Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Yeri geldiği zaman hep hatırlatırım…

Gece kulübü sahibi rahmetli Ali Mahşeker yıllar önce bir açıklama yapmıştı ya!

Siyasette hep yanlış atlara oynadım diye…

Birkaç gün ses getirdi sonra unutuldu gitti!

Demek ki unutmamak gerekiyormuş…

Gelenek o zaman vardı şimdi daha da yoğun bir şekilde devam ediyor!

O zamanlar gece kulübü ve kumarhane sahipleri siyasette hep ipi ellerinde bulunduruyordu, gelenek günümüze kadar geldi, siyaset neredeyse tamamen onların eline geçti…

Günümüzde buna medya organları da eklendi!

Çünkü bu ülkede gazetecilik önce iş adamlarının eline, sonra da kumarhane sahiplerinin eline geldi…

Parayı bastıran gazete kuruyor!

Yine parayı bastıran gazetecileri kadrosuna dahil ediyor…

Tabi ki kara kaşları kara gözleri için değil!

Siyaset dahil her şeyde söz sahibi olmak için…

Adına da basın özgürlüğü diyorlar!

Buna şimdi siyasi partiler de eklendi…

Onlar da tek sayfalık internette yayınlanan gazetelerle güya propaganda yapıyorlar!

Hatta bu konuda bazı siyasilerin fotoğraflarını tam sayfa olarak verenler de var…

Görüntü var da!

Ses ve icraat yok işte…

Önce yaptığı açıklamalarla Türkiye’yi sarsan Sedat Peker şimdi belli ki KKTC’ye elini attı…

İddiasına göre Halil Falyalı’nın elinde bulunan kasetleri eline geçirmiş, siyasilere istifa çağrısında bulunuyor!

Burada pek tabi ki şu anda tutuklu olan Halil Falyalı’ya söz hakkı düşüyor…

Söylentileri hep duyuyorduk ama bütün bunlar gerçek mi?

Eğer gerçekse Falyalı niye böyle bir yönteme başvurdu?

Amacı ve gerekçesi neydi!

Bu arada Peker nasıl oldu da Falyalı’nın elindeki kasetleri ele geçirdi…

Daha birkaç ay önce yaptığı yayınlarda Halil Falyalı’ya çok ağır suçlamalarda bulunurken, şimdi kendisi ile anlaşıp mı bu kasetleri ele geçirdi yoksa Falyalı’yı köşeye sıkıştırdı mı gönül rızasıyla elde etti?

Bu soruların tüm cevabı Halil Falyalı’dadır…

Kendisine fırsat yaratıp açıklama yapması gerekir!

Kimse kimsenin arkasından ya da bulunduğu şartlardan dolayı ahkam kesmesin diye…

Aksi çok şey gizli kalacak ve aynı zamanda yanlış yorumlara neden olabilecektir!

Sedat Peker’in kaset açıklamasından sonra ortada ciddi bir panik yaşanıyor…

Açıklamasına göre belli ki burada hedef tamamen siyasilere yönelik belirlenmiş!

Doğru ya da değil, bir korku operasyonunun başlangıcı…

Peker’in KKTC’li siyasilerle derdi tasası nedir bilemeyiz ama aslında bir de bardağın dolu tarafına bakmak gerekiyor!

Krizi fırsata çevirmek için tabi ki…

Hani hep deriz ama arkasını getirmeyiz, temiz eller operasyonu filan diye!

Buyurun bu fırsatı değerlendirmenin tam zamanıdır şimdi…

Sedat Peker bir iddia ortaya attı, bunun peşine düşmek de elbette bağımsız yargı organlarının görevidir artık!

Hatta bu yaşananlara Sedat Peker’in KKTC ayarı adını da verebiliriz…

Ayarsa ayar, operasyonsa operasyon!

Toplumun geneli olarak bu ülkede artık hemen her şeyin kirlendiğinden şikayetçi olmuyor muyuz?

Madem ki siyasetçi bir takım kıskaçların eline geçti bunları ortaya çıkarmak, deşifre etmek ve yargıya taşımak kadar doğar bir şey olabilir mi?

Bu konuda toplum baskısı da bir diğer önemli unsur…

Toplumun çeşitli katmanları da sosyal medyada ahkam keseceğine pek ala ki temiz toplum için yeniden bir yapılanması baskı unsuru olarak kullanabilir!

