Cumhurbaşkanı ve bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Ekim’deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından garantörler ve tarafların katılımıyla siyasi süreci başlatmayı planladığını yeniden teyit ettiğini belirterek, “Sn. Guterres’in dünkü açıklaması Berlin toplantısının sonucudur. Taraflar önce gayri resmi 5’li toplantıda bir araya gelecek ve oradan çıkacak sonuca göre yol haritası belirlenecek” dedi.

Soru üzerine, Guterres’in bu açıklamasının kendisine destek değil, Kıbrıs sorununun çözümüne destek anlamına geldiğini vurgulayan Akıncı, müzakerelerin de Berlin zirvesinde iki tarafın da anlaştığı ve BM parametrelerinde olduğu gibi 2 bölgeli, 2 toplumlu, eşit 2 kurucu devletin olacağı federal bir yapı temelinde yürütüleceğini ifade etti. 5’li gayri resmi toplantının zaten Türkiye Cumhuriyeti’nin bir isteği olduğunu, durumun netleşmesini görmek açısından da gerekli olduğunu belirten Akıncı, “Fırsat penceresi kapımızı yeniden çalacak, süreç de Berlin Zirvesi’nde ortaya çıkan zemin üzerinden devam edecek. Ya Federal bir çözüm yolunda ilerleyeceğiz, ya da adadaki bölünmüşlük daha da pekişecek” dedi.

Cumhurbaşkanı ve bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, Akıncı bugün katıldığı bir web televizyonunda soruları yanıtladı.

“GÖRÜŞMELERİN BİR 50 YIL DAHA GİTMESİNE KİMSE RAZI DEĞİL”

‘Çözüm Odaklı Siyaset’, ‘Toplumsal Konulara Duyarlılık’, “Türkiye ile İlişkiler’ ve ‘Bağımsız-Tarafsız Cumhurbaşkanlığı’ başlıklarından oluşan 4 boyutlu siyaseti, önümüzdeki dönemde daha fazla yapmaya çalışacağını belirten Akıncı, Kıbrıs sorununda çözüm odaklı siyasete devam edeceğini, çünkü bunun alternatifinin ne olduğunu hem kendisinin hem de halkın çok iyi bildiğini ifade etti.

Taraflar ortak akılda buluşup tüm tarafların kazançlı çıkacağı federasyonda anlaşmazsa bölünmüşlüğün daha da perçinleneceğini belirten Akıncı, adaylığının en temel nedenlerinden birinin de bu olduğunu belirterek şunları kaydetti: “Bölünmüşlükten sonra özne olamayacağız ve uluslararası hukukun içine giremeyeceğiz. Bu bizim kaderimiz değil ve bunu istemiyoruz. Bu kararlılık ve irade bizde vardı. Hep derdim bu fırsat bu kapıyı çalacak diye ve Genel Sekreter (dünkü açıklamasıyla) bu kapıyı çaldı.”

Görüşmelerin bir 50 yıl daha gitmesine kimsenin razı olmayacağını da belirten Akıncı, “Zaten Berlin sonrası yapılan açıklama bunun önünü tıkıyor. Ucu açık olmayan, sonuç odaklı, yeni bir müzakere anlayışından bahsediliyor. Crans Montana’da ve 2004’te eksik olan siyasi irade tüm taraflarca gösterilirse sonuca varmak için değil 52 yıl, 52 hafta bile gerekmez” dedi.

“BU İŞ SEÇİMLERLE BİTMEYECEK”

Cumhurbaşkanı ve bağımsız Cumhurbaşkanı adayı Mustafa Akıncı, Kıbrıs Türk halkının hak ettiği uluslararası hukuk içerisine girmesi, eşitlik, özgürlük ve güvenlik içinde yaşayabilmesi ve bu topraklarda adil bir geleceği kurmak için, siyasi örgütleriyle sivil toplum ve halkıyla beraber kollektif bir çalışma, dayanışma ve bütünlük içinde olması gerektiğini vurguladı.

Akıncı, bu halkın vereceği karara herkesin saygı duyması gerekeceğini, Kıbrıs Türk halkının da seçimlerin ardından bireyleriyle, sivil ve siyasi örgütleriyle kenetlenerek ve ortak paydada buluşup akıl yolunda yürümeyi başarması gerektiğini kaydetti.

“KENDİMİZİ KORUYALIM AMA YURTTAŞLIK GÖREVİMİZİ DE YAPMAYI İHMAL ETMEYELİM”

Haziran ayında ülkede sıfır vaka varken ‘seçimler ağustos ayında yapılsın’ önerisi hükümet ve ana muhalefet tarafından olumlu karşılanmış olsaydı, seçimlerin gündemden kalkmış olacağını, şimdi sağlık açısından daha zor şartlarda seçimlerin yapılacağını belirten Akıncı, şunları kaydetti: “Biz seçim yemeklerimizi, kitle toplantılarımızı iptal ettik. Bu dönemi yurttaşlarımızı koruyarak geçireceğiz. YSK’nın aldığı ve alacağı tedbirler de içimize su serpmektedir. Kendimizi koruyalım ama yurttaşlık görevimizi de yapmayı ihmal etmeyelim.”