Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Müdahale yok diyen kendi kendini kandırır…

Olmayan ise bizdeki cesaret!

Bir Allahın kulu bile bunu sormaya cesaret edemiyor…

Onun içindir Ankara ne diyorsa o oluyor!

Böyle olunca da ortalıkta türlü söylentiler dolaşıyor…

Hatta Ankara işgalcilik ile suçlanıyor!

Şimdi akıllardaki soru şu;

Hani diyorduk ya hep, Sucuoğlu’nun suçu neydi de kellesi istendi…

Bu ne kadar gizli kalır bilemeyiz ama şimdi soru değişti;

Sucuoğlu ne oldu da geri adım attı?

Gerçekten de bilmediğimiz bir suçu mu vardı da önüne koydular direnmekten vazgeçti…

Bunun cevabı da artık Cumhurbaşkanı Tatar’da gizli!

Hiç beklenmedik bir şekilde devreye girdi, zaten aklında Üstel’in ismi vardı ve yaptığı temaslar sonucunda açıklayıverdi…

Ama perde gerisindeki gerçekler de hala yerinde duyuyor!

Bu konuda konuşması gereken tek kişi Faiz Sucuoğlu idi…

Açıklarsa da büyük bir amme hizmeti yapmış olur!

Yaşanan süreçte hem UBP içinde hem de diğer kesimlerde büyük çalkantılar yaşandı…

Parti Genel Sekreteri Sucuoğlu’nu kimseye yedirmeyiz diye nutuklar attı!

Parti gazetesi bile açık destek belirtti…

Sonuçta olanlar oldu Tatar devreye girdi ve Ünal Üstel sahneye çıktı!

Partililer şimdi sessiz hatta Üstel’e destek yağmuru için yarış içine girdiler…

Ya muhalefet!

Sucuoğlu’ndan kendi deyimleri ile dik durmasını istediler…

Gaz verdiler ama sonuna kadar arkandayız diyemediler!

Tatar’ın hamlesiyle birlikte onların da hayalleri suya düşmüş oldu…

Bundan sonrası Faiz bey için yalnızlıktan başka bir şey değildir!

İşte asıl bundan böyle siyasette ciddi bir tecrübeye sahip olacaktır…

Bunu da küçümsememek gerek!

Eğer bir aksilik çıkmazsa, güven oylamasında sıkıntı filan çıkmazsa Ankara destekli Ünal Üstel Başbakan olarak görev yapacaktır…

Peki Ankara’dan ne kadar destek alacaktır!

Zira makama gelir gelmez masasında işbirliği protokolü vardır…

Bütün işini gücünü bırakıp bunları hayata geçirmekle mükelleftir artık!

Reform demek de suya sabuna dokunmadan olmaz…

Süreç hayli sancılı geçecektir!

Ünal bey ve ekibi bu zorlu süreçten nasıl çıkacaktır?

Dememiz odur ki, Ankara her türlü desteği vermezse bu hükümetin ömrü de çok uzun olmayacaktır…

Üstel bu datayı iyi değerlendirip çok da gecikmeden Ankara ziyaretlerini gerçekleştirmek zorundadır!

Ülkenin içinde bulunduğu durumu anlatabilmelidir…

Kıbrıs Türkü’nün Ankara’ya bakış açısının her geçen gün olumsuz olarak değiştiğini cesurca söyleyebilmelidir!

Bunu yaparsa hem kendi hem de hükümetin ömrü daha fazla olacaktır…

Bir de jet krizi olayı var tabi ki…

Bu konuda dönemin tüm yöneticileri bu işten sıyırdı ama Ünal bey bakanlık kaybetti ve çanak da başında kırıldı!

Konuyu defalarca gündeme getirdik…

Polis soruşturmasının bittiğini ve Üstel’in aklandığı söylendi ama her nedendir bu kamuoyuyla paylaşılmadı!

İyi de niye paylaşılmadı…

Bu konuda bize gelen teyide muhtaç duyumlar var!

Ünal beyin son aylarda sürekli Savcılık ve Polis Genel Müdürlüğü ile irtibata geçip soruşturma sonuçlarının açıklanması gerektiğini istediğini biliyoruz…

Ama onlar bir sıkın yok diyor başka bir şey demiyorlar!

