Başbakan Yardımcısı,  Karadeniz’de 320 milyar metreküplük rezerv bulunmasını memnuniyetle karşıladıklarını ifade ederek, “Türkiye Cumhuriyeti ve halkının sevincini paylaşıyoruz’dedi.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 2011 yılında Türkiye ile yaptığı Kıta Sahanlığı Sınırlandırma Anlaşması ile, Türkiye’nin haklarını sadece masada değil sahada aramaya başladığını ifade ederek, keşfin bulunmasına Doğu Akdeniz’deki arama çalışmalarının vesile olduğunu kaydeti,.

Özersay, “ KKTC lisans vererek Türkiye Petrolleri Anonim ortaklığına Doğu akdeniz’in çeşitli bölgelerinde KıbrısTürk halkı adına, kıbrıs türk halkının kaynakları üzerinde araştırma imkanı sağladı ve bu vesile oldu. Türkiye Cumhuriyetinin başlangıçta hem sismik hem de kazı gemisi yoktu ama Masada haklarımızı savunur noktadan sahada haklarımızı savunur noktaya geçtik. Bu anlamda türkiye sadece doğu akdeniz’de değil, diğer deniz alanlarında da haklarının farkına varmış oldu. “dedi.

Sahada sağlanan bu denge ile bölgede çatışma ihtimalinin azaldığına vurgu yapan Başbakan yardımcısı Özersay, “eğer biz bu dengeyi sahada sağlayamamış olsaydık haklarımızın fiilen ve fiziken gasp edildiğini gördüğümüz noktada çatışma ihtimali çok daha yüksek olcaktı. Oysa şimdi biz de sahadayız biz de kazı yapıyoruz” şeklinde konuştu.

Konuşmasında Türkiye ve KKTC’nin bölgede artık oyun kurucu konumda olduğuna da dikkat çeken Özersay, bölgedeki diğer uluslararası aktörlere seslenerek “gelin hep beraber masaya oturalım, konuşalım, diyalog halinde olalım” dedi.

Başbakan yardımcısı Özersay Kapalı Maraş konusunda da değerlendirmelerde bulunarak, Kapalı Maraş için gerekli hazırlıkların önemli ölçüde yapılmış olduğunu ifade ederek, 52 yıldır kapalı olan Maraş’ın iki taraf arasında müzakere edilerek açılmayacağını anlamak için 52 yılın fazlasıyla yeterli olduğunu vurguladı

11 Ekim’de gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra seçilecek yeni Cumhurbaşkanının uluslararası alanda diğer aktörlere Kapalı Maraş’ın neden, nasıl ve ne zaman açılacağını anlatması gerektiğine de dikkat çeken Özersay, aksi halde Kıbrıs Rum tarafı bilinen yöntemlerle önümüzü kesmeye çalışacaktır. Bunu daha farklı bir biçimde uluslararası alana lanse etmeye çalışacaktır” Şeklinde konuştu.

Özersay Kapalı Maraş’ın açılmasının KKTC ekonomisini canlandırmasının yanısıra ,bölgenin askeri bölge statüsünden çıkarılıp sivil bir bölgeye dönüştürülmesi, eski sakinlerinin dönüşüne izin verilmesi ve iki toplum arasındaki ilişkiler açısından son derece pozitif olacağını dile getirdi.