“POPÜLİST SİYASET ANLAYIŞI BİZİ ELEKTRİKSİZ BIRAKTI”

Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO), elektrik zammının, topluma pahalılık ve işsizlik olarak geri döneceğini, etkilerinin yıkıcı olacağını savundu.

“Akaryakıta bağlı üretim ile kötü dağıtım sistemi bizi ‘fiili elektriksizlik’ demek olan ‘pahalı elektrik’ ile yüz yüze bırakmıştır” diyen Ticaret Odası, bunun nedeninin KKTC’de egemen olan popülist siyaset anlayışı olduğunu öne sürdü.

“Bu tutumu kabul edilemez” olarak niteleyen Ticaret Odası, bazı önerilerde de bulundu.

Odadan yapılan yazılı açıklamada, yeni hükümetin ilk icraat olarak elektrik fiyatlarına yaptığı zammın bütün iş dünyası tarafından infial ile karşılandığı belirtilerek, bu zamla birlikte iş insanlarının, iş yerlerini açık tutmanın mı, yoksa kapatmanın mı daha “akıllıca” olacağının değerlendirmesini yapmaya başladığı kaydedildi.

“ETKİLERİ YIKICI OLACAK”

“Hükümetin yaptığı bu zammın, topluma pahalılık ve işsizlik olarak geri döneceği, etkilerinin yıkıcı olacağı kesindir” denilen açıklamada, ülkede yaklaşık 10 yıldan beri elektrik sorunu tartışılmasına rağmen elektrik üretim ve dağıtım sisteminde herhangi bir yenilenme yapılmadığı ifade edildi.

Güneş enerjisinden en iyi şekilde yararlanmak gerektiği halde bu olanağın yeterince kullanılamadığı belirtilen açıklamada, “Akaryakıta bağlı üretim ile kötü dağıtım sistemi bizi ‘fiili elektriksizlik’ demek olan ‘pahalı elektrik’ ile yüz yüze bırakmıştır. Bu acı sonucun nedeni, KKTC’de egemen olan popülist siyaset anlayışıdır” ifadeleri kullanıldı.

Elektrik üretimi ve dağıtımı konusunda tam bir çıkmaz ile karşı karşıya olunduğu ileri sürülen açıklamada, “hükümetin, gerekli olan köklü dönüşüm için tedbir almaya başlamak yerine, verimsiz sistemin bedelini elektrik tüketicisine ödeterek, aynı sistemi devam ettirmek yolunu seçtiği” savunuldu.

TİCARET ODASI’NDAN ÖNERİLER…

“Bu tutum, kabul edilemez. Bu tutum, bugün için çözüm üretmediği gibi geleceğimizi aydınlatacak nitelikte de değildir” denilen açıklamada, şu önerilerde bulunuldu:

“Yapılan zam hemen geri alınmalı ve elektrik fiyatları kilovatsaat başına 2 TL’yi geçmeyecek şekilde düzenlenmelidir. Zamlar, ekonominin çarklarının dönmesini önlemeyecek şekilde zamana yayılarak yapılmalıdır.

Daha önce uygulanan çoklu tarifeye geri dönülerek, elektrik tüketiminin zamana yayılmasına olanak verilmelidir.

Ekonomiye ve ailelere çok büyük bir yük oluşturan elektrik harcamalarının vergiye tabi olması kabul edilemez. Elektrik faturaları üzerinden alınan KDV derhal sıfırlanmalıdır.

İlgili bakanın ‘her gelen bir tekme atmış, faydalanmış’ dediği Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nda (Kıb-Tek) bugüne kadar yaşananlar en iyi şekilde araştırılarak, sorumlular kamuoyu ve yargı karşısına çıkarılmalıdır.

“KIB-TEK YÖNETİM KURULU HÜKÜMETLERDEN BAĞIMSIZ GÖREV YAPACAK ŞEKİLDE OLUŞTURULMALI”

Kıb-Tek yeniden yapılandırılmalı; yönetim kurulu iş dünyasının ve uzmanlık örgütlerinin temsilcilerine de yer verilerek, genişletilmeli ve hükümetlerden bağımsız olarak görev yapacak şekilde oluşturulmalıdır. Yönetim Kurulu üyelerinin görev süreleri hükümetlerin ömrü ile ilişkili olmamalıdır. Yeni hükümetin atayacağı yönetim kurulu bu anlayışa uygun olarak belirlenmelidir.

KKTC’nin enerji politikasını belirleyecek olan Enerji Üst Kurulu Başbakanlığa bağlı bir şekilde oluşturulmalı ve hemen iş başı yapmalıdır. Elektrik politikalarının yenilenmesi süreci, tam bir açıklıkla yönetilmelidir.

Kıb-Tek’in ihtiyaç duyacağı kamusal kaynak temin edilirken herhangi bir vergi artırımına gidilmesi düşünülmemelidir. Ekonominin elektrik fiyatlarının zamlanması gibi başka herhangi bir vergi artırımını da kaldıramayacağı unutulmamalıdır.”

“YENİ BİR SINAVLA KARŞI KARŞIYAYIZ”

Sadece KKTC Devleti’nin değil, Kıbrıs Türk halkının da yeni bir sınavla karşı karşıya olduğu belirtilen açıklamada, “Enerji ihtiyacının karşılanması konusunda elde edilecek başarı, kendi kendimizi yönetme iddiasını destekleyecek veya bu iddianın küçümsenmesine neden olacaktır” ifadelerine yer verildi.

Açıklamada, Ticaret Odası’nın, enerji konusunda yıllardan beri gösterdiği duyarlılığı devam ettirerek, bu sürece tam kapasite katılma kararlılığında olduğu kaydedildi.