Kamiloğlu yazılı açıklamasında, bir süredir, günlük yayın yapan bir gazetede hastane sağlık kurulunun Ali Çağman’ın hakkında aldığı kararın tartışma konusu yapıldığını kaydetti ve bu konuda, daha fazla yanılgıya mahal vermemek adına kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacı duyduklarını belirtti.

Kamiloğlu, askeri kurul uygulamalarının mevzuata göre şu şekilde olduğunu açıkladı:

“Kişinin veya Kurumun başvurusu üzerine durumu sağlık kurulumuz tarafından değerlendirilir, alınan karar taraflardan birisince kabul görmemesi halinde itiraz etme hakkı doğar. Bu hak doğrultusunda itiraz kurulu toplanır ve nihai karar verilir. İtiraz kurulunun ilk alınan karara onama, değiştirme veya başka bir hakem hastaneye sevk etme hakkı da vardır”.

Söz konusu kişinin 28 Ekim’de ilk kez hastane sağlık kuruluna başvurduğunu ve değerlendirmeye alındığını dile getiren Kamiloğlu, hastanın 2012 yılında, bir trafik kazası geçirdiğini ve bu trafik kazasında Servikal (Boyun omurları) 2-3 seviyelerinde kırığı olduğu ve bunun üzerine hastane tarafından tedaviye alındığının saptandığını anlattı.

O günkü kurul muayenesinde mekanik boyun hareketlerinin ağrılı olduğu, Servikal Bilgisayarlı Tomografisinde boyun 2-3 seviyesinde kırığının saptandığını ifade eden Kamiloğlu, “Hastanın bu şartlarda yapılan değerlendirilmesinde ilgili tüzüğün 63-b-3 maddesine göre, ‘barışta askerliğe elverişli değildir. Savaşta askerliğe alınır’ kararının üretildiğini” söyledi. Kamiloğlu, tüm sağlık kurulu kararlarında olduğu gibi bu sağlık kurulunun da itiraza açık bir karar olduğunu vurguladı.

Nitekim bu kararın Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığının ilgili Şubesi tarafından, tekrar değerlendirilmek üzere, hastane sağlık kuruluna itirazla sevk edildiğini belirten Kamiloğlu, ilgili Şubenin itirazının, boyun hareket kısıklığı yüzdesinin ilgili kararda belirtilmesine dayandırıldığını söyledi.

Bunun üzerine Mayıs 2014’te yapılan itiraz değerlendirmesinde, hareket kısıtlılığı yüzde 25’in altında bulunduğundan, söz konusu kararın “3 ay hava değişimi ” yani, 3 ay istirahat olarak değiştirildiğini ifade eden Kamiloğlu, bu sırada ilgili hekim tarafından da hastaya 3 ay sonra durumunun tekrar değerlendirileceğinin bildirildiğini de kaydetti.

“Ne var ki, hastamızın yakını olan birisi, gayrı yasal olarak sağlık kurulu sekreterliğinden eski ve yeni raporların birer nüshasını ele geçirmiştir. Hastaysa bir daha hastanemize uğramamıştır. Mahkemeye taşınan konu hakkında kararlar üretilmiş ve sağlık kurulumuzun aldığı kararın reddine gerek duyacak bir karar üretilmemiştir” diyen Kamiloğlu, Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi sağlık kurulunun kararlarını hiçbir baskı etki altında kalmadan, tamamen bilimsel ve yasal kriterlere uygun olarak ürettiğini belirtti.

Kamiloğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“İlgili şahsa yönelik uygulanan tüzük maddeleri, 1976 Kamu Görevlileri Yasası altında 2 Ağustos 1989 tarihli Bakanlar Kurulundan geçen ve daha sonraları bazı değişiklikler yapılan tüzüğe göredir.

GKK ile Sağlık Bakanlığı arasında yapılan istişare ve güncellemeler sonrasında yeni bir GKK Sağlık Yeteneği Tüzüğü 17 Aralık 2014 tarihinde Bakanlar Kurulundan geçmiş ve 29 Ocak 2015 tarihinde Resmi Gazetede de yayımlanmıştır”.