“Kapalı Maraş” toplantısı ile dün ortaya konan irade, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC’nin 37nci kuruluş yıldönümü törenlerine katılmak için adaya gerçekleştirdiği resmi ziyaret ile yeni bir boyuta taşınmasının yankıları sürmekte.

Ve “Kapalı Maraş”, Türkiye ve Kıbrıslı Türklerin devletleri ile birlikte tarih sahnesinde yerini alan bir özne olarak Rumların 1968’den beridir sürdürdükleri “çözümsüzlük çözümdür” siyasetinin yarattığı zaman kaybına daha fazla sabır göstermeyeceğinin de mesajının önce Rum toplumuna sonra da dünya devletlerine verildiği yeni dönemin simgesi artık.

Dün, “çözümsüzlüğün” ve Kıbrıslı Türklerin “toplumsal hafızaları ile geleceklerine bazı çevrelerce vurulan psikolojik prangaların” sembolü olan “Kapalı Maraş”, bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu irade ve verdiği mesajlar ile Kıbrıs sorununda yeni dönemin habercisi artık.

Maraş, Kıbrıslı Türkler ile birlikte Kıbrıslı Rumların da kaderini değiştirecek yeni döneme kapılarını açmakta.

KKTC’nin 37nci kuruluş yıldönümü resmi kutlamalarına katılmak için adayı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarında net olarak altını çizdiği 3 ana başlık Kıbrıs sorununda yeni bir dönemin de başladığının ilanından başka bir şey değil aslında.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın anavatan Türkiye’nin her zaman ve her şartta Kıbrıslı Türklerin yanında olmaya devam edeceği ve tüm imkanları ile Türkiye’nin Kıbrıslı Türklerin anavatan ile birlikte yürüyerek daha iyi bir gelecek kurmaları için seferberliğinin süreceğinin güçlü bir şekilde ifade etmesi muhalif bazı kesimlere ve Rum toplumuna verilen çok önemli bir mesaj olarak Kıbrıs diplomasi tarihinde yerini aldı.

Kıbrıslı Türklerin zihinlerinde “çözümsüzlüğün simgesi Maraş’ın oluşturduğu psikolojik prangaların” Maraş açılımı ile kırılması ve Türkiye’nin artık Kıbrıslı Rumları beklemeyeceğinin de somut ve diplomatik olarak ilan edilmesi ile Kıbrıs sorununda yeni dönemin sembolü artık Maraş.

Ve Kıbrıs Türk’ünün toplumsal zihninde bir kırılma noktası yaratan böylesi bir irade ve ezber bozan yeni bir politik duruş ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmalarının önemli diğer bir ana başlığı olarak tüm dünyaya ilan edilmesi artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının da en güçlü kanıtı olarak dünya diplomasi tarihinde yerini aldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği fakat çoğu çevrelerce fark edilmeyen veya üzerinde durulmayan Maraş ile ilgili en önemli mesaj ise Kıbrıs Rum toplumuna uzattığı barış elinden bir başkası değildi.

Maraş’ın artık gerçek sahiplerinin kullanımında olduğunun altını çizmesi kadar önemli olan başka bir ayrımı da ilk defa resmi olarak ortaya koyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, anavatan Türkiye’nin Rum toplumu ile Rum liderliğinin birbirinden farklı değerlendirdiğini deklare etmesi Maraş açılımının en önemli şifrelerinden bir diğeri idi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs Rum toplumunun hassasiyetlerine Türkiye’nin önem verdiğinin de mesajını güçlü bir şekilde Kıbrıs’ın güneyine iletmesi yeni dönemde Maraş’ın üstleneceği önemli rolün de bir göstergesi.

Maraş’ta mülkü bulunan Kıbrıslı Rumlara çağrı yaparak Rum liderliğinin uzlaşmaz tutumundan dolayı daha fazla mağdur olmamaları için Türkiye’nin uluslararası hukuk’a dayalı haklara saygılı olduğu sözünü vermesi ve uluslararası toplum tarafından iç hukuk yolu olarak tanınan “Taşınmaz Mal Komisyonunu” Kıbrıslı Rumların teminatı olduğuna işaret etmesi ile de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs Rum toplumunun ezberlerini bozmakta ve Türkiye’nin Kıbrıs’ın güneyindeki Türkiye algısını değiştirecek ilk adımı da atmakta. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamaları ve satır başlarının ise Kıbrıs Türk siyaset kurumu tarafından doğru analiz edilmesi ise tarihsel bir ödev ve toplumsal bir sorumluluk.

Maraş’ın “çözümsüzlüğün” değil “adil ve kalıcı” çözümün anahtarı olacağının ilanı ve gerek Kıbrıs Türk toplumu gerekse Kıbrıs Rum toplumu üzerinde yarattığı psikolojik etki ve ezber bozmaların etkisi ile Kıbrıs sorunu müzakere masasında artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Ve dünya, müzakere masasında kartların Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC tarafından yeniden dağıtılacağı yeni döneme tanıklık etmeye hazırlanıyor.