Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

Çok bilinmeyen ama gerçek olan bir konuyu buradan sizinle paylaşalım...

Hani yıllardan beridir hep söyleniyor ya, ihalelerde çeteleşme var diye!

Kesinlikle doğrudur...

Örneğin devletin ufak tefek ihaleleri olur ki ufak dediğimiz yüz binlerce lira tutarındadır!

Çeteler anında devreye girer...

Teklifler anlaşmalı yazılır!

İşi yapacak olanlar belirlenir...

Ama işi yapanlar bunun için genelde diğerlerine komisyon öderler!

İhale bedelinin yüzde 20’si kadarını öderse o iş onundur...

Kural böyledir çünkü!

Bunun adına çabuk iş bitirme denir, gecikmesin istenir ama birileri hep haksız kazanç elde eder...

Bilindiği halde de kimsenin umurunda olmaz!

Sisteme karşı çıkan da anında sistemin çarklarından dışarı atılır...

...

Yasa gücünde kararname ile Sağlık Bakanlığı’na verilen sınırsız yetkiye şiddetle karşı çıkıyoruz...

Çünkü burada da elden teklif sistemi geçerli olacağı için şaibe kaçınılmaz olacaktır!

Zaten çeteler de böyle bir karar bekliyordu...

İsimler bile belirlenmeye başladı!

O işi bu alacak, şu işi şu alacak...

Rakamlar ne olursa olsun kimse hesap soramayacak!

Hesap soran dışlanacak...

Devletin, daha doğrusu vatandaşın ensesinden boza pişirecekler!

İşte biz buna karşıyız...

Kötü niyet arıyorsunuz diye sorarlarsa da kötü niyet arıyoruz!

Çünkü bu ülkede geçmişte ne olduysa olanları iyi biliyoruz, zamanı geldiğinde de buradan kamuoyuyla paylaşıyoruz...

...

CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli önceki günkü kürsü konuşmasında gayet ciddi bir konuya parmak bastı...

80 TL’ye mal edilen kitlerin, test yapılan vatandaşlara maliyetinin niye 300 TL olduğunu sordu!

Bir de YDÜ’nün aynı kitleri 200 TL’ye vatandaşın hizmetine sunduğunu açıkladı...

Düşünsenize bir kere;

Sen devlet olarak kit başına 80 TL vereceksin, ama vatandaşına ya da gelen turiste bunu 300 TL’ye vereceksin...

Bu da demektir ki devlet bu işten kar ediyor!

Ya da devletin üzerinden başka birileri haksız kazancı cebine indiriyor...

Bakanlık bu konuyu aydınlatmalıdır!

Sosyal devletlerin kar gütmediğini bilmiyorlar mı?

Yoksa biz sosyal bir devlet değiliz de korsan bir devlet miyiz?

...

Geçenler de bu konuda bir yazısı kaleme alıp endişelerimizi dile getirmiştik...

Üst düzey bir devlet yetkilisi aradı bakanlık ile görüşüp ihbarda bulunmamızı istedi!

Öncelikle hassasiyeti için sağolsun var olsun ama bu bizim işimiz değil ki...

Biz zaten yazarak uyarımızı yaparız!

Bakanlık ve diğer ilgili kurumlar önlemini alır...

Dünyanın her yerinde de bu böyledir!

Elden teklif isteyerek eğer bu ülkede iş yaptırmak isterseniz, bunların büyük bir bölümü şaibeli demektir...

Bizim adına çete dediğimiz kişiler devreye girecek, alımlarda isimler belirlenecek ve sorgusuz sualsiz işler bitirilecek, bu işten de devlet zararlı çıkacaktır!

Onun için vazgeçin deriz...

Merkezi İhale Komisyonu’nun ihale yasasını devreye koyunuz!

Hazırlanan şartnamelerde de gözünüzü dört açınız...

Biz bunu bilir bunu söyleriz!

...

NOT: Bayram tatili nedeniyle yazılarımıza bir süre ara veriyoruz. 4 Ağustos 2020 tarihinde yeniden buluşmak için Kurban Bayramınızı kutlar sağlık ve esenlikler dileriz. (L.Ö.)

...

Bayrakları boyamaya para yok mu?

Beşparmakları süsleyen ay yıldızlı iki bayrağımız...

Rengi solduğu için boyanması gerekiyor!

Hummalı bir çalışma olduğunu biliyoruz ama...

Kaynak sıkıntısı yaşandığı iddia ediliyor!

Bayrak ve kaynak...

Çelişkili bir durumdur bu!

