Marios Valiantis, gazeteye demecinde, hidrokarbon yatakları bulunmasının ardından, Güney Kıbrıs için ortaya çıkmakta olan büyük fırsatlara atıfta bulundu.

Rum kesiminin, bölge haritasının sürekli değişmekte olduğu bir dönemde, enerji güvenliği konularında rol oynayabileceğine dikkati çeken gazete, Valiantis’in, bölgede yaşanan gelişmelerin Ukrayna krizi yüzünden de, süreçlerin hızlanmasına yol açtığını söylediğini iletti.

Gazeteye demecinde, Rum kesiminin bölgedeki “istikrar kapısı” olarak, doğalgazın üretim ve nakil merkezi haline gelmesi olanağı bulunduğunu dile getiren Valiantis, Rum kesiminin, Avrupa’ya enerji tedarikinde, çok büyük ve kazançlı bir rol oynayabileceğini savundu.

Ukrayna’daki krize değinerek, Güney Kıbrıs’ın oynayabileceği rolün, “Kıbrıs” doğalgazının AB ülkelerine temin edilmesi aracılığıyla, AB’nin enerji güvenliğinin güçlendirilmesi alanına odaklanabileceğini dile getiren Valiantis, ABD’nin bu tezi halihazırda güçlü bir şekilde desteklemekte olduğunu söyledi. Gazeteye göre, Washington’un, hidrokarbon yataklarının, doğalgaz sıvılaştırma terminalinin inşasından önce; yani daha erken bir zamanda değerlendirilebileceğini tercih ediyor göründüğünü de dile getiren Valiantis, ABD’nin, doğalgazın taşınabileceği ülke olarak Mısır’ı işaret etmekte olduğunu sözlerine ekledi.