DÜRÜST: “EĞİTİMDE KALICI BİR SİSTEM DEĞİŞİKLİĞİ İSTENİYORSA TAM GÜN EĞİTİM ZORUNLU”
TATAR: “KAMU ÇALIŞMA SAATLERİ ŞU ANDA SON DERECE VERİMSİZ”
ÇELER: “TAM GÜN EĞİTİM KONUSUNDA ALTYAPI ÇALIŞMALARIN TAMAMLANMASI HALİNDE BUNU DESTEKLİYORUZ”
ANGOLEMLİ: “HÜKÜMET PROGRAMININ UYGULANMASININ TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”
Hükümet programının ele alındığı Meclis Genel Kurulu toplantısında UBP Milletvekili Kemal Dürüst de konuştu.
Dürüst, CTP ile DP’nin geçmiş yıllarda da hükümet kurduklarını, siyasi yaşamda birkaç günlük olmadıklarını söyledi.
Programa baktığında iddialı bir program gördüğünü, Merkez Bankası yönetimi, Ercan, KIBTEK özerkleştirilmesiyle ilgili hedefler belirlendiğini, bugün söylenenlerin ilerde toplum tarafından değerlendirileceğinin unutulmaması gerektiğini söyleyen Kemal Dürüst, ilkokulun yeniden 6 yıla çıkarılması konusunu incelediğini, bunun gerekçelerini ve ne gibi donelere dayandırıldığını bilmek istediğini belirtti.
Dürüst, DP-UG Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Denktaş’ın “biz iddialı olduğumuz Eğitim alanını özellikle istedik” söylemine değinerek, programı incelediğini ve farklılık olarak bir tek 6. sınıfın yeniden hayata geçirilmesini istediklerini gördüğünü söyledi. Dürüst, bunun getiri ve götürülerinin ne şekilde hesaplandığını ve ulaşılmak istenen noktaların, topluma açıklanması gerektiğini ifade etti.
Dürüst, eğitim alanında vizyonun ve hedeflerin çok önemli olduğunu, ortaya konan politikaların 15 yıl gibi bir dönemde ortaya çıkacağını ve telafisi olmadığını ifade ederek, TC’nin yatırımsal boyutunun unutulmaması gerektiğini söyledi.
Eğitimde iddialı olunması söyleminin 3-5 ay sonra irdelenebilecek noktaya geleceğini dile getiren Dürüst, programda yer alan “bölge okullarının açılacağı” ifadesinin ne anlama geldiğini anlamadığını ifade etti.
Din kültürü ve ahlak dersinin 15 yaşına kadar devam ettirileceğini görmekten mutluluk duyduklarını kaydeden Dürüst, tam gün eğitim konusunda bugüne kadar olduğu gibi kararlılık gösterilmediğini, kalıcı bir sistem değişikliği isteniyorsa tam gün eğitimin zorunlu olduğunu belirtti.
Dürüst, eğitim sisteminde neler yapılabileceğiyle ilgili önerilerde bulunarak, kendi döneminde neler yaptığını anlattı.
Sporun eğitim bakanlığına bağlı olmaması halinde ayrı bir bakanlık olması gerektiğini savunan Dürüst, “Eğer, Spor Bakanlığı ayrı olmayacaksa Eğitim Bakanlığı ile birlikte olması gerekir. Çünkü spor ve eğitim doğru orantılı olarak beraber hareket etmektedir” dedi.
Dürüst, konulan hedefler noktasında Milli Eğitim Bakanlığı’nın sıkıntılar yaşayabileceğini ileri sürerek, bu sıkıntıların kolay aşılabilmesi için bakanlıkta iyi bir kadronun bulunduğunu söyledi.
Turizm ve eğitim alanında ileriye gidişlerin ülke ekonomisine de olumlu etkiler yapacağını ifade eden Dürüst, programda yazan her şeyin kolay hayata geçirilemeyeceğini kaydetti.
Spor politikaları açısında Türkiye ile yapılan protokolün devam ettirileceği yöndeki maddenin hükümet programında olmasının da güzel bir adım olduğunu söyleyen Dürüst, böyle protokollerin hayat bulmasının da devamlılığa bağlı olduğunu belirtti.
Mesleki eğitimin önemine de dikkat çeken Dürüst, bugünkü hükümetin de mesleki eğitim çalışmalarına önem vereceğini söylemesinin sevindirici olduğunu kaydetti.
TATAR
UBP Lefkoşa Milletvekili Ersin Tatar da konuşmasına yeni hükümete başarılar dileyerek başladı.
Bütçenin önemine dikkat çeken Tatar, bütçenin başarıyla idare edilebilmesinin önemli olduğunu vurgulayarak, ülkenin yapısına bakıldığında en önemli sorunun borçlar olduğunu söyledi.
Bugün TC’ye olan borçlarının faizlerinin bile ödenemediğine dikkat çeken Tatar, kendi dönemlerinde alınan ekonomik tedbirlerin uygulanmaya devam edilmesi gerektiğini söyledi.
