Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

Emeğin en yüce değer olduğunu kabul etmeyen var mı?

Bunu işine gelmeyen bilmez hatta siyasiler işlerine gelince bilir ve konuşur!

Ama sadece konuşurlar...

Söylem vardır da eylem yoktur genellikle!

İktidarda başka muhalefette başka olunca da sırıtırlar...

Kendi yalanlarına inanırlar mı bilemeyiz ama bu da artık onların kendi sorunlarıdır!

Emeğin en yüce değer olduğunu dışarıdan gazel okuyanlar değil emekçinin ta kendisi bilir...

Elini taşın altına sokan odur!

Canı acıyan da...

Borcu borçla ödeyenler de kendileridir!

Onlar acımasız hayat mücadelesinde geçinme mücadelesi verirken nedense kimse onları görmez...

Sus pus olurlar!

Siner kalırlar...

Söyleyecek tek bir kelimeleri yoktur çünkü!

...

Güney Kıbrıs’ta bin 500 kadar Kıbrıslı Türk yaşıyor...

Yaşanan salgın döneminde çalışamadıkları için burada onlar da zor günler geçirdi!

Sadece onlar değil özel sektörde çalışan herkesin sorunuydu bu...

Kamuya sırtını dayamayan ya da dayayamayan tüm kesimler az ya da çok bu sıkıntıdan nasibini aldı!

Güney’de çalışan vatandaşlarımız hepsinden çok daha fazla ses getirdi...

Eylem yaptılar, güneydeki işlerini yitirmek istemediklerini söylediler!

Saygı ile eğildik önlerinde...

Zira ekmek parasının kutsallığına inananlardanız!

Eylemlerinin ana hedefi kapıların bir an önce açılmasıydı...

Buna da saygı duymakla beraber katılmadığımızı önceki yazılarımızda kaleme almıştık!

Çünkü bu konu sağlık konusunun yanında aynı zamanda bu devletin tedbirler çerçevesinde aldığı bir karardı...

Ona da saygı duymak gerekirdi!

...

Önceki gün 8 vatandaşımız Güney Kıbrıs’a çalışmak için geçti...

Bunun dramatize edilmesine anlam veremedik!

Olay öyle bir abartıldı ki sanki de 8 vatandaşımız çalışmaya ve beraberinde 14 gün ikamet etmeye değil de sanki de savaşa gidiyorlar havası yaratılmaya çalışıldı...

Hem bazı medya kuruluşları hem de bazı sivil toplum örgütleri ve partiler tarafından!

Sanki de bu devlet onları kovdu...

Sanki de bir daha geri gelmeyin dedi!

Sanki de bu devlet onları burada istenmeyen insanlar ilan etmişti...

Tabi ki bunların ardında asıl hedef siyasetti!

Hükümeti dosta düşmana rezil etmek...

Dış dünyada küçük düşürmek!

Bunu yaymaya çalışanlar aslında şu soruyu da sormaları gerekirdi kendilerine;

Aynı durum tersi olsa, Güney’de hiç vaka kalmayıp, Kuzey’de vaka sayısı devam etse eğer gerçekten Güney’deki yetkililer o zaman bizim vatandaşlarımıza kucak açıp kapılarını açar mıydı?

...

Şunun da bilinmesini isteriz...

Güney’de çalışan vatandaşlarımız 3 aylık sürede aç filan kalmamışlardır!

Belki öyle bir senaryo ile kapıların zamanından önce açılması zorlanmış olabilir ama Güney’de kayıtlı olarak çalışan insanlarımıza Rum yönetiminin kararıyla maaşlarının yüzde 60’ı kadarı ödenmiştir...

Bu süre zarfında teknik nedenlerle ödenmeyenler Güney’e geçtikleri zaman toplu olarak ödeneceklerdir!

Bu gerçeği öğrendikten sonra bu kadar çok ses çıkarmak ve kendi devletini küçümsemeyi anlayamadık biz...

Böyle yapınca kimin eline ne geçti ki işte onu anlayamıyoruz!

Yok bu senaryo birileri tarafından yazılmış ve vizyona kurulmuşsa da bu da hem üzücü hem de düşündürücüdür...

Tam manasıyla ekmek ve emeğin siyasete alet edilmesidir!

İdeolojik takıntıdan başka bir şey değildir...

...

Bu konuda asıl tartışılması ve sorgulanması gereken şudur...

