Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Akademik çevreler son günlerde sahte diploma iddiaları ile çalkalanmakta.

İddiaları daha vahim noktaya taşınmasının nedeni ise iddiaların odağında YÖDAK’a KKTC Meclisi tarafından üye olarak seçilen bir bilim insanının olması.

İddiaların merkezindeki YÖDAK Kurul üyesi Prof. Dr. Hasret Balcıoğlu ise yaptığı yazılı açıklamada diplomasını ortaya koymak dışında her konuya açıklık getirdi.

Prof. Dr. Hasret Balcıoğlu’nun gönderdiği açıklamayı hiç gecikmeden cevap hakkı ilkesi çerçevesinde sorumlu gazetecilik anlayışı ile hemen yayınladık.

Yayınladık yayınlamasına da ancak belli ki konu kamuoyu tarafından yakından takip edilmekte.

Hiç kimsenin ülkemizin iki lokomotif alanından biri olan yükseköğretim ile ülke üniversitelerinin böylesi iddialar ile yara aldığını görmeme ve gereğini yapmama lüksü yok.

Görev ise başta şimdilik uyku modunda, hatta koma halinde olan Prof. Dr. Turgay Avcı başkanlığındaki YÖDAK Kurulundan başkasında değil.

YÖDAK Başkanı Prof. Dr. Turgay Avcı profesörlerden oluşan kurulu toplayarak gereken araştırmayı hiç vakit kaybetmeden yapmalı.

Elbette bir çağrı da Prof. Dr. Hasret Balcıoğlu’na.

Sayın profesör eğer iddialar gerçek değilse çıkın aslanlar gibi diplomalarınızı kamuoyu ile paylaşın.

Ülke yükseköğretimi ve üniversitelerimizin böylesi tartışma ve iddialar ile yara almaması için bir an önce “ak koyun kara koyun” ortaya çıkmalı ya da çıkarılmalı.

Takipçisi olacağız, bizden söylemesi…

Son bir haftadır bir makam şoförü hakkında çeşitli iddialar yapılmaya başlandı…

Hoş geçmişte de bu arkadaş hakkında türlü şikayetler aldık ama bir çoğu söylenti olarak kaldı!

Şu an ki suçlamalar ise eğer gerçekse bardağı taşıran son nokta olacaktır…

Şikayet Mağusa’dan geldi ama aracı bir kişi tarafından gönderildi!

Konu rüşvet…

Aracı olan arkadaşa da söyledik bizzat kendisi bizi arasın diye!

Zira aracı kullanarak birisi hakkında rüşvet iddiasında bulunmak çok da doğru değil…

Çok da ayrıntı vermeden kısaca belirtelim;

Birileri bir yasanın geçmesi için büyük çaba gösteriyormuş ancak bu yasa geciktikçe gecikmiş…

Makam şoförü de devreye girmiş!

Bu işi halletme sözü vermiş…

Buradan özellikle kendisinden rüşvet istenen şahısa sesleniyoruz, hiç gecikmeden bizi arasın konuşalım!

Kimse hariçten gazel okumasın…

Adam gibi ortaya çıkıp olayın detaylarını anlatsın biz de gereğini yapalım!

Yok işi olsun diye rüşvet vermeyi kabul ettiyse de zırlanıp durmasın…

Bilmem anlatabildik mi?

Yusuf Tosun’un bazı açıklamaları aslında KKTC’deki siyaset gerçeklerini de ortaya koymaktadır…

36 Yıl muhtarlık yapmış olan ve geçenlerde vefat eden Ali Tosun’un oğlu diyor ki;

UBP defteri bizim için kapanmıştır…

Öncelikle bu arkadaşın babasının vefatı nedeniyle başsağlığı dileyelim!

Allah rahmet eylesin…

Ama oğlu Yusuf Tosun’un serzenişini de yabana atmamak gerek!

Yıllardır sempatizanı oldukları UBP’yi bir çizgide silmiş atmış…

Tabi ki saygı duyarız!

Ama bir gerçek daha var ki, bu ülkede düğün ve cenaze törenlerinin ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır…

Hani biz hep kızarız ya!

Hatta kızarız makam araçlarıyla bari düğün dernek işlerine gitmeyin diye…

Sözümüzü geri alıyoruz!

Çünkü gerçekten de düğün ve cenazeler bizde tamamen siyasi rant elde etmekten başka bir şey değildir…

Aman sakın vazgeçmeyin bu gelenekten, mümkün olduğu kadar koşturun bu törenlere!

