Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Levent Erden TL'nin yeni simgesinin rahat kullanımı konusunda emin olmadığını dile getirdi. 

Işık Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Ferman, Türk Lirası'nın yeni simgesini derin ve görünebilir anlamlarla yüklü olduğunu söyledi. 

Erden, ilk aşama getirilen eleştirileri şöyle yorumladı: "Ama şöyle bakmak lazım herkes kendisi açısından gözünü kapatıp bir düşünsün ilk görüşte aşk var mı yok mu? Ya ilk görüşte aşk vardır ya da nikahta keramet vardır diyip zaman içinde insanlar alışırlar. İlk görüşte aşkın biraz zor olduğu bir durumun olduğunu düşünüyorum."

Simgede kullanılan çıpa figürüne de değinen Erden, "Güven dendiği zaman insanların aklına çıpa figürü gelir mi gelmez mi bilemem. Çıpa kelimesini ekonomistler fazlaca başka anlamlarda kullanırlar. Çok azımız finansçı olduğu için çıpanın ne olduğu ve ne anlama geldiğini bilmediğimiz için bunu gördüğümüz zaman direk olarak bir güven çağrışımı yapmasını beklemenin biraz zorlama olduğunu düşünüyorum. Ben de bir iletişimciyim her gün bu tür zorlamaları yapıyorum ve yapmaktan zevk alıyorum dolayısıyla saygı duyuyorum" diye konuştu.

Simgenin İngiliz para birimi ile karışma ihtimaline de vurgu yapan Erden sözlerini şöyle sürdürdü:
"Buradaki en büyük tehlike Paund’un L’si ile karışmamaktı. T ve L var mansiyon alan 6 tane alternatifin çoğu da T’den gitmişti ve hepsi de bir Pi harfi çağrışımı verdi bana. Dolayısıyla T’nin tehlikeli olduğunu gördüm L’ye gittiğiniz zamanda çok yerleşik bir Paund ifadesi var. Benim için teknik olarak doğu yapılmış bir şey onun çok uzmanı değilim ama çok net görülüyor. Çıpayı zorlama bulmanın ötesinde yerleşmesi konusunda başkan çok doğru bir şey söyledi bunu siz beğenin beğenmeyin bunu kafalara nakşederseniz çalışacaktır bu iş. Bunun yapılması içinde en önceki merkez bankasının bunu çok net görmesi buraya bastıracağını görmek zevkli. Önceki bilgisayar ve telefonlarda olması lazım bunun ve yazar kasalarda olması lazım. Bu üç yerde olmadıktan sonra istediğinizi yapın heykellerini dikin bu iş çalışmayacaktır. Hatta tek buna ait bir tuşun en azından yerli klavyelerde kullanılabildiği andan itibaren bu yerleşir. Böyle bir şeyin yerleşebilmesi için yeterli duyurunun yapılması lazım insanlar alışması lazım."

Simgedeki iki parelelin istikrarı ve her şeyin kontrol altında olduğunu vurguladığını belirten Ferman, uygulamanın kolay olmayacağını da dile getirdi.

Uluslararası örnekleri gibi önce sembolün sonra rakamın yazılacağını dile getiren Ferman, "Alıştığımız tersiydi. Buna alışmamız zaman alacak. Ekonomi birden bire değişiklikleri hayata geçiremez. Önemli olan sokaktaki insanın alışması. Daha önce 6 sıfır atarak büyük bir değişim yaşamıştık"

Çivi yazısı ya da Orta Asya yazılarını çağrıştırdığını kaydeden Ferman asıl önemli noktanın uluslararası piyasalarda kabul görmesi olduğunun altını çizdi: "Bunun arkası güçlü para ve ekonomi ile doldurulması lazım."