Pazar günü Geçici Hükümet için yapılan güven oylaması öncesinde Mecliste yaşananları tanımlamakta, herkes gibi ben de zorlanıyorum. Kimisi tiyatro diyor, kimisi tuluat. O gün mecliste bir oyun oynandığı kesin. Ejder ASLANBABA başrolde gibi görünse de onun rolünün “figüranlık” olduğunu söyleyen de var.

 

Yaptığı icraatlarla KKTC Halkını canından bezdiren son üç yılın Başbakanı Sayın İrsen KÜÇÜK bu oyunun gerçek baş oyuncusu. Partisine mensup olmayan bir milletvekilinin, Meclis Başkanının usule aykırı olduğunu ve söz vermeyeceğini söylemesine rağmen, kürsüye çıkması için nerede ise iteklediğini, televizyonda meclisi izleyen herkes gördü.

 

Sayın İrsen KÜÇÜK, “benim ve partimin bu işle bir ilgisi yok” diyor ama, verdiği bir demeçte “bu hükümet derhal istifa etmeli” diyerek kendini ele veriyor. Başbakan olmadan yapılacak bir seçime girecek cesareti olmayan ve bunun partisi için bir felaketle sonuçlanmasından korkan eski Başbakan, oynanan oyunun amacını ifşa ediyor.

 

Ejder ASLANBABA’nın Meclis kürsüsünde ortaya attığı iddiaların kanıtı olarak gösterdiği CD’ler var. Farklı kaynaklardan, geçtiğimiz hafta içinde İrsen Beyin partisine mensup yetkililerin veya atadığı Müdürlerin ses kayıt cihazı arayışı içinde olduğu, bilgimize geldi. Bu ses kayıt cihazlarının ne amaçla kullanıldığı Pazar günü anlaşıldı.

 

Rüşvet aldığını söyleyen milletvekili, bir iki gün boyunca, karalamak istediği kişileri veya makamları dolaşmış, onlara tuzak sorular sorarak bazı cevaplar almış. Yanına gidemediklerine veya ulaşamadıkları ile de telefonla konuşmuş. Bütün bunlar açıklanan kayıtlarda var. Sonra da bunları iddialarının kanıtı olarak taraflı yayın yapan medyaya sunmuş.

 

Gelelim rüşvet iddialarına. Bu olayın ciddiyetini bir örnekle anlatmak istiyorum. Siz köy kahvesinde oturuyorsunuz. Tanıdığınız biri yanınıza gelerek “Elektrik faturasını ödeyebilmek için 100 TL borç verir misin?” diyor. Akşam saatlerinde de size muhalif bir partinin mitingi

var. Bu arkadaş polise gidiyor ve sizden aldığı parayı göstererek. “Mitinge gitmeyim diye bana rüşvet verdiler, şahitlerim de var.” diye şikayetçi oluyor. Bu olay ne kadar ciddi ise Meclis’teki olay da o kadar ciddidir. Bu oyunu oynayanlar ise maalesef milletin vekilleri. Biri transfer rekortmeni, diğeri ise düşürülmüş Başbakan.

 

Türkiye’de 2011 yılında yapılan genel seçimlerden önce de, yasal olmadığı açıkça belli olan görüntüler ve ses kayıtları medyada yayınlanmıştı. Benim gibi pek çok kişi bu kayıtlarla AKPARTİ’nin bir ilgisinin olmadığını biliyor. Buna rağmen AKPARTİ’nin hedeflediği oy oranının altında kalmasında bu görüntülerin etkisi olduğu iddia ediliyor. İrsen Bey bence çok tehlikeli bir oyun oynuyor. Bu CD’lerin hesabı seçmen tarafından ondan sorulabilir.

 

Mecliste yaşanan bu düzmece oyunun çirkin siyasetçiden usanan seçmeni etkileyeceği kesin. Siyaset kurumuna duyulan güveni daha da azaltacağını söylemek bir tahmin olmaktan ziyade bir gerçek. Görev yine de seçmene düşüyor. Seçmen yine de bu tuzağa düşmemeli, sandığa giderek gelecek beş yılının heba olmasına izin vermeli ve özgürce iradesini kullanma cesaretini göstermelidir.

 

Bu olaydan en büyük zararı İrsen KÜÇÜK Partisi görecektir. Bu olayın mağduru olmasına rağmen, DP - Ulusal Güçler’in de olumsuz etkilenme ihtimali vardır. Sol partilerin sevinçten nerede ise etekleri zil çalıyor. Eski ana muhalefet, şimdilerde Başbakanın partisi, sevinçle seçim zaferini ilan etti bile. İster sağ seçmen, ister milliyetçiler, isterseniz merkez sağ seçmen olarak nitelendirin, KKTC’ye sevdalı büyük bir çoğunluk ise olanları hayretle ve üzüntü ile izliyor.

 

KKTC’nin yaşamasını ve güçlenmesini isteyen seçmen, bu oyunu bozmalı. Oylarını bilinçli kullanarak, ANNAN Planı sürecinde yaşananların tekrarına izin vermemeli. Oylarını bölmeden kullanarak, YENİ KKTC’ni yaratacak YENİ SİYASETİ güçlü bir şekilde iktidara getirmelidir.

 

Mensubu olduğum Demokrat Parti - Ulusal Güçler, EJDER VAKASINDAN gereken dersi çıkarmıştır. Ejder ASLANBABA ve onun gibiler bir daha bu partiden aday olamazlar. Ejder ASLANBABA aday olamadığı için Genel Başkanı suçluyor ama, onu reddeden İSKELE ilçesinin bilinçli parti tabanıdır.

 

Demokrat Parti Ulusal Güçler, Ejder ASLANBABA’yı aday göstermeyerek 2009 seçimlerinde yaptığı hatayı düzeltmiş oldu. Bu şahsın aday gösterilmemesi Demokrat Parti - Ulusal Güçler’in Halkımızdan özür dilemesi anlamına da gelir.




MEHMET EROL AKTOPRAK