Ulusal Birlik Partisi Genel Başkanı ve Başbakan Ersin Tatar,  “başta Birlemiş Milletler ve Avrupa Birliği olmak üzere tüm 3’üncü tarafları Rum tarafının bu yanlış yaklaşımlarını iyi değerlendirmeye ve Kıbrıs Türkü’ne yaptıkları haksızlıkları sona erdirmeye davet ediyorum” dedi.

UBP’den verilen bilgiye göre, Tatar, konuyla ilgili olarak  yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin Koronavirüsüne karşı bir önlem olduğunu ileri sürerek  4 sınır kapısını tek yanlı bir kararla kapatması oldukça manidardır.

Bu 4 kapı Kıbrıs Rumları kadar Kıbrıs Türkü tarafından da kullanıldığına ve ortak kararlar sonucu açıldığına göre kapanacaksa istişare içinde kapanmalıydı.

Ama Rum bunu yapmak yerine dünyayı saran grip virüsünü ileri sürerek tek taraflı  bir kararla 4 sınır kapısını kapattı.

Bir kere KKTC'de öyle bir vaka yoktur. Olsa bile madem ki iki toplumlu sağlık komitesi vardır, konu önce orada ele alınmalıydı.

Ama Rum Yönetimi bunu yapmadı. Neden? Çünkü kendilerini tüm Kıbrıs’ın yasal hakimi bizi ise kendilerine tabi olmak zorunda bir azınlık olarak görüyorlar.”

“İŞİN İLGİNÇ YANI BM’NİN GEÇİŞTİRMESİDİR”

Ersin Tatar, işin ilginç yanının, “daha fazla kapı açılsın toplumlar birbirleriyle daha kolay görüşüp kaynaşsın” diye çabalayan Birleşmiş Milletler’in nerdeyse nötr bir açıklama yaparak olayı geçiştirmesi olduğunu belirtti.

Tatar, ‘Rumlar bize sormadan kapılarla ilgili bir karar alamaz’ diyen Avrupa Komisyonu temsilcilerinin ise tamamen suskun olduklarına dikkat çekti ve şöyle devam etti:

“Oysa 3 Şubatta, liderlerinin de katkısı ile yapılan, iki toplumlu sağlık komitesine, iki taraftan da uzmanlar çağırılmış ve bir ada ülkesi olmamız nedeniyle her tarafın kendi  hava ve deniz limanlarını kontrol etmesi halinde ara bölgede fazladan bir tedbir almaya gerek olmadığı  kararlaştırılmış basına bu yönde açıklamalar yapılmıştı.

Aynı kararda  taraflar birbirleri ile devamlı iletişim ve dayanışma içinde olmayı  ve bir vaka görülmesi halinde birbirini haberdar etmeyi de  karara bağlamışlardı. 

Nitekim 20 Şubatta yapılan ikinci toplantıda ise konu bir daha görüşülüp alınan kararlar teyit edilmişti.

Sonrasında ise karşılıklı olarak şüpheli çıkan bizde iki onlarda bir vaka taraflarca birbirine bildirilmiş, ancak hastaların negatif çıkması üzerine ekstra tedbir gündeme gelmemişti.

Yine burada alınan karar uyarınca  bizim tarafın Lokmacı geçiş noktasına koyduğu termal kamera da çalıştırılmayıp  deniz limanlarımızdan  birine aktarılması çalışması başlatılmıştı.

Ama şimdi Rum tarafı,  Ada’da ve Türkiye ‘de henüz hiçbir vaka görülmemişken tek yanlı bir kararla 4 kapıyı kapatıyor.

Oysa eğer çok katı önlemler almak istiyorlarsa yapacakları ilk iş salgının adeta patladığı İtalya’ya ve  yeni yeni patlamaya başladığı Yunanistan’ a kapılarını kapatmak, uçak seferlerini kaldırmaktır.

Başta Birlemiş Milletler ve Avrupa Birliği olmak üzere tüm 3’ncü tarafları Rum tarafının bu yanlış yaklaşımlarını iyi değerlendirmeye ve Kıbrıs Türkü’ne yaptıkları haksızlıkları sona erdirmeye davet ediyorum.”