Şeherlioğlu: KKTC’de, ‘Yasadışı’ Ve ‘Gizli’ Ameliyatlar Yapılıyor
Tıp-İş Başkanı Şeherlioğlu, KKTC’de, ‘yasadışı’ ve ‘gizli’ ameliyatların yapıldığını, bunlara organ nakli operasyonları eklenmemesi için devlete iş düştüğünü kaydetti ve ekledi:

İnsan, Hücre, Doku ve Organ Nakli İle İlgili Kuralları Düzenleyen Yasa Tasarısı meclis onayını alarak yürürlüğe girdi. Yasa ile nakil bekleyen birçok kişi,yeniden hayata tutunacak olmasına rağmen, “organ naklinde yasadışılık olabileceği” tartışmaları vatandaşlarda tedirginlik yarattı.

Tıp-İş Başkanı Erol Şeherlioğlu,organ nakli operasyonlarının öncelikle sadece devlet hastanelerinden başlayacağını, daha sonra alt yapısı olan özel hastanelerin de bu operasyonları yapabileceğini ifade ederek, devletin bu tür operasyonları çok sıkı denetlemesi gerektiğini söyledi.KKTC’de yurt dışından gelenlere yasal olmayan ve gizli ameliyatların yapıldığını belirten Şeherlioğlu,“Bu kaçak ameliyatlara organ nakli operasyonları eklenmemesi için iş devlete düşecektir. Ülkemizde kaçak insanlar yaşamaktadır. Ayrıca kaçak mültecilerin yasa dışı yollardan ülkeye sokulduğu bilinen bir gerçektir. İnsan kaçakçılığı organ kaçakçılığına dönüşmemesi için devlet denetim mekanizmasının çok iyi çalışması gerekmektedir. Eğer devlet denetlerde organ mafyası bu ülkede olmayacaktır ancak denetim olmazsa insanlar aniden ortadan kaybolabilecek, insan tacirlerinin eline düşebilecek, organları el altından satılabilecektir” dedi. Şeherlioğlu, sağlık alanında yaşanan sorunlara da değinerek, personel eksikliği, göç yasası, istihdam politikaları ve devlet hastanelerindeki sorunları anlattı.

“KENDİ KARARLARIMIZI VEREMİYORUZ”

Sağlık alanında bağımsız olarak politika üretilemediğini kaydeden Şeherlioğlu, KKTC’de yaşanan sorunların en büyük sebebinin Kıbrıs sorununun çözülememesi, devletin bağımsız olamaması ve kendi kararlarını kendisinin vermemesi olduğunu dile getirdi. Şeherlioğlu, kendi kararlarını üretemeyen bir devletin sağlık alanında da çözüm getirecek adımlar atmasının beklenemeyeceğini vurguladı.

“ON KİŞİNİN İŞİNİ BİR KİŞİ YAPARSA YIĞILMA DA OLUR, HATA DA…”

Teknolojinin gelişmesi, tıp alanında yeni uzmanlık alanlarının doğması ve hasta potansiyelinin artmasında dolayı sağlıktaki ihtiyaçların giderek arttığını belirten Şeherlioğlu,artan ihtiyaçlar karşısında personel sıkıntısının daha da ortaya çıktığını ifade etti. Şeherlioğlu,sağlıktaki eksik personeli istihdam etmeye yönelik olan Teşkilat Yasası’nda değişiklik yapıldığını,bazı branşlarda eksik olan kadroların doldurulduğunu ancak birçok boş kadro olmasına rağmen bu kadroların açılmadığını dile getirdi. Personel eksikliğinden dolayı 10 doktorun yapacağı işi bir doktorun yaptığını ifade eden Şeherlioğlu, “Polikliniklerde 10 doktor olması gereken yerde bir doktor çalışıyor. Bir doktor hastaları beklettiği için eleştiriliyor. Oradaki meslektaşlarımız büyük bir iş yoğunluğunun içine giriyor. Hata yağma riskleri artıyor, hastalaruzun saatler boşuna bekliyor. Acillerde ve hastanelerde kuyruklar oluşuyor ve son olarak 10 kişinin işini yapan bir hekim suçlanıyor” şeklinde konuştu.

