Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Belli ki DP’de daha bir süre sular durulmayacak…

Önce Afet hanıma bakanlık sözü verdiler!

Başbakan uygun bulmamış, bu nedenle kabul görmemiş…

DP bu konuda sözünde duramadı!

Oysa MYK’da alınan bir karar başka bir hükümet partisinin kararıyla bozuluyorsa normal olan DP’nin hükümetten çekilmesiydi…

Afet hanım istifa konusunda haklıdır, eğer bir parti MYK kararı ve genel sekreterinin arkasında duramıyorsa bunun nedenlerini de araştırmak gerekir!

Afet hanım diyor ki;

Bakanlığımı hem başbakan hem de Serdar Denktaş istemedi…

Çok manidar bir açıklamadır bu!

Hadi Başbakan belki de nisap sorunu nedeniyle bakanın bir vekil olmasında tercihini kullandı da Serdar Denktaş’a ne oluyor?

Denktaş’ın Afet hanıma mı garezi var yoksa başka hesaplar peşinde mi?

Bazı parti kurmayları partinin altını oyduğunu iddia ediyor, burada Serdar Denktaş’a cevap hakkı doğuyor…

Bu arada Denktaş bir karar vermelidir!

DP’li mi, bağımsız mı yoksa oğlundan dolayı UBP’ye mi göz kırpmaktadır?

Bunlar daha ziyade bizim değil parti tabanında konuşulan konulardır…

Koral Çağman’ın bakanlık görevinden istifa edip yeniden geri dönmesi de resmen geçiştirildi…

Çağman dememiş miydi hastalarını çok özledi diye!

Ne çabuk özlem giderdi de kararından vazgeçti…

Sonra ağız değiştirerek istifasının siyasilere bir mesaj olarak verdiğini iddia etti!

Ne demekse artık…

Acaba hangi siyasiler bundan derslerini çıkardılar?

Siyasette bu kadar kısa dönemde yapılan dönüşler hangi etik değerlerle bağdaşır!

Çağman burada değil siyasilere mesaj vermeyi, siyasetin ne kadar ayaklar altına alındığını göstermiştir hepimize…

Çağman’ı çok iyi tanımayız ama en azından dürüst bir kişiliği olduğunu biliyoruz!

Ayrıca siyaseti sevmediğini bir daha seçimlerde aday olmayacağını da sıkça söyleyerek er azından dürüst olmuştur…

Peki ne oldu da bu kararından ansızın dönüp, o koltuğa oturdu?

Serdar Denktaş faktörü olabilir mi?

Çelebi Ilık olayı da başka bir muamma…

Telefonda kendisine arayıp geçmiş oysun dileklerimizi ilettik!

Tabi ki neden müsteşarlık görevinden neden alındığın da sorduk…

Ha keşke ben de gerekçelerini bilseydim diye yanıtladı, sonra ekledi;

Hırsızlık mı yaptım yoksa yolsuzluk mu?

En azından biz bunu hiç duymadık, ama gerçek nedenini de öğrendik…

Ilık, Serdar Denktaş’a yakın bir isim, sürekli partide onunla birlikte yürüdü, bir an olsun bırakmadı…

Görevden alınma nedeni de tamamen Denktaşlarla ilişkisinin devam etmesi!

Müsteşarlık müjdesini de Rauf Denktaş’ın ofisindeyken alması…

Anlayacağınız Çelebi Ilık’ı da Denktaşlarla olan yakınlığı yaktı!

Serdar Denktaş artık bağımsız gibi…

Oğul Rauf Denktaş, UBP’nin bir neferi oldu, ilk genel seçimlerde kontenjandan milletvekili adayı olacağı söyleniyor!

Çelebi’nin onların arasında işi ne meselesi…

DP’de şu anda iki ayrı grup var…

Yarısı Denktaşları artık temizleyin diyor!

Serdar Denktaş’ın DP’ye zarar verdiğini söyleyen çok sayıda partili var…

O giderse parti temizlenir diyenler de az değil!

Ama bir kesim de Serdar Denktaş’ın müritleri gibi kendisine çok bağlı…

Denktaş nerede onlar da orada!

Kendisi hangi partiden aday olsa onlar da akın akın o partiye gidecek…

Tabi ki olan da partiye olacak!

Kim ne derse desin, hatta baraj sorunu yaşar da diyebilirsiniz DP’nin artık kemikleşmiş bir oyu var bu ülkede…

Denktaş-Ataoğlu kavgası bir an önce son bulmazsa partinin ruhuna Fatiha okunur, kimse de gözlerinin yaşına bakmaz!

