BAŞBAKAN KÜÇÜK: “HÜKÜMETİMİZ, ANAVATAN TÜRKİYE’NİN DE PAHA BİÇİLMEZ DESTEKLERİYLE KARARLI ADIMLARLA HEDEFE DOĞRU YÜRÜMEKTEDİR”

“ANAVATAN TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE İMZALANAN EKONOMİK PROGRAMI BAŞARIYLA UYGULAYARAK ÜLKENİN HEM EKONOMİK, HEM DİPLOMATİK HEM DE SOSYAL ALANDA ÖNÜNÜ AÇMAYI BAŞARDIK”

“ÜLKEMİZ SON YILLARIN EN ÖNEMLİ İSTİKRAR TABLOLARINDAN BİRİNE SAHNE OLMAKTADIR. GEREK EKONOMİK VE SOSYAL VERİLER, GEREKSE ANAVATAN TÜRKİYE CUMHURİYETİ YETKİLİLERİNİN YERİNDE TESPİTLERİ ÜLKEDEKİ EN CİDDİ GELİŞMENİN İSTİKRAR VE EKONOMİK GELİŞME OLDUĞUNU GÖSTERMEKTEDİR”

Başbakan İrsen Küçük, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ileri, müreffeh, kendi ayakları üzerinde durabilen bir devlet haline gelmesi için işbaşına gelen hükümetlerinin, Anavatan Türkiye’nin de paha biçilmez destekleriyle kararlı adımlarla hedefe doğru yürümekte olduğunu vurguladı.

İktidara geldikleri günden itibaren ülkedeki sorunlara gözlerini yummadıklarını, ekonomik durağanlığı özellikle reel sektördeki dinamizme dönüştürebilmenin kararlı ve dirayetli bir ekonomik politikanın sonucu olduğunu, sosyal sorunları göz ardı etmediklerini, halkın daha iyi koşullarda çalışması ve yaşaması için köklü reformlara imza attıklarını belirten Başbakan Küçük, Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile imzalanan Ekonomik Programı başarıyla uygulayarak ülkenin hem ekonomik, hem diplomatik hem de sosyal alanda önünü açmayı başardıklarının altını çizdi.

KKTC’nin son yılların en önemli istikrar tablolarından birine sahne olmakta olduğunu, gerek ekonomik ve sosyal veriler, gerekse Anavatan Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin yerinde tespitlerinin ülkedeki en ciddi gelişmenin istikrar ve ekonomik gelişme olduğunu göstermekte olduğunu vurgulayan Başbakan, “Bunun başlıca nedeni ise eğitimli, devlet ciddiyetiyle donanmış, vatan ve Kıbrıs Türkü için çalışma azmiyle dolu, politik, ekonomik ve sosyal öngörü sahibi, halkın içinden çıkmış, halkın sorunlarını ve yaşamını yakından bilen, halktan kopuk olmayan, esnaftan öğrenciye, işçiden memura, işadamlarımızdan üreticilerimize dek toplumun tüm kesimleriyle dinamik bağlar kurmuş olan kadrolarımız, vekillerimiz, bürokratlarımız ve bakanlarımızın hizmet aşkıdır” dedi.

Başbakan İrsen Küçük, bu akşam yazılı bir açıklama yaparak, ulusa seslendi.

Başbakan, ulusa seslenişinde, halkın hükümete desteğini esirgemediğini, Ulusal Birlik Partisi’ni (UBP) sahiplendiğini kaydederek, “Halkımız, kararlı adımlarımızın ve reformlarımızın destekçisi olarak yeni KKTC projemize sahip çıktı. Halkın sağduyusu ve bilinci galip çıktı. Teşekkür ediyorum” dedi.

Başbakan İrsen Küçük’ün ulusa seslenişi şöyle:

“Aziz yurttaşlarım,

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ileri, müreffeh, kendi ayakları üzerinde durabilen bir devlet haline gelmesi için işbaşına gelen hükümetimiz, Anavatan Türkiye’nin de paha biçilmez destekleriyle kararlı adımlarla hedefe doğru yürümektedir.

İktidara geldiğimiz günden itibaren ülkedeki sorunlara gözlerimizi yummadık. Ekonomik durağanlığı özellikle reel sektördeki dinamizme dönüştürebilmek hepinizin malumudur ki kararlı ve dirayetli bir ekonomik politikanın sonucudur. Sosyal sorunlarımızı göz ardı etmedik. Halkımızın daha iyi koşullarda çalışması ve yaşaması için köklü reformlara imza attık. Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile imzalanan Ekonomik Programı başarıyla uygulayarak ülkenin hem ekonomik, hem diplomatik hem de sosyal alanda önünü açmayı başardık.
Değerli kardeşlerim,

Hepinizin malumudur ki köklü reformlar ve sorunların kökenine indirilen her kararlı hareket kolay kabullenilebilir bir durum değildir. Toplumun çeşitli kesimlerinde mevcut ekonomik yapı, çalışma hayatı, istikrarsızlık ve günübirlik politikaları yaşam felsefesi haline getirmiş olan unsurlar hükümetimizin kararlı adımlarına karşı tepki göstermekte gecikmediler.

