ÇAVUŞOĞLU, YÜZ YÜZE EĞİTİME YENİDEN BAŞLANMASI KONUSUNDA DEĞERLENDİRMEDE BULUNDU

“HERHANGİ BİR NEDENDEN DOLAYI KAYBEDECEK BİR GÜNÜMÜZ DAHİ YOK”

“ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLERİMİZ TEDBİRLERİ ÇOK CİDDİYE ALACAKTIR”

“EBA’YI KKTC EĞİTİMİNE KAZANDIRACAĞIZ”

“OKULLARIN KAPATILMASI GELECEK NESİLLERE COVİD-19’DAN DAHA FAZLA ZARAR VERİR”

Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu, yüz yüze eğitime yeniden başlamanın heyecanını yaşadıklarının belirterek, “Herhangi bir nedenden dolayı kaybedecek bir günümüz dahi yok” dedi.

Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre Çavuşoğlu, Hakikat Web TV’de konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

2020-2021 eğitim öğretim yılının tüm öğrenci ve öğretmenlere hayırlı olmasını dileyerek, sağlıklı bir dönem geçirmelerini temenni eden Çavuşoğlu, “Pandemi nedeniyle 10 Mart’ta ara verdiğimiz yüz yüze eğitime yeniden başlamanın heyecanını yaşıyoruz.” diye konuştu.

“HERHANGİ BİR NEDENDEN DOLAYI KAYBEDECEK BİR GÜNÜMÜZ DAHİ YOK”

Kamuoyunda, 11 Ekim’de gerçekleştirilecek cumhurbaşkanlığı seçiminde oy verme işleminin yapılacağı okulların, 12 Ekim’e hazır olmayacağına dair bir endişenin oluştuğunu belirten Çavuşoğlu, “Bizim herhangi bir nedenden dolayı kaybedecek bir günümüz dahi yok. Biz okullarımızı 1 Eylül’de açmak için mücadele verdiğimizi herkesin bilmesini isterim. Ancak Sağlık Bakanlığı ve Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’nun yaptıkları değerlendirmelerde tedbirli olmaları anlaşılabilirdir.” dedi.

Çavuşoğlu, “Okullarımızın bu kadar geç açılmasının sebebi yaşam hakkımızdır. Yaşam hakkını koruduktan sonra eğitim hayatını bir an önce başlatma zorunluluğumuz var. Herkes pandemi ile mücadele kuralarına uyarsa herhangi bir sorun yaşamayız; çünkü biz okullarımızla bu mücadeleye hazırız.” ifadelerini kullandı.

Okulları 1 Eylül’de açmak için çaba sarf ettiklerini ve o dönemde ciddi bir hazırlık yaptıklarını belirten Çavuşoğlu, bütün öğrencilere maske ve el hijyeni, okullara da gerekli hijyen malzemelerini tedarik ettiklerini ve okullarda pandemi kurulları kurduklarını söyledi.

“ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİLERİMİZ TEDBİRLERİ ÇOK CİDDİYE ALACAKTIR”

Okullarda alınacak tedbirlerle ilgili bilimsel ışıkta bir kılavuz hazırladıklarını da ifade eden Çavuşoğlu, “Yaptığımız ziyaretlerde öğretmenlerimizin işi ne kadar ciddiye aldığını ama öğrencilerimizin de işi bu kadar ciddiye aldıklarını görmek bizi çok mutlu etti. Ben hijyen kurallarının dünyada alınan tedbirlerin çok gerisinde olduğunu düşünmüyorum. Gerisinde değiliz ama devamlılığı için öğretmen ve öğrencilerimiz tedbirleri çok ciddiye alacaktır.” dedi.

Gelen soru üzerine “İhtiyaçlı öğrencilerimize devlet olarak tablet hediye etmeyi çok isterdik fakat böyle bir durumumuz maalesef yok” diyen Çavuşoğlu, sevindirici olan kısmın ise imkanı olmayan öğrenciler için öğretmenlerin ve okul aile birliklerinin seferberlik ilan ettiğini ve bir kısmına bu tabletleri tedarik etmesi olduğunu  söyledi. Çavuşoğlu bakanlıkta bulunan ikinci el bilgisayarlar veya tabletleri de belirlenen ihtiyaçlı öğrencilere teslim ettiklerini söyledi.

“EBA’YI KKTC EĞİTİMİNE KAZANDIRACAĞIZ”

Çavuşoğlu, pandemi başlamadan önce Türkiye’de EBA sistemini ODTÜ’de bulunan arge bölümünde incelediklerini ve bu sistemi eğitime kazandırmak için bir proje hazırladıklarını dile getirdi.