Gelirlerin sürekli artırılmasının önemine değinene Tatar, sistem üzerinde popülist yaklaşıma izin verilmemesi gerektiğini, hükümet programının maliye ile ilgili bölümünde KKTC kamu maliyesinin artırılmasına yönelik sorunların bulunduğu ve dolaylı vergilerin yüksekliğinden bahsedildiğini kaydetti.
Tatar, kendi hükümetleri döneminde bu konularda çalışmaların başlatılarak, belirli bir ivemeye ulaştırıldığını söyledi.
Dolaysız vergilerin indirileceği yönünde bir beklenti yaratmanın yanlış olacağını ifade eden Tatar, ülkedeki emeklilerin aldığı payın sıkıntı yarattığını savundu.
Elektrik kurumunun özerkleştirilmesi halinde sorunların nasıl çözüleceğini soran Tatar, kamu çalışma saatlerinin düzenlenmesi konusuna da değindi; şu andaki sistemin son derece verimsiz olduğunu kaydetti.
Faiz yayasıyla ilgili çalışmaların kendi hükümetleri döneminde tamamlanıp Meclise gönderildiğini, ancak bazı dosyalardaki eksikliklerden dolayı Ad-hoc komiteye geri gönderildiğini söyleyen Tatar, yeni hükümetin bu konuda bir an önce adım atması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’den elektrik getirilmesinin gerekliliğine de değinen Tatar, elektrik enerjisi sağlamanın oldukça pahalı olduğunu belirtti.
ÇELER
Ersin Tatar’dan sonra söz alan TDP Girne Milletvekili Zeki Çeler de, hükümet programında bazı çelişkiler olduğunu savunarak, daha açık ve neler yapılacağının daha net belirtildiği bir program beklediklerini anlattı.
Tam gün eğitim konusunda altyapı çalışmaların tamamlanması halinde bunu desteklediklerini ifade eden Çeler, Bakanlık isimlerinde “gençlik” adının yer almamasını eleştirdi.
ANGOLEMLİ
TDP Gazimağusa Milletvekili Hüseyin Angolemli de, hükümetin eski hükümetlere benzememesi ve hükümet programının “cek caklı” kalmaması temennisinde bulunarak, hükümete iyi yaptıkları yerde destek veremeye hazır olduklarını söyledi.
Hükümet programında bazı maddelerin yaşama geçirilmesinde zaman verildiğini, ancak, polisin sivilleştirilmesi, GKK Komutanı’nın Kıbrıslı Türk olmasında ya da bir milletvekilinin parti değiştirmesi gibi konularda zaman verilmediğini söyledi.
Angolemli, halkın elinden referandum hakkının alınmasının doğru olmadığını kaydederek, 162’nci maddenin değiştirilmek istenmesinin yanlış olduğunu kaydetti.
Hükümet programında yazılanların güzel şeyler olduğunu ifade eden Angolemli, ancak bunların yapılmasının takipçisi olacaklarını belirtti.
Kıbrıs konusuna da değinen Angolemli, Kıbrıs konusunda programda yer alan söylemleri eleştirdi.
“Kıbrıs konusunda ilelebet görüşmelerin süremeyeceği ve başka önlemler alınacağı söylemlerinin programda yer aldığını” söyleyen Angolemli, “Kıbrıs konusunda hükümetin etkin olması gerekir. Halkın temsilcileri buradadır, burasının etkin olması gerekir” dedi.
Maraş konusunun hükümet programında olmadığını ifade eden Hüseyin Angolemli, hükümetin Maraş konusunda ne düşündüğünü söylemesi gerektiğini vurguladı.
Ülkedeki en büyük çıkmazlardan birinin, yasaların uygulanmaması ve denetlenmemesi olduğunu ifade eden Angolemli, trafik kazalarının da bu yasaların uygulanmaması sonucu olduğunu savundu.
Göç yasası diye nitelenen yasa konusunda ne yapılacağının da hükümet programında yer alamadığını aktaran Angolemli, bu konuda da hükümetin tutumunu öğrenmek istediklerini kaydetti.
Trafik konusunda bir düzenlemeye gidilmesi gerektiğine işaret eden Angolemli, trafik konusunda particilik ve fikir ayrılığı olamayacağını, bu konuda uzmanlardan görüş alınarak sorunun çözülmesi gerektiğini vurguladı.
Trafik kazalarında altyapının da öneminin büyük olduğuna dikkat çeken Angolemli, yollardaki altyapı problemlerinin de çözümlenmesi gerektiğini kaydetti.
Angolemli, programda taş ocaklarının yasaklanması yerine yeni düzenlemeler getirileceği ve ağaçlandırılacağının yer aldığını söyleyerek, bu konunun daha ciddi ele alınması gerektiğini belirtti.
Ülkede yaşanan çevre kirliliğinin de hat safhada olduğunu vurgulayan Angolemli, çevre kirliliği konusunda tedbirler alınması gerektiğini vurguladı.
Çevre kirliliği konusunda da ülkede yapılması gereken çok iş olduğunu ifadeden Angolemli, yeni hükümetin farkını böylelikle göstereceğini belirtti.
Angolemli, belediyelerin de çok sıkı bir şekilde denetlenmesi gerektiğine de dikkat çekerek, belediyeler yasasındaki değişikliklerin bir an önce hayata geçirilmesi gerektiğini kaydetti.