“ACİL SERVİSE ACİL ÇÖZÜM GEREK”

Acil serviste üç doktorun görevli olduğunu ve 24 saat içerisinde 300’e yakın hastaya baktığını, polikliniklerde ise günde 600 hastaya bakıldığını dile getiren Şeherlioğlu, polikliniklerde doktor başına 30 hasta düştüğünü ancak acil serviste bir doktorun 100 hastaya bakmak durumunda kaldığını belirterek, “Acil serviste yüzlerce hasta bakılıyor. Bu dünyanın hiçbir yerinde yoktur” dedi.

“YASALLAŞMAYAN YASA AÇIKLANDI”

Sağlık Bakanlığı’nın personel sorununu çözmek için Teşkilat Yasası’nda değişiklik yaptığını ve bu değişikliği basına açıkladığını kaydeden Şeherlioğlu,yasanın henüz yasallaşmadığını, Maliye Bakanlığı ile Devlet Planlama Örgütü’nün onayının gerektiğini ancak sağlık bakanlığının buna rağmen yasayı ortaya çıkardığını vurguladı. Şeherlioğlu,”Sağlık Bakanlığı’nın kendi hükümetinin Maliye Bakanlığı ile sorunu var demektir.Maliye Bakanlığı’nın bu yasaya onay vereceğini sanmıyorum” dedi.

TAM GÜN PROJESİNE YASAL ENGEL

Şeherlioğlu, SağlıkBakanlığı’nın sağlıktaki sorunları çözmek için adım atmak istediğini; maaş artışı yaparak hekimlerin tüm gün çalışmasını öngördüğünü ancak yasalarla ilgili sorunların aşılmadığını belirterek, “Maaş artışlarını düzenleyen yasada belli bir artışın üzerine çıkılamıyor. Yasalarla ilgili sorunlar dururken adım atmak imkânsızdır” ifadesini kullandı.Göç yasası olarak adlandırılan kamu çalışanlarının maaşlarını düzenleyen yeni yasadan dolayı aynı işi yapan iki hekimin farklı ücretler aldığını dile getiren Şeherlioğlu, yasayı revize edeceklerine dair söz veren siyasilerin hiçbir adım atmadığını, yasanın kılına dahi dokunmadıklarını ifade etti.

“YIĞILMA, GENEL SAĞLIK SİGORTASI İLE SAĞLANABİLİR”

Sağlık için ayrılan bütçenin yetersiz olduğunu da vurgulayan Şeherlioğlu,bütçenin nüfusa göre düzenlendiğini, ülkenin nüfusunun belli olmadığını, resmi olarak açıklanan rakamların çok üstünde olduğunu savundu. Şeherlioğlu, hastanelerdeki yığılmalardan ülkede kaçak ve sigortasız nüfus olduğunun açıkça görüldüğünü dile getirdi.Şeherlioğlu,devlet hastanelerinde yığılmayı önceleyecek tedbirlerden birinin Genel Sağlık Sigortası’nın uygulamaya konması olduğunu ancak bazı önlemler alınmadan böyle bir uygulamanın bu kez de özel hastanelerde yaşanacağını söyledi. Ülke genelinde 12 özel hastane olduğunu belirten Şeherlioğlu, Genel Sağlık Sigortası olmadığı için hastaların özel hastanelere gitmediğini dile getirerek, “Yoğun hasta potansiyelini eritecek düzenlemeye ihtiyaç vardır. Genel Sağlık Sigortası uygulanırsa hastaların bir kısmı da özel hastaneleri tercih edecektir. Eğer devlet hastaneleri, özel hastaneler gibi lüks ve bakımlı olmazsa bu kez hastalar özel hastanelerde yığılacaktır. Bu nedenle bu uygulamadan önce devlet hastanelerinin revize edilip, özel hastaneler gibi şık ve lüks bir seviyeye getirilmesi gerekmektedir” dedi.

