Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

Cumhurbaşkanlığı sürecine artık girildi...

Aynı anda genel seçim olmasını da düşünenler var!

Biz de onların içindeyiz...

Madem ki artık hükümet gitti gidiyor!

Kesinlikle iki seçim birden yapılmadı...

Tufan hoca dünkü basın toplantısında dedi ki;

İki seçimin bir arada yapılması için hiçbir yasal engel yok...

Bir hukukçu böyle söylüyorsa demek ki, aynı anda birisinin hem vekil hem de Cumhurbaşkanı adayı olmasının önünde hiçbir engel yoktur!

Madem ki artık Başbakan bile yeni yılın ilk ayında erken genel seçim olabileceğine dair mesaj verdi...

Beklemeye gerek yok!

11 Ekim’de her ikisi birden seçilsin...

Seçilsin ki hükümet de muhalefet de aklından siyaseti atsın!

Siyaseti değil ülke sorunlarını kendine rehber edinsin...

Seçimden korkan olursa da bunu açık açık söylesin!

...

Tufan Erhürman her zaman olduğu gibi dünkü baskın toplantısında hemen her konuya hakim olduğunu gösterdi...

Ama ağırlıkla hükümete yüklendi!

Hep salgın hem de ekonomik konularda başarısız bir süreç yaşandığını ifade etti...

İşsizlik konularında da rakam verdi!

Dün Çalışma Bakanlığı ile görüşmüş resmi verilere göre 840 KKTC vatandaşı bu süreçte işsiz kalmış...

Bin 200 kişi ise kısmi olarak çalışıyor...

Yani maaşlarının yarısı kadar kazanıyorlar!

Tabi ki bu daha başlangıç!

Asıl işten durdurmalar turizm sektöründen bekleniyor...

Çelişkili alınan kararların bizi getirdiği nokta ortada!

Turizmin ne zaman normale dönüleceği bilinmiyor, turizmci endişeli...

Büyük ihtimalle de sektörde işten durdurmalar artarak devam edecek!

Asıl kriz de o zaman yaşanacak...

...

Erhürman, açıklamasının büyük bölümünde hükümete yüklenirken, son bölümünde liderlik konusunu gündeme getirerek, Cumhurbaşkanı Akıncı’ya gönderme yaptı...

Ülkenin liderlik sorunu var derken, her ne kadar iç konularda da liderlik yok demeye getirirken aslında asıl hedefi Cumhurbaşkanlığı seçimleriydi!

Erhürman’a sorduk, Kıbrıs Türkü sizi niye Cumhurbaşkanı seçsin diye...

Tabi ki ‘çözüm için’ dedi ama buna açıklık getirmedi!

Erhürman buna bir açıklık getirmeli...

Sonuçta seçim yasaklarının başlamasıyla birlikte ekip arkadaşlarıyla ülkeyi adım adım gezecek, kendisini ve partisini anlatacak!

Kendisine en fazla da şu soru sorulacak;

Akıncı’da çözüm sözüyle geldi, ama çözüm gerçekleşmedi, ondan ne farkınız olacak ki bu ülkeyi çözüme siz kavuşturacaksınız?

Gayet yerinde bir soru...

Sonuçta CTP, çözüm odaklı bir partidir!

Ülkede yaşanan sorunların ana kaynağının çözümsüzlük olduğu üzerine siyaset yapar...

Erhürman Cumhurbaşkanlığındaki bu ülke ayak direten komşuya karşı nasıl alternatifler ortaya koyacak ki yarım asırlık sorun yerini çözüme bıraksın!

Seçim ekibinin bu konuya odaklanması ve biraz da çalışması gerek...

Seçmen artık eski seçmen değil!

Daha fazla sorguluyor daha fazla ince eleyip sık dokuyor, çözül isteyenlerin oranı da bir hayli fazla...

Tufan hoca halkı bu konuda tatmin edebilirse ne ala!

...

Kendisine başka bir sorumuz ise şöyleydi;

CTP, seçimlerde fire verecek mi?

Yani kemikleşmiş partililerin, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kendi parti başkanlarına ne kadar destek vereceklerini, ne kadarının oylarının isim de vererek Akıncı’ya gideceğini ima ettik...

Sadece biz değil partili partisiz herkes biliyor ki Erhürman’ın seçilmesi öncelikle kendi partisinin oylarına bağlı!

Parti fire vermezse seçilme şansı daha fazla olacak...

Ama işte orası biraz karışık!

Bazı partilileri de bile Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erhürman’ın içeriden vurulacağını iddia ediyor, hatta bu konuda oran bile veriyor...

Erhürman ise aksini düşünüyor;

Fire vereceklerine inanmıyor!

