ABD Dışişleri Bakanlığı’nın 2017 İnsan Hakları Raporu’nda, Kıbrıs’ın iki ayrı başlık altında ele alındığı belirtildi.
Alithia gazetesi “Kıbrıs İki Ayrı Başlıkta” başlıklı haberinde, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın 2017 yılına ait İnsan Hakları Raporu’nun geçtiğimiz Cuma günü yayımlandığını, raporda Kıbrıs’ın, “Kıbrıs Cumhuriyeti” ve “Kıbrıslı Türkler tarafından yönetilen bölgeler” şeklinde iki ayrı başlıkta ele alındığını yazdı.
Gazete, raporun Kıbrıs’a ilişkin giriş bölümünde; “1974 yılından itibaren, güney bölümünün, Kıbrıs Cumhuriyeti hükümet tarafından, kuzey bölümünün ise Kıbrıslı Türkler tarafından yönetildiğini, 1983 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulduğunu, Türkiye dışında herhangi bir ülkenin KKTC’yi tanımadığı, önemli sayıda Türk askerinin Ada’da bulunduğu, UNFICYP tarafından korunan tarafsız bir bölgenin veya Yeşil Hat’tın iki tarafı ayırdığı” şeklinde ifadeler yer aldığını belirtti.
Raporda, Güney Kıbrıs’ta gerçekleştirilen 2013 Rum Başkanlık seçimlerinin yanı sıra 2016’daki milletvekilliği seçimlerinden de söz edildiğini belirten gazete, yetkililerin araştırmakta olduğu yolsuzluk meseleleri de dahil olmak üzere en önemli insan hakları konularının, etnik ve azınlık gruplara yönelik sosyal şiddet olduğunun da raporda ifade edildiğini yazdı.
Habere göre rapor, Rum Hükümeti’nin, insan haklarını ihlal edenleri araştırarak cezalandırdığına yer verirken, kötü davranış ve muamele gibi konularda ise sivil toplum örgütü “Eşitlik, Destek ve Irkçılığa Karşı Hareketi”nin (KISA) 31 Ağustos 2017 tarihinde, vize göstermeksizin Ledra Palace kontrol noktasından geçen 60 yaşındaki Türk vatandaşına yönelik kötü muamele konusunda yapmış olduğu şikayete de yer verdi.
Raporun KKTC başlıklı kısmında ise, en önemli insan hakları konularının, yasama ve yürütme yetkilerinde yolsuzluk, adam kayırmacılık, cinsel sömürü için insan ticareti ve zorla çalıştırma olduğuna” değinildiğini yazan gazete, basında çıkan yolsuzluk ve suistimal şikayetlerinin ardından polis yetkililerinin araştırma için adımlar attığından da bahsedildiğini belirtti.
Gazete, raporda ayrıca, basın ve ifade özgürlüğüne ilişkin konulara ve moda tasarımcısı Barbaros Şansal’ın tutuklanması ve sınır dışı edilmesi konusuna da yer verildiğini yazdı.
Habere göre raporda, “Derinya halk plajına girişlerdeki sınırlandırmaların yanı sıra Kıbrıslı Rum ve Maronitlere yönelik insani yardımlara vergi uygulanmasından” da söz edildi.