En Samimisinden Özersay

Samimiyet güzel kelimedir.

İçten olmaktır, önü arkası bir olmaktır.

Kudret Özersay bayılıyor bu samimi kelimesine.

İki lafının biri “BEN”, ikincisi “SAMİMİ”.

“Ben çok samimiyim”.

“Ben gereğinden fazla samimiyim”.

Anladık yeter diyeceğim de.

Durmaya niyeti yok.

Samimiyetle parti kurdu.

Samimiyetle 4’lü koalisyonu bozdu.

Samimiyetle UBP’ye gitti.

Samimiyetle CB adayı oldu.

Samimiyetin feriştahı bir durum anlayacağınız.

*****

Şimdi samimiyete bakalım biz de.

Ama Özersay’ın penceresinden değil.

*

Toparlanıyoruz zamanında iken.

Parti kurmaycam dedi mi?

Dedi ve samimiydi.

Sonradan parti kurdu mu?

Kurdu ve samimi değildi.

*

UBP ile “kahve bile içmem” dedi mi?

Dedi ve samimiydi.

Ardından UBP ile hükümeti kurdu mu?

İçmem dediği kahveyi höpürdetti mi?

Kurdu, höpürdetti ve samimi değildi.

*

Bu anayasal düzen devam ederse CB adayı olmam dedi mi?

Dedi ve samimiydi.

Anayasal düzen aynen devam ederken CB adayı oldu mu?

Oldu ve samimi değildi.

*

2015’te Cumnurbaşkanı adayı olurken bağımsızdı.

Hem bağımsız, hem samimiydi.

2020’de HP Dışişleri Bakanı ama “Bağımsız” CB adayı oldu mu?

Oldu ve samimi değildi.

*****

Kudret Özersay bazı kelimeleri seviyor.

Ama bu sevgi kendi imajını da aşındırıyor.

Herşeyi öznel bakışına göre dizayn edebileceğini düşünüyor.

Başarıyor mu peki?

Anketlerdeki oy oranı %5- %7 arasında.

Yani???

Yani başaramıyor.

Kısa ve net.