Statükonun değişmesinden bahsedenler, kendi statükolarını korumak için ellerinden geleni yaptılar, hükümetimizi iftiralarla, asılsız ithamlarla yıpratmaya çalıştılar. Gelişen dünyaya ve onun normlarına uyum sağlayabilmek, modern bir ülke yaratabilmek için atılan adımları kabullenmekte zorlandılar. Statüko dediklerine karşı çıkarken kendileri bir statüko kurarak bunu muhafaza etmeye çabaladılar. Politik öngörüsüzlükleri nedeniyle bu adımların şimdi atılmaması halinde çok yakın bir gelecekte ülkemizin bir yıkımla karşı karşıya geleceğini göremediler. Ancak halkımız bunu gördü. Bizden desteğini esirgemedi. Partimizi sahiplendi. Hükümetimizi sahiplendi. Kararlı adımlarımızın ve reformlarımızın destekçisi olarak yeni KKTC projemize sahip çıktı. Halkın sağduyusu ve bilinci galip çıktı. Teşekkür ediyorum.

Aziz yurttaşlarım, sevgili kardeşlerim,

Ülkemiz son yılların en önemli istikrar tablolarından birine sahne olmaktadır. Gerek ekonomik ve sosyal veriler, gerekse Anavatan Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin yerinde tespitleri ülkedeki en ciddi gelişmenin istikrar ve ekonomik gelişme olduğunu göstermektedir. Bunun başlıca nedeni ise eğitimli, devlet ciddiyetiyle donanmış, vatan ve Kıbrıs Türkü için çalışma azmiyle dolu, politik, ekonomik ve sosyal öngörü sahibi, halkın içinden çıkmış, halkın sorunlarını ve yaşamını yakından bilen, halktan kopuk olmayan, esnaftan öğrenciye, işçiden memura, işadamlarımızdan üreticilerimize dek toplumun tüm kesimleriyle dinamik bağlar kurmuş olan kadrolarımız, vekillerimiz, bürokratlarımız ve bakanlarımızın hizmet aşkıdır.

Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’nin vermiş olduğu desteklerle program ve politikaları uygulayacak bu önemli devlet kadrolarının koordineli çalışmasının sonucu, bugün inkar edilemez bir istikrar ortamı, sürdürülebilir ve büyüyen bir ekonomi, gelişen bir KKTC, ekonomik programları başarıyla uygulayabilen bir hükümet olmuştur. Değerli kardeşlerim, açıkça izah etmek isterim ki bizler hiçbir zaman ülkedeki sorunların arkasına saklanmayı tercih etmedik. Sorunlarımızın varlığını açık yüreklilikle kabul ettik ve akılcı çözümlerle üzerine gittik. Sorunlarımızı görmezden gelmek bizim işimiz değil, olmayacaktır da. Hükümetimiz ve şahsım adına rahatlıkla söyleyebilirim ki görevde kaldığımız süre içerisinde etkin devlet yönetiminin, kararlı reform adımlarının, günübirlik değil uzun vadeli ve iyi programlanmış siyaset üretmenin timsali olduk. Bu azmimizi sürdürmeye, göreve devam etmeye ve halkımıza hizmet vermeye kararlı olduğumuzu da belirtmeden geçemeyeceğim.

Aziz yurttaşlarım,

24 Şubat Pazar, bu ülkenin önemli tarihsel dönemeçlerinden birisi olacaktır. Ulusal Birlik Partisi Kurultayı, istikrar, demokrasi, dirayet, birlik ve yeni KKTC’ye destek verilip verilmeyeceğini belirleyen tarihi bir gün olacaktır. Öncelikle belirtmek isterim ki halkın içinden çıkmış, yıllarını Kıbrıs Türkü’ne hizmetle geçirmiş, bu uğurda fedakarlıkla, cefakarlıkla, kahramanca mücadele etmiş bir ailenin ferdiyim. Ben Anavatan’a bağlılığı, Kıbrıs Türkü’nün bekasını, geleceğini ve varoluşunun mücadelesini küçük yaşlardan itibaren ailemden, Mücahitlerden, toplum liderimiz, amcam Dr. Fazıl Küçük’ten öğrendim. Milli şuur ve milli davaya sadakatle sahip çıkanlardan, bu uğurda şehit olan nice kahramanımızdan öğrendim. Çocukluğumdan gençlik dönemime kadar sıcak savaş, gençliğimden bugünlere kadar da ülkemin ilerlemesi ve gelişmesi için sürdürülen mücadele içerisinde yoğruldum.

Bilgim ve görgüm; can, fedakarlık ve vatan sevgisi okuluna aittir. Biz bu devleti kolay kazanmadık, biliyorum. Onu yaşatmak ve ilerletmek çocuklarımıza olan en kutsal görevimizdir, biliyorum.