Ne demek kaynak yokmuş...

Her ne kadar birileri rahatsız olsa da bu ülkede yaşayanların ezici bir çoğunluğu o bayrakların orada olmasıyla gurur duyar!

O bayraklar bu adada devleti temsil etmektedir...

Boyanacaksa da boyanacaktır, bunun ilk sorumlusu devletin ta kendisidir!

Ama ne yazık görüyoruz ki bayrakların boyanması için bazıları dilenci durumuna düşmüş, kaynak yaratmaya çalışmaktadırlar...

Ayıp ötesi bir durum!

...

MESAJ KUTUSU

Sayın Serdar DENKTAŞ, bugün Cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklama kararı alarak hem hükümetin bozulma ihtimalini ortadan kaldırdınız hem de siyasetteki dengeleri alt üst ettiniz.  Bu arada bazı parti ve kuruluşlardan destek alacağınız da konuşuluyor, demek ki seçimler epey renkli geçecek desenize...

...

Sayın Ersin TATAR, parti içi kulislerine göre UBP’de son günlerde gözle görülür bir toparlanma olduğu ve küskünlerin de seçim desteği sözü vermeye başladığı söyleniyor. Bir de İstanbul’da bulunan Özgürgün’ün desteğini almayı başarabilirseniz Cumhurbaşkanlığı makamı çok da uzakta olmaz!

...

Sayın Hüseyin AMCAOĞLU, Turizm ve Çevre Bakanlığı çalışanlarının yoğun bir bölümü bakanlıkta sağlanan disiplinden ötürü destek mesajları gönderiyor. Diğer rahatsız olanları da artık idare edeceksiniz, haliyle rahatları epey bozuldu.

...

Sayın Erhan ARIKLI, Serdar Denktaş’ın Cumhurbaşkanlığı adaylığının kesinleşmesinden sonra YDP’nin adaylık konusunda yeni bir değerlendirme yapabileceği konusunda tahminler yürütülmeye başlandı. Buna göre diyebilir miyiz acaba adaylık kararınızı yeniden gözden geçireceksiniz?

...

Sayın Havva DAĞSEVEN, iki öğretmen hakkında açılan soruşturma dosyalarının kaybolmadığını aksine bayram sonrası soruşturmaların hızlandırılacağını memnuniyetle öğrendik. Eğer sonuç alınırsa da büyük bir amme hizmeti yapmış olacaksınız...

...

Sayın Hasan TAÇOY, seçimlere az bir süre kala bakanlığınıza yaptığınız sözleşmeli personel alımı kamuoyunda tepki ile karşılanıyor. Bu arada genel başkan adaylığınız da söz konusu olduğu için başkan ile ters düşebilirsiniz aman dikkat!

...

Sayın Cafer GÜRCAFER, dün akşama kadar Başbakanlık önünde hükümetin bozulma haberini beklemişsiniz ama bir türlü gerçekleşmemiş. Bu arada yaptığınız eylem en uzun soluklu eylem olmuş, bakalım bayramda da o yakıcı güneşin altında bekleyecek misiniz? Allah sabırlar versin artık!

...

Sayın Özdemir BEROVA, hükümetin bozulup bozulmaması dediğiniz gibi tamamen dedikodu mekanizması haline geldi ama bunda da en fazla sorumluluk yine sizin bazı partililerin bakanlık sevdasında oldu. Artık ne varsa bu bakanlık koltuğunda!

...

Sayın Arif ARİF, yıllardan beridir devam eden Hamitköy’e Atatürk büstü mücadeleniz nihayet sonuç vermiş ve çok yakında kurdele kesip özlem sona eriyormuş. Uzun bir süre büstün önünde nöbet tutarsınız artık değil mi? Hadi gözünüz aydın!

...

Sayın Ayşegül Baybars KADRİ, belli bir kesim tarafından istenmeyen bakan olarak ilan edildiniz, hükümet bu konuda gitti geldi ama sonunda yeni hükümet modeli bozulunca en azından seçimlere kadar makamda olacağınız kesinleşti. Sahi acaba sizden niye bu kadar şikayet ediyorlar bir bildiğiniz var mı?

...

Sayın Nilden Bektaş ERHÜRMAN, geçtiğimiz hafta sonu eşinizle birlikte deniz keyfinde görülmüşsünüz. Görenler yüzme konusunda eşinizden çok daha fazla başarılı olduğunuzu söylüyorlar. Demek ki kendisine de kurs vermek gibi bir sorumluluğunuz doğdu değil mi? Allah mutluluğunuzu bozmasın...