“ÖZELLER LÜKS VE ŞIK, DEVLET DÖKÜLÜYOR”

Devlet hastanelerinin bakımsız olduğunu, onarım ve tadilattan geçirilmesi gerektiğini ifade eden Şeherlioğlu, “Özel hastanedeki lüks görüntülervar. Devletten aldıkları teşvikte devlet hastanelerinden daha lüks olmaları nasıl açıklanabilir. Amaç hizmet sektöründen devletin ayağını çekmek ve uluslararası sermayeye peşkeş çekmektir” şeklinde konuştu.

YİRMİZ BEŞ YILDA HİÇBİRŞEY DEĞİŞMEDİ

Şeherlioğlu,25 yıl önce sağlık ile ilgili konuşulan sorunların günümüzde olduğu gibi durduğunu, genel sağlık sigortası konusunun 25 yıl önce de konuşulduğunu ancak bu yıllar içinde bir adım atılmadığını dile getirerek, “genel sağlık sigortasınındevlete maddi külfeti var. Bu nedenle devlet adım atamıyor” dedi.

“MAFYA TÜREMEMESİ İÇİN DENETİM SIKI TUTULMALI”

Organ nakli yasasının kısa bir süre önce meclis onayını alarak yasallaştığına dikkati çeken Şeherlioğlu, organ naklinin zor bir ameliyat olmadığını, kısa süreli eğitimden geçen her cerrahın nakil ameliyatı yapabileceğini, önemli olanın sıkı denetim yapmak olduğunu söyledi.Şeherlioğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Farklı uzmanlık alanlarından kurulacak bir ekiple nakil operasyonları kolayca yapılabilir.Esas sıkıntı KKTC’nin durumunun çok hassas olmasıdır. Yurt dışından gelenlere yasal olmayan ve gizli ameliyatların yapıldığı böyle bir ülkede organ nakli ile ilgili tüm işlemler sıkı denetim altına alınmalıdır.

“İNSAN KAÇAKÇILIĞI, ORGAN KAÇAKÇILIĞINA DÖNÜŞEBİLİR”

Ülkemizde kaçak yaşayan, burada olduğu dahi belli olmayan insanlar vardır. Öte yandan insan kaçakçılığının olduğu bir ülkeyiz. Kaçak mültecilerin yasa dışı yollardan ülkeye sokulduğu bilinen bir gerçektir. İnsan kaçakçılığı organ kaçakçılığına dönüşmemesi için devlet denetim mekanizmasının çok iyi çalışması gerekmektedir.

“ŞİMDİDEN GİZLİ AMELİYATLAR YAPILIYOR, İŞ DEVLETE DÜŞÜYOR”

Eğer devlet denetlerde organ mafyası bu ülkede olmayacaktır ancak denetim olmazsa aniden ortadan kaybolan insanlar olacak, insan tacirlerinin eline düşenlerin organları el altından satılabilecektir.Öte yandan burada gizli ameliyatlar yapılıyor. Kaçak geliyorlar ve kaçak ameliyatlar yapılıyor. Denetim yapılmıyor. Bu kaçak ameliyatlara organ nakli operasyonları eklenmemesi için iş devlete düşecektir.”

“ÖNCE DEVLET, SONRA ÖZELİN OLMASI DOĞRU BİR YAKLAŞIM”

Şeherlioğlu, organ nakli operasyonlarının öncelikle sadece devlet hastanelerinden başlayacağını, daha sonra alt yapısı olan özel hastanelerin de bu operasyonları yapabileceğini ifade ederek, uygulamanın öncelikli olarak devlet hastanelerinde başlayacak olmasının doğru bir adım olduğunu sözlerine ekledi.

Kaynak: Star Kıbrıs