Eğer temiz toplum isteyip de bu görüşünde samimiyse…

Siyasiler yaşanan gelişmelerden ders çıkarır mı bilinmez…

Ama çıkarmak zorundadırlar çünkü bugünlerin yarınları da olacaktır!

Onların asıl işi ülkenin kumarhane ve gece kulüpleri sahipleri ile omuz omuza fotoğraf çektirip, ücretsiz konserler ve otel konaklamaları değil halkın çıkar ve menfaatleridir…

Konserlerde en ön sıralar hep onlara ayrılmıştır!

Sülaleleri ile 5 yıldızlı otellere gidip kuruş para vermeden konaklarlar, kendilerine itina ile hizmet verilir…

Bu kafayla giderseniz kaçınılmaz son sizin için de geçerli olacaktır!

Onun için zararın neresinden dönülürse kardır diye bakmak, yaşananlardan ders çıkarmak gerek…

MESAJ KUTUSU

Sayın Resmiye CANALTAY, Karayolları yeni müdürünün atama yazısı imzalanmayınca burada icraat tamamen durdu, dosyalar birikti. Özellikle hizmet bekleyen inşaat sektörü de doğam olarak çılgına döndü. Hani icraatlar hızlandırılmalı dediniz ya biz de hatırlatalım dedik!

Sayın Tufan ERHÜRMAN, Şu anki Cumhurbaşkanı için Kıbrıs Türkünün bütünlüğünü temsil etmiyor açıklaması bize biraz manidar geldi. Yani eski Cumhurbaşkanı bütünlüğü temsil ediyor muydu? Buna da bir açıklık getirmek gerek değil mi? Bu ülkede kutuplaşmalar oludğu müddetçe Kıbrıs sorunu sürekli sürüncemede kalacaktır…

Sayın Çağlayan CESURER, bir sendikanın işgal altında olduğunu başka birisi söylese doğal karşılardık ancak siz açıklayınca kulaklarımıza inanamadık. Bazı çevreler bu açıklamanın operasyonunun başlangıcı olarak yorumladılar, bekleyelim bakalım düğmeye ne zaman basılacak…

Sayın Halil FALYALI, son birkaç günde yaşanan pek de normal olmayan gelişmelerde adınızın sıkça geçmesi size cevap hakkı doğurdu. Perde gerisinde yaşananları kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından detaylı olarak açıklamakta yarar görüyoruz…

Sayın Salahi ŞAHİNER, Ombudsmanın açıklamasına göre Kıb-Tek konusunda ilk raundu siz kazandınız gibi görülüyor. Bakalım yargı bu konuda nasıl bir karar üretecek, bazı siyasiler ve bürokratlar bedel ödeyecek mi artık bunu da hep birlikte göreceğiz…

Sayın Ersin TATAR, Saray’da masanızda bazı atama yazılarının bir hayli biriktiği ve bu nedenle de bir çok dairede işlerin tıkandığı konusunda mesajlarınız geliyor. Onları bir an önce imzalamanız, eğer itirazınız varsa da yenilerinin atanması için fırsat yaratmanız bekleniyor…

Sayın Şahap TOKATLI, olmayan hükümete danışman olarak atanmanız hem kamuda hem de ülke genelinde tepki ile karşılandı. Ha keşke böyle bir görevi hem de böyle bir süreçte kabul etmeseydiniz…

Sayın Zorlu TÖRE, diğer rakip adaylar video konusunda kıvırırken sizin resmen izlediğinizi söylemeniz ve eleştirmeniz partililer arasında memnuniyetle karşılandı. Kazanma şansınız ne kadar silemiyoruz ama en azından bu konuda dürüst olmanız çok önemliydi…

Sayın Kudret ÖZERSAY, partiye transfer atamaları konusunda yoğun çıkışınız gözlerden kaçmıyor. Ama yine de eski ve yıpranmış kişileri partiye dahil etmek bazı partilileriniz tarafından eleştiri konusu oluyor, haberiniz olsun istedik!

Sayın Ayten ÖZAY, pek muhterem eşinizin vefatını üzüntü ile öğrendik. Merhuma tanrıdan rahmet size ve tüm aileye sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin. Rahmetli eğitim ve özellikle de edebiyat konusunda tarihe adını altın harflerde yazdırmıştı…

Sayın Fikri ATAOĞLU, partinizde genel sekreterlik krizi artık yargıya kadar taşındı ve çok ilginç bir süreç sizi bekliyor. Bir çok kez uyardık ancak gereğini yapmadınız. Bu konuda gecikmeden adım atmanız bekleniyor…