Şu anda 3 vekil olan yılların partisi tarihin çöplüğünde kaybolur gider…

Kurmaylar oturup karar versinler!

Yola devam mı yoksa tamam mı diye…

MESAJ KUTUSU

Sayın Ahmet NOYAN, sahibi olduğunuz işletmelerdeki tanıtım broşürlerinde EOKA anıtının da reklam edilmesini tepkiler yoğun bir şekilde devam ediyor. Umarız en kosa zamanda bu ayıbı temizleyerek hepsini toplatarak yenilerini bastırırsınız. Bir kez daha uyarma ihtiyacı hissettik…

Sayın Serdar DENKTAŞ, DP içinde ve dışında yaşanan bir takım gelişmelerin sizden kaynaklandığını düşünenlerin sayısı her geçen artıyor. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi için detaylı bir açıklama yapmanız artık şart oldu! 30 yıllık partinin geleceği biraz da sizin elinizdedir…

Sayın Ali TUNÇTAŞLI, geçen seçimlerde genel sekreter adaylığı için geri adım atmıştınız ancak bu kez ısrarla aday olacağınız hayli de iddialı olduğunuz konuşulmaya başlandı. Genç ve enerji dolu bir partili olarak başarılı olacağınızdan kuşkumuz yoktur, hayırlara vesile olsun…

Sayın Nedime SERAKINCI, üçüncü doz aşı konusunda bakanlık kararı varken sizin bunun tam aksini ifade etmeniz kafalarda soru işaretleri yarattı. Bu konularda açıklama yapmadan önce hükümet ile irtibat halinde olmanız daha yararlı olacaktır ki insanlar bu konuda ikilim yaşamasınlar…

Sayın Turgay HİLMİ, Almanya’da başlattığınız ‘heykele hayır’ kampanyasını adaya geldikten sonra genişlettiğiniz ve bir yürüyüş düzenleyerek kamuoyu yaratma çabanız çevreci kesim tarafından memnuniyetle karşılanıyor. Bakalım plaj keyfinden vazgeçip yürüyüşe katılacak hep birlikte göreceğiz…

Sayın Tözün TUNALI, asgari ücretin 6 bin TL olması konusundaki açıklamanız bazılarının kulağına hoş gelse de iş çevreleri büyük tepki gösterdi. Zira pandemi dönemi bir çoğunun da iflas etmesine neden oldu, onun için daha elle tutulur açıklamalar yapmak doğru olacaktır…

Bu arada şu anda başında bulunduğunuz kurumun başı için bazı adaylar var haberiniz olsun…

Sayın Atilla KARACA, Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığınız hayırlı olsun. Araç gereç ve personel eksikliğini bakalım siz çözebilecek misiniz? Zira söz veren siyasiler nedendir bilinmez sözlerini çabuk unutuyorlar. Sorumluk ve göreviniz hayli zor olacak!

Sayın Deren OYGAR, sıfır vakaların olduğu dönemde tam kapanma yaşanırken rekorların kırıldığı bu dönemde komitenin duruşu tartışılmaya ve sorgulanmaya başladı. Acaba önceden alınan kararlar hatalı mıydı diye sorular gelmeye başladı.

Sayın Çelebi ILIK, Rauf Denktaş’ın ofisine fazlasıyla sık gitmeniz sizi müsteşarlık görevinden de etmiş oldu. Artık buna da siyasetin cilvesi olarak bakacaksınız, bakalım bundan böyle parti içinde nasıl bir tavır izleyeceksiniz, zira son seçimlerde aldığınız oy oranı azımsanacak kadar az değildi…

Sayın Ali PİLLİ, vakalar tavan yaptıkça vatandaş bolca kulağınızı çınlatıp tahminlerde bulunmaya başladı. Siz olsaydınız bu kadar açılır mıydınız yoksa tamamen kapanıp kendinizi kahraman mı ilan ederdiniz? Biraz uzmanlık sorusu oldu değil mi?

Sayın Ali BAŞMAN, aile büyüklerinizin adını taşıyan ve hizmete giren vakfınız hayırlı uğurlu olsun. Özellikle eğitim ve spor alanında ülkeye büyük hizmetler vereceğinizden kuşkumuz yoktur, tebrik eder diğer iş insanlarına da örnek teşkil etmesini dileriz…

Sayın Tekin ARHUN, dün sabahtan itibaren bazı hukukçular hakkınızda bazı paylaşımlarda bulunmaya başlayarak siz ve bazı yargı mensupları arasındaki ilişkilerin su yüzüne çıkarılması için operasyon başlatıldığını, kısa bir süre içinde de bazı bilinmeyenlerin su yüzüne çıkarılacağını söylemeye başladılar, haberiniz olsu istedik...