Bildiride, Bakanlar Kurulu'nun kararlarının bilimden ve akıldan uzak olduğu ifade edilirken, bu yanlış kararların bedelini halkın, sağlığı ve canıyla ödemesinden duyulan endişe dile getirildi. Bildirinin tam metni aşağıdaki gibidir;

Dün bakanlar kurulu aldığı kararlarla toplumu yine endişeye sevketmiştir. 1 Temmuz'dan sonra karantinasız girişlerde, ülkeler risk gruplarına göre ayrıldı ayrılmasına ama hangi bilimsel çalışma baz alındı bilen yok. Hükümete göre en az riskli ülkeler arasında olan Türkiye, Dünya Covid Güvenli Ülkeler sıralamasında birçok değişik kaynakta 40. sırada gösterilirken, hükümetin daha riskli katagoride gördüğü İsviçre, yine Dünya Covid Güvenli Ülkeler sıralamasında 1. sıradadır.

Gariplikler bunun gibi örneklerle de bitmiyor. Uçuşların sadece Türkiye üzerinden yapıldığını düşündüğümüzde, aynı uçakta değişik risk grubundaki ülkelerde yaşayanlar beraber seyahat edecek ama adaya girince ülkesine bakarak farklı muamele görecek.

En az riskli gördükleri ülkelerden gelenlerden, ki hükümetin risk sıralamasının güvenilir ve bilimsel olmadığını biliyoruz, en fazla 72 saat öncesinden PCR negatif test sonucunu yeterli görenler, bu kişilerin test yaptırdıkları süre ile adaya gelişleri arasında, uçak yolculuğu da dahil, geçen 72 saatte virüsle karşılaşmayacaklarının garantisini bu halka nasıl verecekler. Ayrıca yurt dışından gelecek öğrenciler için 15 Haziran'da başlayacak taahhüt imzalayarak "Kampüs Karantinası" uygulaması da, güvenilirlikten çok uzaktır.

Hükümeti, bilime ve akla uygun kararlar üretmeye çağırıyoruz. Toplum sağlığı birinci öncelik olmalıdır. Umarız ki, bilimden ve akıldan uzak bu kararların bedelini, halkımız sağlığıyla ve canıyla ödemez.

Sosyal Adalet Hareketi