AB’nin bu görüşmede yer almasının anahtarını Türkiye’nin elinde tutmakta olduğunu ve Türkiye’nin bizzat AB’nin konferansta yer alma talebini savunuyor gibi görünmediğini yazan gazete, Avrupa kurumlarının başkanlarının önümüzdeki hafta Ankara’ya gerçekleştirecekleri ziyaretlerin, Türkiye’nin AB’nin beş taraflı gayri resmi konferansta yer almasını kabul edip etmeyeceği konusunda belirleyici olduğunu savundu.
Lefkoşa Rum kesiminin Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel ile Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in önümüzdeki salı günü Ankara’ya yapacakları ziyaret konusunda beklemede olduğunu yazan gazete, Rum kesimini her şeyden önce ilgilendiren şeyin, bu ayın sonunda Cenevre’de gerçekleştirilecek olan görüşmeyle ilgili gelişmeler olduğunu belirtti.
Gazete Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel’le dün gerçekleştirdiği telekonferans görüşmesinden, Kıbrıs sorunuyla ilgili şu sonuçların çıktığını da savundu;
“1- Charles Michel Ankara’ya gerçekleştireceği ziyaretin öncesinde AB’nin müzakerelere katılımı konusunda Türk tarafına yönelik baskı yapma konusunda kararlı görünüyor, 2- AB açısından iki kesimli iki toplumlu federasyon çözümü ve müzakerelerin temelinin değişmesi söz konusu değildir.”
Gazeteye göre Rum Hükümeti Sözcüsü Kiriakos Kusios ise Anastasiadis ile Michel arasında gerçekleştirilen görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Anastasiadis’in Michel’den, Ankara’ya gerçekleştireceği ziyaret sırasında, özlü müzakerelerin yeniden başlaması için gerekli koşulların meydana getirilmesi için Türk tarafının da siyasi irade göstermesi gerektiğini vurgulamasını istediğini iletti.
Kusios, Anastasiadis’in telekonferans esnasında, 27-29 Nisan tarihlerinde Cenevre’de gerçekleştirilecek olan beş taraflı gayri resmi konferansa yapıcı bir şekilde katılmaya dair kararlılığını yinelediğini de aktardı.
Görüşmede, Kıbrıs sorununun çözüm perspektiflerinin güçlenmesi aynı zamanda Kıbrıs sorununda işlevsel ve sürdürülebilir bir çözüme varılması için, AB’nin Cenevre konferansı yanı sıra, yeniden başladığı zaman, özlü müzakerelerde de yer almasının önemine atıfta bulunulduğu da belirtildi.
Gazeteye göre, tek yanlı olarak ilan edilen sözde Rum MEB’inde, Türkiye’nin gerginliği belirgin bir şekilde azaltmasının devam etmesi ve tutarlı olması gerektiğini de öne süren Anastasiadis, kapalı Maraş bölgesindeki yasadışı Türk planlamalarının hayata geçirilmesine dair tehditlerin, BM Güvenlik Konseyinin ilgili kararlarına aykırı bir şekilde, Cenevre’deki gayri resmi görüşmeye birkaç hafta kala sürdüğünü de ileri sürdü.
Michel’le görüşmesinde mülteci konusuna da değinen Anastasiadis, Güney Kıbrıs’ta meydana gelen zor duruma atıfta bulunarak, Türkiye’nin tüm AB üye devletleri karşısındaki yükümlülüklerini yerine getirme konusunda devam eden itirazı yüzünden, bunun daha da kötüleşen bir problem olduğunu iddialarına ekledi.
Anastasiadis-Michel görüşmesiyle ilgili haberler Alithia’da “AB Aracılığıyla Erdoğan’a Mesaj- Anastasiadis’ten Michel’e: Türkiye Siyasi İrade Göstersin- Türkiye’nin Gerginliği Azaltması Devam Etmeli- ΑΒ Beş Taraflı Konferansa ve Müzakerelere Katılmalı- Türkler Türk Gemilerinin Dönüşünü İlan Ediyor”, Politis’te “Ağırlık AB-Ankara Temaslarında- Ankara’ya Charles Michel Aracılığıyla Mesajlar- AB’nin Katılımında Israr Ediyorlar”, Haravgi’de ise “ Müzakerelerin Yeniden Başlaması İçin Siyasi İrade” başlıklarıyla yer aldı.