ANASTASİADİS KİPRİANU’YU CASUS VANI GÖRÜŞMEK İÇİN SARAY’A ÇAĞIRDI
ESKİ İSRAİL İSTİHBARAT AJANI TAL DILIAN’IN ADI WIKILEAKS BELGELERİNDE DE ANILDI
GÜNEY’DE TEKNOLOJİ ŞİRKETLERİ OLAN AVNI SHAHAK’IN DİSİ VE BAŞKANI NEOFİTU İLE İLGİSİ
RMMO KOMUTAN YARDIMCISI RUM POLİSİNE VEYA KİP’E GÜVENMEYİP SHAHAK’IN ŞİRKETİNDEN HİZMET ALMIŞ 
Lefkoşa, 20 Kasım 19 (.): AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun, merkezi Larnaka’da bulunan “WiSpear” isimli İsrail şirketinin, silahlı eski İsrail istihbarat ajanı Tal Dilian ve telefon görüşmelerini dinleme-kayıt olanağına sahip  “casus van” aracı konusunda ses tonunu yükseltmesi üzerine Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Kiprianu’yu saraya çağırdı.
Eski İsrail İstihbarat ajanı Tal Dilian’ın adının wikileaks dosyalarında da yer aldığına dikkat çekildi. 
Alithia’nın “Başkan Andros’u Çağırıyor: Cuma Günü Başkanlığa Gel… Nikos Anastasiadis Casusluk Meselesine Yurtdışından Müdahale Ediyor” başlığıyla manşete çektiği habere göre Anastasidis Kiprianu’yu, Adalet Bakanı ve Polis  Genel Müdürü’nün huzurunda görüşmek üzere Rum Başkanlık Sarayı’na çağırdı.
Habere göre Rum Sözcü Prodromos Prodromu dün yazılı açıklama yaparak, konuyla ilgili kamuoyuna yansıyan  şikayetlerin ele alınacağı görüşmenin 22 Kasım’da saat 08.30’da gerçekleşeceğini açıkladı.
AKEL Genel Sekreteri Kiprianu dün düzenlediği basın toplantısında “konu, ülkenin demokratik işleyişine dayandığı için, bütün hoşnutsuzluğuna rağmen Anastasiadis’in davetine icabet edeceğini” açıkladı.
Hoşnutsuzluğunu “maalesef bu da iletişim maksatlı istismar edildi” sözüyle dile getiren Kiprianu , meselenin vatandaşların güvenliğini ilgilendirdiğinden çok ciddi olduğuna vurgu yaparak, Rum yönetiminden, Larnaka’da saptanan casus van, İsrail şirketi ve faaliyetleriyle ilgisi hakkında şeffaflıkla hesap vermesini istedi.
Anastasiadis hükümetinin, casusluk vanının sahibi şirketin ülkeye 2011’de kaydolduğunu açıklayarak, her zamanki gibi konunun özünü saptırmaya çalıştığını söyleyen Kiprainu, şirketin kurulduğu günden Hristofyas hükümetinin sonuna kadarki faaliyetlerinin de Hristofyas döneminden sonraki bütün faaliyetlerinin de araştırılıp sonuçlarının kamuoyu ile paylaşılmasını istedi. Kiprianu, casus van aracın Güney Kıbrıs’a ne zaman, hangi prosedürlerle, hangi izinlerle gittiği ve bugüne kadar kimler tarafından nasıl  işletildiğinin tam şeffaflığa kavuşturulmasını talep etti.
Kiprianu ayrıca hangi siyasi partilerin Tal Dilian ve “WiSpear” şirketinden diğer kişilerle ilişkisi olduğunu da sordu. “Konunun çok büyük siyasi boyutları var.  Ülkemizde olan, yani her özel şirketin vatandaşları izleme hakkı bulunması kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
Gazete DİKO, EDEK, Vatandaşlar İttifakı ve Dayanışma Hareketi’nin birer bildiri yayımlayarak, casusluk aracı olan şirket ile ilişkisi olduğu söylenen siyasi partinin hangisi olduğunun açıklanmasını istediğini ekledi. 
Haberinin “İsrailli Tal Dilian Wikileaks’te de Baş Aktör” başlığıyla ayırdığı bölümünde ise OMEGA isimli yayın kurumunun dünkü programında casus van skandalının başrol oyuncusu Tal Dilian’ın adının Wikileaks belgelerinde de anıldığına dikkat çekildiğini yazdı.
Gazete dünkü programda Tal Dilian’ın adının 2015’te Wikileaks belgelerinde, birçok ülkeye casusluk hizmeti satan “Hacking Team” isimli İtalyan şirketi ile anıldığına işaret edildiğini yazdı, özetle şunları ekledi:
“O zamanlar açıklandığı üzere (İtalyan Hacking Team) şirketin müşterileri arasında  ülkemizin Devlet İstihbarat Teşkilatı (KİP) de vardı. İsraillinin hacking team skandalına karıştığı, wikileaks belgelerinin yayınlandığı web sayfasında basit bir arama yapıldığında, Dilian’ın elektronik mesaj aracılığıyla o zamanlar İtalyan şirketinin yüzlerce hesabının yöneticisi ile elektronik mesaj aracılığıyla yaptığı görüşmenin yer aldığı görülebilir. 
