KTÖS Başkanı Emel Tel yaptığı yazılı açıklamada, ülkede kadın hakları, insan hakları, toplumsal cinsiyet eşitliği ve çocuk haklarına dair birçok yasanın Meclis’ten geçmesine rağmen, eğitimden çalışma yaşamına kadar toplumsal rol ve değerlerden kaynaklanan eşitsizliklerin hala varlığını koruduğunu belirtti.

“ULUSLARARASI ANTLAŞMALAR PRATİKTE UYGULANSIN
Aile İçi Şiddeti Önleme Mekanizması, TOCED ve Kadın Sığınma Evi gibi atılan olumlu adımların yaygınlaşarak ve kurumsallaşarak devam etmesi ve eğitim programları ile pekiştirilerek sürdürülebilir olmasının temel beklentileri olduğuna işaret eden Tel, demokrasi, eşitlik, farklılıklara saygı gibi değerlerin içselleşmesi ile kadınlara karşı aileden ve çevreden dayatılan öğrenilmiş cinsiyetçi yaklaşımlara ve şiddete engel olunabileceğini söyledi.
“Ülkemizde son yıllarda artış gösteren kadına ve çocuğa yönelik taciz, istismar, ihmal, şiddet, tecavüz olaylarını önleyecek etkili ve yeterli tedbirler devlet tarafından daha öncelikli kararlar ile alınmalı, mecliste kabul edilen uluslararası anlaşmalar ve yapılan yasalar pratik uygulamalarla hayat bulmalıdır” diyen Tel, son 15 aylık süreçte 1344 kadının şiddet gördüğünün polis kayıtlarına geçmiş olmasının, durumun aciliyetini göstermesi açısından önemli olduğunu vurguladı.

“ÇOCUK KORUMA POLİTİKASI İVEDİLİKLE YASALLAŞMALI”
Kadına şiddetin yanında çocukların istismarı, ihmali ve korunması ile ilgili de önleyici tedbirlerin eğitici bir süreçte oluşturulması gerektiğini dile getiren Tel, “KTÖS, 2018 yılında Kıbrıs’ın kuzeyinde çocuk koruma sisteminin yetersiz olduğunu ve çocuğun korunması konusunda ciddi eksiklikler bulunduğu tespitini kamuoyu ile paylaşmış ve son iki yıl içerisinde bu konuda sosyal paydaşlarla birlikte ciddi çalışmalar yapmıştır” dedi.
İki yıl önce yaptıkları çağrıyı yineleyen Tel, ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği halinde ülkede bir çocuk koruma politikası oluşturulmasına ve bu politikanın oluşturulabilmesi için yeni yasal ve yönetsel düzenlemelere katkı koymaya ve sorumluluk almaya hazır olduklarını belirtti.
Tel açıklamasını şöyle tamamladı:
“Eğitim sisteminin her alanının eşitlik, adalet, laik, barış ve demokrasi dilinde yeniden kurgulanması,
Tüm emekçi kadınlara yıpranma payı hakkı tanınması, doğum izinlerinin arttırılması için yasal mevzuatın tamamlanması ve çocuk hakları politikalarının hayat bulması gelecek dönem mücadele alanlarımızın başını çekecektir. Toplumsal değerlerimizin korunması ve kalıcı barış için verdiğimiz mücadele kesintisiz devam edecektir. 
Eşitlik ve adaletin eğitim ve örgütlü mücadeleyle sağlanabileceğinin bir kez daha altını çizeriz.8 Mart’ta öğretmenlerimizi ve tüm emekçi kadınlarımızı saygıyla selamlarız.”