Öğrendiklerimi ve yaşadıklarımı bir anlık terk edişim bile milli davamıza, Anavatanımıza ve sizlere ihanet demektir, biliyorum. Bunun ağır sorumluluğunu taşımaktan da onur duyuyorum.

Gençlerimiz, geleceğimiz, tüm ümidimiz. Sizlere yaşanabilir, hayatlarınızı mutluluk içinde kurabileceğiniz bir devlet için çalışıyoruz. Sizler bu ülkenin gururusunuz. Sizlerin en ufak sorunu bizlerin sorunudur. Gençlerimiz artık bu ülkede işsiz, geleceksiz, umutsuz kalmayacaklar. Ülkemiz dünya çapında üniversite eğitimine sahip bir ada haline geldi. Ülkemiz iş olanakları ve huzurlu bir yaşamın örnek gösterildiği bir yer haline geldi. Gençlerimiz ele ele verecek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin gelişip ilerlemesi için tüm birikimlerini ortaya dökeceklerdir. Gençlerimize inancım tamdır.

İşçi kardeşlerim, üreticilerimiz… Artık bu ülkede güvence içinde, tedirgin olmadan üretimlerinize devam edeceksiniz. Verdiğimiz destekler ve hibeler ile üretime engel olan sorunları şimdiye dek aşmak için çaba gösterdik, bu çabamız daim olacaktır.

İşadamlarımız artık gururla, güvenle üretimlerine devam edecekler… Dünya ekonomik yapısından kaynaklanan sorunlarla en az boğuşan ülkeler arasında Türkiye ve KKTC’nin olması tesadüfi değildir. Kararlı ekonomik politikalarımız, üretime ve yatırıma teşvik edici programlarımız, Anavatan Türkiye ile imzaladığımız ekonomik protokoller ile bu ülke üretim ve yatırım için en cazip yer haline gelecektir.

Ve değerli Ulusal Birlik Partililer… Dava arkadaşlarım… Sizlere kavgadan, kaostan, huzursuzluktan uzak bir parti vermek için tüm çabamı sarfettim. Pazar günü gerçekleşecek olan kurultayımız istikrar ve kalkınmanın devam edip etmeyeceğine dönüktür. UBP’ye elinden geldiğince güç veren, katkı koyan bu kardeşiniz, istikrar, güvence ve demokrasi adına genel başkanlığa bir kez daha adaydır.

Anavatan Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin de saptadığı istikrar ve ekonomik kalkınmanın mimarı olan hükümetimiz yola devam etmek zorundadır. Devletimizin ve Ulusal Birlik Partisi’nin bekası bununla yakından ilgilidir. Siz, gece gündüz demeden UBP için varını yoğunu feda eden cefakâr partililer… En doğru kararı siz vereceksiniz. Bu devleti UBP kurdu, devamının selametinin en büyük güvencesi de yine UBP olacaktır. Rum tedhişine karşı varlığımızı ve Türklüğümüzü korumak için verdiğimiz mücadelenin ruhu hepinizin gözlerinden okunmaktadır. Genç-yaşlı her bir UBP’li kardeşim aynı Mücahit ruhuyla devlet ve Kıbrıs Türkü’nün geleceğini kendi bireysel geleceğinden aziz bilmektedir. Buna hiçbir şüphe yoktur. Bizler Dr. Fazıl Küçük’lerin, Rauf Denktaş’ların bize emanet ettiği bir mirasın bekçileri olarak böylesi kritik bir dönemde en doğru kararı vermekle mükellefiz. Evet, sorumluluğumuz ağır. Evet, yükümüz çok. Kıbrıs Türkü’nü ve devletimizi karşılıksız sevmenin verdiği onur ise ölçülemez.

Sevgili Kardeşlerim,

Kurultayımızın kazananı istikrar, birlik, dirayet ve KKTC olsun. Kurultayımız, daha mutlu ve müreffeh günlere gidilmesinde bir anahtar rolü oynasın.

Kurultayımız, her zaman doğrunun, basiretlinin, politik deneyimin ve becerinin, ileri görüşlülük ile dirayetin kazanacağının yeni bir göstergesi olsun.

Kurultayımız, kişilerin değil kurumların, bireylerin değil politikaların galip geldiği, hırsların değil fedakarlığın ön plana çıktığı bir şölen olsun.

Kurultayımız, Anavatanımızla aramızdaki kopmaz bağların zedelenemeyeceğini, Anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti ile sorun yaşayan zihniyetlerin mağlup edileceği bir zafer günü olsun.

Aziz yurttaşlarım,

Bu Mücahit kardeşinizi bağrınıza bastınız, desteklediniz, arkasında durarak sahip çıkarak yeni KKTC için bir tuğla da siz koydunuz, sizlere teşekkür ediyorum.

Köy kahvehanelerinde, işyerlerinde, tarlalarda, bahçelerde, okullarda bana kucak açan, sevgisini ve desteğini esirgemeyen, halk için hizmet edenleri her zaman baştacı yapan siz sevgili halkımız, sizlere teşekkür ediyorum.

Tüm yurttaşlarımı en derin muhabbetle selamlıyor, esenlikler diliyorum.”