Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"KKTC, topraklarının bir parçası olan Kapalı Maraş'ta ezber bozan, yapıcı adımlar atmaktadır. Kamu alanlarının kullanılmaya başlanmasının yanı sıra Bakanlar Kurulu, Kapalı Maraş'ın bir bölümünün askeri statüden çıkarılması kararı almıştır. Sayın Cumhurbaşkanımızın da sarih bir şekilde açıkladıkları üzere, alınan karar, uluslararası hukuka uygun olduğu gibi, mülk sahiplerinin haklarını da garanti altına almaktadır."

Bakanlar Kurulu'nun askeri statüden çıkardığı bölgenin tekrar açılmasına matuf bir kararın istihsal edilmediği belirtilen açıklamada, "BMGK'nin, Kapalı Maraş'ın 'tekrar iskana açılmasına' ilişkin Rum tarafının mesnetsiz iddialarına dayanarak açıklama yapması üzücüdür. Kapalı Maraş'a yönelik kararlarımızın, Rum halkı arasında da memnuniyet yaratmasına karşın mülk sahiplerinin haklarını korumaya matuf açılımımıza BMGK’nin olumsuz tepki göstermesi talihsizdir." değerlendirmesinde bulunuldu.

Açıklamada, başta Annan Planı olmak üzere "iki bölgeli, iki toplumlu federasyonu" amaçlayan müzakere süreçlerinin, Rum tarafının retçi tutumu nedeniyle defaten akamete uğradığının hafızalarda yerinin korunduğu vurgulanarak federal çözüm modelini öngören ve yaklaşık 50 yıl sonuçsuz kalan müzakerelerin tüketildiği ve geçmişte kaldığının inkar edilemeyeceğinin altı çizildi.

Kıbrıs Türk tarafının, Kıbrıs Rum tarafıyla iş birliğine dayalı, sürdürülebilir ve kalıcı bir anlaşmayı arzu ettiğinin altı çizilen açıklamada şunlar kaydedildi:

"Sürdürülebilir, kalıcı bir anlaşma ancak ve ancak müktesep hakkımız olan egemen eşitliğin ve eşit uluslararası statünün tesciliyle mümkündür. Tüketilen bir çözüm modelini taraflara dayatmaya çalışmak yerine BMGK’nin, Ada’da galebe çalan olguları dikkate alan bir yaklaşım sergilemesi yerinde olacaktır.

BMGK Başkanlığı açıklamasında yer alan 'Kıbrıs halkı' ifadesi de Ada'daki gerçekleri yansıtmamaktadır. Ada'da tek bir halk değil Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum olmak üzere iki ayrı halk bulunmaktadır. BMGK'nin bu olguyu da açıklama ve kararlarında dikkate almasını bekliyoruz."

Açıklamada, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar'ın Cenevre'de düzenlenen 5+BM gayriresmi toplantısında yaptığı önerileri çerçevesinde, Kıbrıs Türk tarafının, sürdürülebilir ve kalıcı bir anlaşmaya varılması çabalarına olumlu katkı yapmaya devam edeceğine dikkat çekildi.