Kadın Eğitimi Kolektifi, Hacer Ulaş’ın ölümüyle ilgili Ağır Ceza Mahkemesinde gerçekleşen  yargılamada sanığın delil yetersizliği yüzünden  beraat etmesine  tepki gösterdi.

Kolektiften yapılan açıklamada  Ulaş’ın  öldürüldüğüne ilişkin adli tıp raporu bulunduğu ve buna rağmen sanığın beraat ettiği savunularak, “ Karar başta biz kadınlar olmak üzere  kamu vicdanını yaralamıştır” denildi.

Açıklamada,  soruşturma ve tahkikat süreciyle ilgili polise yönelik eleştirilerde bulunuldu.

 “CİNAYETİN CEZASIZ KALMASI KABUL EDİLEMEZ”

Cezasızlığın kadına yönelik şiddeti artıran unsurlardan biri olduğu ifade edilen açıklamada, “Şiddetin en uç noktası olan cinayetin cezasız kalması kabul edilemezdir” denildi.

Polis teşkilatının kadın cinayetleriyle ilgili tutumunun da eleştirildiği açıklamada, Akıle Nacisoy davası örnek gösterildi.

 “DOSYA KAPANMAMALI, SORUŞTURMA AÇILMALI”

Şüpheli kadın ölümlerinin intihar vakası olarak kapatılmamasına değinilen açıklamada, Hacer Ulaş dosyasının kapanmaması, tahkikatla ilgili polis içerisinde soruşturma açılması istendi.

 “Polisin sivile bağlı olmadığı koşullarda birçok soruşturmanın kol kırılır yen içinde kalır misali gerçekleştiği de malumdur” ifadelerine yer verilen açıklamada,  polisin sivil otoriteye bağlanması gerektiği savunuldu.