“KAPILAR KAPANMALI, MÜZAKERELERDEN ÇEKİLMELİ”

“KIBRISLI TÜRKLER SADECE PROBLEMİN BİR PARÇASI, ESAS GÖRÜŞMEMİZ GEREKEN TÜRKİYE’DİR”

Aşırı sağcı ve Türk karşıtı tavırlarıyla bilinen, Rum Ulusal Halk Cephesi (ELAM) Başkan adayı Yorgos Haralambus, ELAM’ın Kıbrıs sorunu konusundaki tezinin açık olduğunu ve tek çözümün “kurtuluş” olduğuna işaret ederek “Geçiş kapıları kapanmalı ve müzakerelerden çekilmeliyiz” dedi.

Simerini gazetesine söyleşi veren Haralambus, KKTC ile Güney Kıbrıs arasındaki geçiş kapılarının kapanmasını önerirken, müzakerelerden çekilmeleri gerektiğini ve eğer birisiyle müzakere etmeleri gerekiyorsa, bunun “Kıbrıs’ı işgal eden ve sorunun kaynağı olan Türkiye” olduğunu iddia etti.

Habere göre Haralambus, Kıbrıs sorununun doğru bir zemine, yani iki toplumluluktan “işgal ve istila problemi” zeminine oturtulması gerektiğini de öne sürerek, Kıbrıslı Türklerin aslında, Kıbrıs sorununun “küçük bir bölümü” olduğunu savundu.

Yunan Silahlı Kuvvetleri ile birleşik savunma bölgesi doktrininin hayata geçirilmesini istediklerini ifade eden Haralambus, Rum Milli Muhafız Ordusu’nun da (RMMO) caydırıcı güç mantığı çerçevesinde sürekli takviye edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Haralambus, Rum halkının yanında duracak ülkelerle ittifak oluşturulması, enerji alanında stratejik ortaklar belirlenmesi ve yalnızca ekonomik alanda değil, özellikle siyasi ve Kıbrıs sorunu alanlarında da karşılık beklenmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecinin “önünün kesilmesi gerektiğini” belirten Haralambus, AB’nin gücünden Güney Kıbrıs lehinde istifade edilmesi gerektiğini söyledi.

Habere göre Haralambus, çıkmazdan tek çıkış noktasının ELAM olduğunu ve ELAM’ın, “ulusun vatansever sesi olduğunu” belirtti.

ELAM’ın, Yunanistan’daki aşırı sağ eğilimli “Hrisi Avgi” partisi tarafından desteklendiği ve anti-demokratik görüşleri savunduğuyla ilgili bir soru üzerine ise Haralambus, demokratik denilen partilerin, halka sormadan memorandumlar dayattığını ve halkı ekonomik köleliğe mecbur ettiğini ifade etti.

Haralambus ayrıca, kendilerinin “Herkesin Karşısında” sloganını boşuna oluşturmadıklarını, bunun bir gerçek olduğunu kaydetti.