Projenin maliyetinin çok yüksek olduğunu ve bu projeyi Türkiye Büyükelçiliği’ne sunduklarını belirten Çavuşoğlu, gelinen aşamada Türkiye Milli Eğitim Bakanlığı ile bir protokol hazırladıklarını ve bu protokolü imzalamak ve EBA’yı KKTC eğitimine kazandırmak için atılım yapmaya hazırlandıklarını kaydetti.

“OKULLARIN KAPATILMASI GELECEK NESİLLERE COVİD-19’DAN DAHA FAZLA ZARAR VERİR”

Okullarda uygulanacak dönüşümlü eğitim şekliyle ilgili de konuşan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Okullarımızda uygulanacak dönüşümlü eğitimin sebebi, örneğin 1 A sınıfı derste birlikteyken, teneffüste de birlikte olacaklar. Olası bir bulaş durumunda sadece o sınıfın içerisinde kalabilmesi için sadece o sınıf kapatılacak. Dolayısıyla okulların açık kalabilmesi için, sağlığımızın korunabilmesi için maske, hijyen ve sosyal mesafeye dikkat etmek zorundayız. Burada da öğrencilerimize ve öğretmenlerimize çok iş düşüyor. Artık okulların ne olursa olsun devam etmesini istiyoruz. Pozitif vaka çıktı diye ülkeyi, okulları kapatmanın anlamsız olduğunu sadece biz değil dünya söylüyor. Dünya Sağlık Örgütü diyor ki ‘en son kapatılması gereken yer okullardır’. Çünkü okulların kapatılması gelecek nesillere Covid-19’dan daha fazla zarar verir.”

“Okullarımızda Covid-19 ile ilgili etkileşim olmaması imkansız, ama biz bunları panik halinde karşılamıyoruz.” diyen Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

“Benim seçim derdim yok. Ben kendi işimi en iyi şekilde yapmaya çalışan ve ekibimle ortak akılla ilerleyen bir kişiyim. Sorumluluğum olarak eğitim öğretim hayatını düzgün şekilde devam ettirip öğrencilerimizi karanlıkta bırakmamaktır. Risk grubunda olan öğrencilerimiz okula gelmeyebilir. Velilerimiz çocuğunu ‘okula göndermek istemiyorum’ diyorsa göndermesin ve gelsin benimle görüşsün, ben kendisine yeterli süreyi vereceğim. Bizim okullarda pozitif vaka çıkmayacak diye bir iddiamız yok.”

“30-35 BİN CİVARI ÖĞRENCİNİN ÜLKEMİZE GELMESİNİ BEKLİYORUZ”

Üniversite öğrencilerinin ülkeye daha kolay gelmesini istediğini ancak karantinasız girişlerde vaka sayısının arttığını gördüklerini belirten Çavuşoğlu, “Artık karantinalı girişler olmak zorunda. Öğrencilerin karantinasız gelebilmesi için çok mücadele ettim fakat salgın sayısı arttığı için daha kontrollü gelinmesi noktasındayım. Şu anda üniversite öğrencisi ülkemize gelecekse PCR testi ve karantinada kalacağı süre ülkemiz tarafından karşılanacaktır. B grubu ülkelerden gelecekler 7 gün, C grubu ülkelerden gelecekler ise 14 gün karantinada kalmak zorunda. Ülkemizde 50 binin üzerinde ülkemizden ayrılmayan öğrenci var, 30-35 bin civarı öğrencinin ülkemize gelmesini bekliyoruz.” diye konuştu.

Aldıkları kararla tüm üniversitelere yüzde 40 online, yüzde 60 yüz yüze eğitimi ilan ettiklerini de anımsatan Çavuşoğlu, “Tabi ki öğrencilerin gelmemesinin ekonomik hayata yansıması var. Bir çok online eğitim veren ülke öğrencilere ülkede bulunma zorunluluğu getirdi. Bizim sıkıntımız ise Dünyada karantina ile giriş olan ülke yok gibi. Dolayısıyla uçak sayısındaki sınırlamalardan dolayı ve karantina uygulamalarından dolayı bu öneriyi öne sunamadık. Eğer karantinalı giriş olmasaydı ben bu öneriyi Bakanlar Kuruluna sunacaktım.” diye konuştu.

Bu süreci ancak ortak akılla aşabileceklerine dikkat çeken Çavuşoğlu, “Farklı düşünceler mutlaka olacaktır ve bu konuda asgari müştereklerde anlaşmamız gerekiyor ancak mesele sağlık veya eğitim ise kavga edemeyiz. Nasıl ki pandemi döneminde herkes birbirine yardım etti, nasıl ki Suriyeli mülteciler ülkemize geldiğinde ülkedeki herkes oradakilere yardım etti ise aynı şekilde burada da halk aynı şekilde duyarlı olmalı ve komşusuna yardımcı olmalı. Bugün eğitim veremediğimiz bir çocuk ileride eğitimsiz bir insan olur ve size zarar verir.” dedi.