Bunun içindir seçim sonuçları ülke için ne kadar önemliyse, CTP için daha fazla önemli hale gelecektir...

...

Fanatik partililerin genel görüşü şöyle;

Akıncı ve Erhürman, ikinci tura kalır, sonuçta da Erhürman ipi farklı göğüsler!

Tabi ki bu partililerin görüşü...

Yani hedefte Akıncı var!

Aslında CTP yaptığı gizli toplantılarda sadece Akıncı’yı değil, yerel seçimlerde Mehmet Harmancı’yı götürmek için de bir takım planlar yapıyor...

Ama şu da bir gerçek ki, bunu sürekli yazarız, Tufan hocanın halkın içinde ‘gizli oyları’ hiç de azımsanacak kadar değil!

Parti içi dengeleri ayarlayıp gizli oyları da aynı anda korumak her ne kadar kolay olmasa da eğer bunu başarabilirse, ikinci tura kalmaması için fazla bir neden kalmaz...

Ama kritik sorulara mantıklı cevaplar vermesi kaydıyla!

...

MESAJ KUTUSU

Sayın Ahmet SOYALAN, polisteki son atamalar ve özellikle de Narkotik Şube’nin dağıtılması teşkilat içinde endişe ile karşılandı. Bunun için umarız geçerli bir sebebiniz de vardır değil mi? Bu arada eski bir genel müdür ile olan hesaplaşmanızın buna neden olduğu iddia ediliyor...

...

Sayın Ali PİLLİ, kanun hükmünde kararname ile bakanlıktaki tüm ihalelerde artık tek yetkilisiniz. Bu konuda özel bir ekip oluşturmanız ve şaibeye neden olacak kararlara karşı fazlasıyla hassas olmanız bekleniyor. Anlayacağınız sorumluluğunuz görünenden çok daha fazla!

...

Sayın Pervin GÜRLER, müdürlüğünüz döneminde size yakın olanlar nedense büyük bir operasyonla etkisiz yerlerde görevlendirilmişler. Emekli olalı bir hayli fazla oldu ama bunun mutlaka bir nedeni de vardır değil mi? Bu arada son günlerde soysal işlere gönül verdiğiniz de dikkatlerden kaçmıyor...

...

Sayın Halil TALAYKUR, sonunda modaya siz de uyup mideyi mümkün olduğu kadar küçültmüşsünüz. Kısa bir istirahat döneminden sonra belli ki çıta gibi bir delikanlı olarak sizi göreceğiz. Büyük geçmiş olsun, bakalım kilo verme rekorunu kırabilecek misiniz?

...

Sayın Dursun OĞUZ, partili partisiz kişiler kabinede en başarılı bakanlar listesinde en üst sırada olduğunu konuşuyorlar. Az konuşup çok iş yapmak böyle bir şey olsa gerek değil mi? Bundan böyle de başarılı icraatlarınızın devamını dileriz...

...

Sayın Hüseyin ÖZGÜRGÜN, hemen herkes sizin üzerinize hükümet senaryoları yazarken sizin hiç de ülkeye gelmeye niyetli olmadığınızı duyduk. Bari kendilerine bunu söyleyin ki geceleri başlarını yastığa koyunca bakanlık rüyası filan görmesinler...

...

Sayın Ünal ÜSTEL, önceki akşam Beylerbeyi’nde çok nezih bir mekanda Başbakan Tatar ile yemekte görülmüşsünüz. Tesadüf bir görüşme miydi yoksa hükümet ve seçimler için kritik bir toplantı yemeği miydi? Bizim ülkede siyaset çok şeye gebe değil mi?

...

Sayın Senih ÇAVUŞOĞLU, hafta sonu evinizde özel misafirlere fırın kebabı verdiğiniz ve lezzet konusunda tam puan aldığınızı duyduk. Bu arada eşinize çok da fazla yardımcı olmadığınız iddia ediliyor. İşte bunu çok da yakıştıramadık doğrusu...

...

Sayın Hasan UZUN, organik tarım konusunda hayli başarı kaydettiğiniz ve yakında konuyu ticarete dökeceğiniz konuşuluyor. İnsanımızın kanserden yoktan yere gittiği bir süreçte doğru zamanda doğru sektörü seçtiniz, hayırlı işler bol müşteriler temenni ederiz...

...

Sayın Ali Özmen SAFA, hükümetin bu hafta içinde dağılıp yenisinin kurulacağına dair kulisler yaptığınız gözlemleniyormuş. İyi de ya gelenler gidenleri aratırsa o zaman ne yapacaksınız hiç hesaba kattınız mı acaba?