Abdullah Korkmazhan, açıklamasında “YSK kararları ve ülke kurumları hiçe sayılarak tamiratı tamamlanan su borusu ve Maraş konusunda yapılan törenler, Sayın Tatar lehine seçimlere müdahaledir” dedi. 
Maraş ile ilgili bir açılmanın söz konusu olmadığını, yapılacak olanın şu an halihazırda sivillerin kullanımına açık olan bir kısım sahil bölgesine ek olarak bir kısım sahil bölgesinin daha açılması olduğunu belirten Korkmazhan, şöyle devam etti:
“BM Güvenlik Konseyi’nin 550 numaralı kararı değişmediği sürece Maraş’ın açılması mümkün değildir. Mülkiyete dair herhangi bir adım atılması olanaksızdır. Maraş’ın seçim malzemesi haline dönüştürülmesi kabul edilemezdir. Kıbrıslı Türklerin zekasını hafife alanlar pişman olacaklar ve yalana dayalı propaganda yöntemleri sonuçsuz kalacaktır.
BM Genel Sekreteri’nin seçimlerin ardından gayri resmi 5+1 toplantı çağrısı yönünde hazırlıkların yapıldığı bir süreçte, Maraş konusunda yapılmaya çalışılanlar Kıbrıslı Türk toplumunu uluslararası alanda oldukça zor bir konuma sokar. Maraş ile ilgili uluslararası hukuk ve BM kararlarına aykırı çalışmalar biran önce durdurulmalıdır.”
Korkmazhan, “Kıbrıslı Türk toplumunun iradesine ve demokrasisine yapılan müdahalelere karşı gereken cevabı 11 Ekim günü güçlü bir şekilde vereceğinden şüphe olmadığını” belirtti.