,Asil Nadir’i hiç tanımam. Şirket ya da gazetelerinde hiç çalışmadım. Herkes ne kadar tanıyorsa, o kadar tanıyorum.

Ama birkaç gün önce, kendisine yönelik bir haber, yüreğimi cız ettirdi.
5 milyon sterlin bulamazsa, fazladan 6 yıl hapis yatacakmış.
Şaşaalı dönemlerinde, bu miktar, onun için, kendi deyimiyle “çerez parası“ydı.
Ve eğer şimdi ödeyemezse -ki öyle bir servetinin olmadığını beyan ediyor- 6 yıl daha hapis yatacakmış.


Türkiye ve KKTC’de devasa yatırımlar yaptı. Hatta bu yüzden iflas ettirildiğini iddia edenler bile var.


O dönemde, hem ülkesi hem de bizim için, tıpkı şimdi dünya vitrininde olan Muhtar Kent gibi övünç kaynağımızdı.

Üniversiteler, iş dünyası, medya, sivil toplum örgütleri peşindeydi.
 Gazete patronluğuyla ilgili de yüzlerce anekdot var.

Oluk gibi para akıtıyordu. Diğer gazeteler batacakmış, kalacakmış umurunda bile değildi.

Çalışanlarını akşam yemeği için özel uçakla Londra’ya götürdüğü hep anlatılır...


Ve işte şimdi, o milyarlarca sterline hükmeden Asil Nadir, 5 milyon sterlin ödeyemediği için fazladan 6 yıl hapis yatacakmış.
KKTC, Türkiye, iş dünyası,

eski çalışanları ya da o şaşaalı döneminde yanından hiç ayrılmayanlar, şimdiye kadar bu parayı çoktan ödemelilerdi.
Kara gün dostluğu böyle olur. Bugün ona yarın başkalarına...


Kıyıda köşede mutlaka parası vardır diyenler de var, beş parası yok, olsaydı bugüne kadar belli olur diyenler de.
 Parası yoksa bile, umarım birkaç tane de olsa paralı kara gün dostu vardır.
 Eğer o da yoksa, başına gelen tüm bu felaketlere değil,

asıl buna üzülmeli ve çuvaldızı da önce kendine batırmalıdır...
 

Suçluysa ki mahkemenin kararı o yönde, cezasını mutlaka çekmeli ama parası yok diye de fazladan değil 6 yıl, 6 ay bile hapiste kalmamalıdır. Ne o ne de başkaları...
 O kadar param olsaydı, gözümü kırpmadan verir ve yeniden iş dünyasına dönmesinin yolunu açardım.

Tecrübesi ve aldığı hayat dersiyle, eminim ki çok kısa bir süre sonra, eski günlerine geri dönmese de, yine çok büyük projelere imza atardı.
Eğer birileri, özellikle de Kıbrıslı dostları bir kampanya başlatırsa, ben bir maaşımı canı gönülden vermeye hazırım...




İşte o haber:


“Kıbrıslı Türk işadamı Asil Nadir’in, sahibi olduğu ve iflas eden Polly Peck şirketinden zimmetine geçirdiği 5 milyon sterlini ödemesi gerektiğine karar verildi.

Nadir, iki yıl içerisinde bu miktarı ödeyemezse, 6 yıl fazladan hapis yatacak.
İngiltere’nin başkenti Londra’daki Old Bailey Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve Polly Peck şirketinin hissedarlarıyla kayyumuna ödenmesi gereken tazminata ilişkin görülen dava sonuçlandı.

Davaya bakan Yargıç Holroyde, ‘Nadir’in, 1993 yılında İngiltere’den KKTC’ye döndükten sonra herhangi bir gelirinin olmadığı doğru değil’ dedi. Nadir’in avukatları tazminat davasında müvekkillerinin ‘beş parasız’ olduğunu savunmuştu.


Yargıç Holroyde, Nadir’in Polly Peck şirketinin hissedarlarına 5 milyon sterlin ödemesi gerektiğine hükmetti.

Holroyde, Kıbrıslı Türk işadamının hapiste olduğunu dikkate alarak bu miktarı ödemesi için 2 yıl tanıdı, aksi halde 6 yıl fazladan hapis cezası alacağını söyledi.
İngiltere’de zimmetine 29 milyon sterlin geçirmekten önceki ay suçlu bulunan ve 10 yıla mahkum edilen Asil Nadir’le ilgili tazminat davası süresince,

Nadir’in kız kardeşi Bilge Nevzat, arkadaşı ve işadamı Hamit Cankut Bağana ve AN Grafik şirketinin muhasebecisi Yeşim Hıdıroğlu dinlendi. Yargıç Holroyde, kararını açıklarken, Asil Nadir’in kız kardeşi Bilge Nevzat’ın önceki günkü ifadesinin ‘asılsız’ olduğunu söyledi. 

Holroyde, işadamı Bağana’nın ise mahkemedeki ifadesinde İngiltere’ye gitme kararını Nadir’in KKTC’den ayrılmadan iki hafta önce öğrendiğini ancak aynı yıl nisan ayında Nadir’e para gönderdiğinin ortaya çıktığını kaydetti.

Yargıç, Nadir’in tüm maddi desteğini arkadaşı Bağana, annesi ve o dönemdeki kız arkadaşından aldığını ve ‘beş parasız’ olduğuna inanmadığını da vurguladı.
71 yaşındaki Asil Nadir, iki aydan fazla süredir Londra’nın güney doğusundaki Belmarsh hapishanesinde tutuluyor. Asil Nadir, şirketinin iflasının ardından 1993 yılında Londra’dan KKTC’ye kaçmış, 2010 yılında ise kendi ifadesiyle ‘adını temizlemek için’ İngiltere’ye dönmüştü. (AA)”
Özetin özeti: Hayat çok acımasız. Ama durduk yerde de o noktaya gelinmiyor!..