Tam bir kafa karıştırıcı durumdur bu…

Üstel artık Başbakanlık makamına oturacaktır!

Bu raporun gecikmeden açıklanmasını sağlamalıdır…

Çok daha önemlisi bu raporun kim ya da kimler tarafından açıklanmasını engelleyenleri de ortaya çıkarmalıdır!

Kendi siyasi geleceği ve selameti açısından…

MESAJ KUTUSU

Sayın Ersin TATAR, çok eleştiri aldınız ama yine de inisiyatif kullanıp isim belirleyerek ağır bir yükü üzerinizden atmış oldunuz. Bu arada daha işiniz bitmedi hükümet ile Ankara arasındaki ilişkilerin sağlıklı yürümesi için köprü vazifeniz var, zira hükümetin bundan böyle işi göründüğünden çok daha zor…

Sayın Faiz SUCUOĞLU, geri adım atmanızı kimse beklemiyordu ancak Ankara ile yapılan görüşmelerde artık neler masaya koyulduysa ki onu da bilmiyoruz, belki de zorunlu olarak geri çekildiniz. Bu konuda bir açıklama yapmanızı beklemiyoruz ama biraz sabredersiniz siyasette önünüz hala açıktır…

Sayın Tufan ERHÜRMAN, partinizde marjinal meclisin boykot edilmesinden yana tavır koyarken bir sormak gerek, milletvekilliğinden de istifa etmek gündemlerinde var mı? Biz aksine devam kararı alıp meclis oturumlarında daha sert bir şekilde hesap sormanızı bekliyoruz. Meydanı çok da boş bırakmamak gerek değil mi?

Sayın Erhan ARIKLI, yani resmen bir daha kaşındınız ve karşınızda yoğun bir toplumsal muhalefeti kendi ellerinizle yarattınız. Biraz da sessiz ve sakin olmayı deneyin kim bilir belki de epey işe yarayabilir. Bu arada merak ettik şu vücut ölçüsü işine acaba eşiniz Nurgün hanım nasıl bir tepki koydu…

Sayın Mustafa NAİMOĞULLARI, ülkeyi dışkıya boğma tehdidinizi duyunca nedense kırılıncaya kadar güldük. Bunun için sizin eylem yapmanıza hiç gerek yok ki zaten sağ olsunlar bizim siyasiler bunu kendi elleriyle yapıyorlar. Yine de bir deneyin bakalım bu eyleme vatandaşın tepkisi nasıl olacak?

Sayın Fikri ATAOĞLU, ip atlama konusunda kendinizi ispatladınız ve alkış aldınız ama kamuoyunda da yoğun bir tepki seli oluştu. Partinin bazı etkinliklerini anında basına yansıtmak zorunda değilsiniz ki? Oysa biz sizi hayli tecrübeli bir siyasetçi olarak bilirdik…

Sayın Cafer GÜRCAFER, ihalelere katılmama konusunda hemen tüm meslektaşlarınızdan olumlu yorumlar alıyorsunuz ama bazıları da endişelerini dile getirmeye başladılar. Zira bu biraz daha sürerse birçoğunun sıkıntıya gireceği söyleniyor. Yeni hükümetle dirsek temasını artırarak çözüm üretmeniz bekleniyor…

Sayın Ünal ÜSTEL, şu meşhur jet krizi konusunda bir hamle daha yapmakta yarar görüyoruz. Zira bu konudaki eleştiriler nedeniyle rahat bir başbakanlık geçiremeyebilirsiniz. Bu arada rapor hazır olduğu halde kimler niye bunun açıklanmasını istemiyor dersiniz acaba? Bunun cevabı epey yüksek makamlarda!

Sayın Kudret ÖZERSAY, parti olarak sine-i millete dönmek öyle göründüğü gibi çok işe yarayamayabilir. Birkaç gün konuşulur sonra da unutulur. Onun içindir Mecliste mücadeleyi tercih etmeniz daha hayırlı olacak gibi gözüküyor…

Sayın Gürsel UZUN, sosyal medyada Faiz beye destek vererek büyük de bir destek gördünüz ama ilahlar bir kere kafalarına koymuştu ve kaçınılmaz son için de çoktan karar kılınmıştı. En azından cesaretinizden dolayı kutlarız!