Rum yönetimi bu süreçte özel sektör çalışanına Rum ve Türk demeden maaşlarının yüzde 60 gibi yüksek bir oranda maddi katkıda bulunmuştur!

Bunu da elbette alkışlarız...

İster AB yardımı olsun isterse olmasın, bir şekilde ekonomik bir çözüm üretilmiştir...

Bizde yapılan yardımlar ise bunun yanında biraz sembolik kalmıştır ki bunu tartışmak da hakkımızdır!

Ama bunlar tartışılırken, iki taraf kıyaslanırken bunu bu devleti küçümseyerek, ayaklar altına alarak yapmanın da manası yoktur...

Hele de bu emeğin üzerinden siyaset için yapılıyorsa yazıktır, günahtır ve yakışmamaktadır!

MESAJ KUTUSU

Sayın Akile BÜKE, türlü söylentilere rağmen Netkent Üniversitesi için YÖDAK’ın net bir duruş sergilememesi kafalarda bazı soru işaretlerini beraberinde getirmektedir. YÖDAK Başkanı olarak artık detaylı bir açıklama yapma zamanı gelmedi mi!

...

Sayın Sıtkı ERKIVANÇ, Dün Girne limanına gelen gemiden inen bir vatandaşın karantina otellerinden birine değil de başka özel bir otele götürüldüğünü biliyor muydunuz? Bu konuda bilginiz var mı? Girne Polis müdürü olarak bir soruşturun bakalım H.H. isimli kadın kimin torpiliyle adaya giriş yaptı!

...

Sayın Ersan SANER, başta Girne örgütü olmak üzere bir çok bölgede partinizde disiplinsizlikler yaşanmaya başladı. Bu konuda acil önlem almanız bekleniyor zira hazır altı edilen bir çok şey yakında infilak edebilir...

...

Sayın Erhan ARIKLI, ülkedeki memur sistemini eleştiren açıklamalarınız bir çoğunu rahatsız etmeye başladı. Bir çoğundan seçimlerde oy almayabilirsiniz ama diğer çoğunluğun her geçen gün memnuniyetini kazanıyorsunuz.

...

Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU, yeni eğitim yılında artık özel okulları da mercek altına almanız ve onları sıkı denetime tabi tutmanız bekleniyor. Zira bir çoğunda yönetim-veli kavgaları yaşanmaya başlandı ve sıkıntı her geçen gün büyüyor...

...

Sayın Nidai GÜNGÖRDÜ, yeni Girne limanının çevresindeki sahile atık suların akıtıldığı yönünde bölge insanından şikayetler gelmeye başladı. Bu bölgeyi bir ekip göndererek araştırma yapmanız bekleniyor, haberiniz olsun istedik...

...

Sayın Levent ÇAĞDAL, Benzinciler Birliği olarak akaryakıt satışlarının düştüğüne yönelik açıklamanıza pek anlam veremedik. Yani kapılar açıkken Rum vatandaşlarının akını karşısında ağzınızı bıçak açmıyordu ama değil mi!

...

Sayın Orhan TOLUN, turizm acentelerinin rezervasyon iptallerinden dolayı ödeme güçlü çektiği için hükümetten maddi destek beklediğinizi öğrendik. Umarız bir kaynak yaratılır ve paraları iade edersiniz. Bakalım hükümet bu paraları hangi kaynaktan sağlayacak...

...

Sayın Fikri ATAOĞLU, bu sıralar maşallah Ana muhalefet lideri gibi ülke genelinde yaptığınız çalışma ve ziyaretler dikkatlerden kaçmıyor. Hayırdır yoksa İstanbul’dan bir mesaj mı aldınız da şimdiden hazırlık yapıyorsunuz! Hadi bakalım hayırlısı...

...

Sayın Kudret ÖZERSAY, parti içinde yapılan sosyal bir ankette sakallı imajınızı beğenenlerin oranı çok düşük çıkmış diye duyduk. Gerçekten biz de yakıştıramadık, en yakın berbere uğramanız tavsiye ediliyor...

...

Sayın Hasan UZUN, Orman Dairesi ile işbirliği yaparak bölgenize 10 bin ağaç dikimi için kesenin ağzını açtığınızı duyduk tebrik ederiz. Umarız diğer iş insanlarına da örnek olur da memleket eski yeşil günlerine döner...