OMEGA’nın bilgilerine göre  İsrailli Tal Dilian’ın şirketinin personeli Kıbrıs polisi tarafından Muhafız Ordusu kurmaylığı dışında saptandı ve birime götürüldü. Vukuat 2013 sonları-2014 başlarında cereyan etti. Polis, şirket personelinin Milli Muhafız Ordusu’nu araştırdığını saptadı ve birime götürerek sorguladı. Sorguda, Milli Muhafız Ordusu içerisinde olduğunu itiraf ettiler. Anlaşıldığı kadarıyla kendilerini (şirket personelini) Milli Muhafız Ordusu komutanlığının üst rütbeli bir subayının, bilinmeyen ama şirketin  vermekte olduğu hizmetle alakalı olduğu aşikar bir işlem için çağırdığı görüldü, meselenin devamı gelmedi.”
Yine Alithia, Tal Dilian’a silah taşıma izninin Rum Bakanlar Kurulu tarafından, zamanın Adalet Bakanı Yonas Nikolau’nun önerisi ile  Şubat 2016’da verildiğini, söz konusu kişinin Rum polisine 2015’te,  Güney Kıbrıs’taki “sinagogların başkanı” olarak güvenlik gerekçesiyle silah taşıma izni için başvurduğunu yazdı.
Habere göre, silah taşıma izni, İsrailli turistlerin Güney Kıbrıs’ı ziyaretleri ve sinagoglardaki ayinler sırasında muhtemel terör saldırıları gerekçesiyle verildi. 
Politis “Van Konusunda Averof ve DİSİ de Kadroda… Kötü Amaçlı Yazılım Üreten Özel Şirketin Sahibi İle İlişkilerine Dair Bilgiler” başlıklı manşet haberinde, AKEL yetkilisinin kinayeli açıklamalarından ve haberlerden iktidardaki DİSİ partisi ve Parti Başkanı Averof Neofitu’nun Rum polisi tarafından incelenmekte olan casus vanın bulunduğu binada üslenen CIS şirketi sahibi Avraham Avni Shahak ile ilgisi olduğunun anlaşıldığını yazdı. 
Gazete, Avraham Avni Shahak isimli İsrailliye silah taşıma izni de verildiğini ancak İslam örgütü tarafından muhtemel terör saldırısı bilgileri nedeniyle kendisine polisten bir koruma (polis memuru) tahsis edildiğini yazdı.
Haberi iç sayfasında detaylandırırken “casus van aracın, Güney Kıbrıs’ın İsrailliler tarafından izleme teknolojileri geliştirme üssü olarak kullanılmasının buz dağının  görünen kısmı olduğuna” dikkat çeken gazeteye göre, casus vanın sahibi şirketin üslendiği Larnaka’daki binada, cep telefonlarını izleme sistemleri oluşturmakla ilgilenen ve fahiş fiyatlar karşılığında bütün dünyaya hizmet veren şirketler bulunuyor. 
Haberde, casusluk maksatlı teçhizatı Forbes’te reklam eden Tal Dilian’ın, Rum tarafındaki bir siyasi parti başkanı ile teması olan ve ofisine girip çıkan kişi olmadığı, Rum tarafında birçok şirketi bulunan ve Rum Bakanlar Kurulu’nun silah taşıma izni de verdiği Avraham Avni  Shahak isimli İsrailli işadamı ve CIS isimli şirketi olduğu belirtildi.  Gerek haberler ve bilgiler, gerekse AKEL’li bir yetkilinin açıklamalarından, bu kişi ile irtibat halindeki partinin DİSİ ve parti başkanının da  Averof Neofitu olduğunun anlaşıldığı kaydedildi.
Habere göre Intellaxa (Tal Dilian’ın şirketi), tamamı İsraillilere ait diğer şirketler ile aynı binada bulunuyor. Aralarında şirket ilişkisi yok görünse de İsrail şirketlerinin tamamı aynı işle, yani elektronik teçhizatla uğraşıyor. 2016’ta polis tarafından yapılan araştırma sonucunda ulaşılan ve Tothemaonline isimli web sitesinde  yayınlanan bulgular, siyasi partiye ve özel şahıslara hizmet satışı yaptıklarını gösteriyor.
Gazete  haberinin bir bölümünde ise şu bilgileri aktardı:
 “2014’te  muhtemel izleme meselesi ortaya çıktığında, mesele express işlemlerle kapatılmıştı. O dönemde polis, zamanın Milli Muhafız Ordusu komutan yardımcısı Andreas Papapavlu’nun  ofisinde güvenlik denetimi yapan İngiliz Üslerinden iki astsubayı  tutuklamıştı. Yanlarındaki teçhizat  CIS şirketi tarafından üretilmişti. Polis, açıklama olabilir kaygısıyla meseleyi ‘polislik değil’ diyerek kapatmıştı.
İki astsubayın varlığı saptanınca polise haber verilmiş, polis de Milli Muhafız Ordusu’ndan çıkış yaptıkları sırada tutuklamıştı.  Andreas Papapavlu dinlendiğinden şüphelenerek, şirketten denetleme yapmasını istemişti. Polise veya KİP’e (Rum İstihbarat Teşkilatı) güvenmediği aşikar.”
Komutan Yardımcısı  Papapavlu’nun, tepki çeken bu hareketi üzerine Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e istifa dilekçesi sunduğunu  ancak Anastasiadis’in “şu anda Milli Muhafız Ordusu saflarında sükunete ve birliğe ihtiyaç var” diyerek istifa dilekçesini kabul etmediğini belirten gazete, Rum makamlarının  bazı şirketler ve ürettikleri  teknoloji yayma faaliyetlerini 2014’ten beri bildiğine ancak hiçbir önlem alınmadığına dikkat çekti. 
(ŞA/ÖK)
**********