Oylarınız kaçmasın diye…

Bir banka müdürü arkadaş uyardı…

Çok yakında kredi kartlarında ciddi bir patlama yaşanacak yorumunda bulundu!

Binlerce kredi kartı sahibinin geçmişte aylık borçların tümünü yatırdığını ancak bunun son aylarda asgari ücret tutarına düştüğünü ama faizlerin binmesiyle pek çok kişinin kartının bloke edileceği ve bunların da mahkemeye yansıyacağı ikazında bulundu…

Bu konuda bankacılık sektörünün nasıl bir tavır alacağını bilemiyoruz ama hani şu 30 bin civarındaki mazbata dosyası var ya!

Bu sayının ikiye hatta üçe katlanma riski çok büyük…

Ne yazık ki bir çok kişi kredi kartlarındaki limit tutarlarını kendi parası gibi kullanıyor ve ödemeye gelince de çeşitli nedenlerden ötürü yapılmıyor!

Sonrası ise vahim ötesi bir durum…

MESAJ KUTUSU

Sayın Prof Dr Hasret BALCIOĞLU, diplomanız ile ilgili devam eden tartışmalar nedeniyle artık tüm yüksek öğretim kurumları zarar görmeye başladı. Sorumlu bir bilim insanı olarak iddiaların gerçek olmadığını ya ispat edin ya da artık istifanızı da gündeme getirin ki daha fazla yıpranmayın!

Sayın Huriye KUTUP, OKAL Koop Bank da artık dosyanın sümen altından çıkarılıp yargıya taşınmasını bekliyor. Ortada 13 milyon TL gibi uçuk bir rakam var ve bu dosyanın kapatılması için eski bir siyasinin hükümet üzerinde baskı kurduğu iddia ediliyor…

Sayın Kudret ÖZERSAY, parti meclisinizin sine-i millet kararını oyladığı toplantıda oy kullanma hakkı olmayanların da oy kullandıkları hakkında ihbarlar yapılmaya başlandı. Bakalım disiplin kurulunuz bu konuda da bir girişimde bulunacak mı?

Sayın İzlem Gürçağ ALTUĞRA, evlilik dışı çocuk sahibi olan bazı yabancı uyruklu kadınların bebekler dünyaya geldikten sonra bunları bazı organ mafyalarına para ile sattıkları yönünde ciddi suçlamalar yapılmaya başlandı. Bu konuda devlet ve özel hastanelerden bilgi alıp konuyu masaya yatırmak iyi olacak gibi geliyor bize…

Sayın Emrullah TURANLI, Ercan’ın bitirilmesi için artık geriye sayım başladı ve 20 Temmuz tarihine sadece 29 gün kaldı. Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan da uçaktan indikten sonra ilk burayı ziyaret edecek diye duyduk, vitesi yükseltmezseniz işiniz hayli zor gözüküyor…

Sayın Mehmet Kale KİŞİ, CTP’den Girne belediye başkan adaylığı için geri adım attığınız yönünde bir takım yorumlar yapılmaya başlandı. Hem partinizin hem de kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi için küçük de bir açıklama yaparsanız herkesin de merakını gidermiş olursunuz…

Sayın Yalçın KOÇYİĞİT, kara kaplı bir bond çantadan bahsedilmeye başlandı. Bu çantayı güzünüzden bile fazla sakındığınız konuşuluyor hayırdır içinde çok ama çok önemli şeyler mi var dersiniz acaba?

Sayın Ayşegül BAYBARS, turuncu renginin bu yıl moda olduğunu bilmeyenler dünkü kıyafetinizi görüce UBP’ye göz kırptığınız yönünde yorumlarda bulundular. Yani şu modayı takip etmeyenler artık can sıkmaya başladılar değil mi?

Sayın İlker İPEKDAL, İspanya’daki eğitiminizi tamamlayıp adaya döndüğünüzü ve estetik ameliyatlara başladığınızı duyduk. Bu arada hem erkeklerden hem ed kadınlardan ciddi bir talep patlaması yaşanıyormuş. Bize de torpil yapıp ön sıralara kaynak yaparsanız değil mi?

Sayın Tülin BEROVA, torununuza tik-tok hesabı açacağınızı söyleyince kesinlikle ret etmiş ama kendisine banka hesabı açabileceğinizi istemiş. Zamane çocukları böyle hadi bakalım şimdi bütçeyi ayarlama zamanıdır…