Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) Öğretim Görevlisi Uzm. Dyt. Simge Güneşer, Kurban Bayramı’nda sağlıklı beslenme önerilerinde bulundu.

“Bayramlar tüm Müslüman ailelerin bir arada olduğu, bol çeşitli sofraların kurulduğu özel ve en önemli günlerdir. Lütfen bu güzel günlerde sağlığınızı ve besin metabolizmanızı bozacak tercihler yapmayın” diyen Uzm. Dyt. Simge Güneşer açıklamasında şöyle belirtti;

Kurban bayramının en önemli besinsel simgesi olan kırmızı et tüketimi ve kültürel mirasımız olan tatlılarımızdır. Öncelikli olarak bu güzel dönemde kronik hastalığı olan ve yüksek risk grubunda bulunan bireylerin dikkatli besin tüketmesi gerekmektedir.

Bayram sürecinde tüketilecek olan kırmızı et miktarı ve sıklığı, yüksek risk grubunda bulunan kalp-damar hastaları, diyabet hastaları, hipertansiyon hastaları ve böbrek hastaları için oldukça kırmızı bir çizgidedir. Optimal beslenmenin altın kuralı olan; porsiyon kontrolü, besin seçimi ve besin gruplarının dağılımının yeterli miktarda olmasına önem ve özen göstermeliyiz. Dikkat edilmesi gereken tüm önerilerin tüm sağlıklı bireyler içinde geçerli olduğu unutulmamalıdır.

“Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik hem pişirmede hem de sindirimde zorluklar yaratabilir”

Kurban Bayramı sürecinde kesilecek olan kurban hayvanının eti, uygun koşullarda bekletilmeksizin birkaç saat içinde pişirilerek tüketilmesi veya saklanması önerilmektedir. Bunun yanı sıra yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik hem pişirmede hem de sindirimde zorluklar yaratabilir. Örneğin sindirim sorunlarının başında bulunan midede şişkinlik, hazımsızlıkları önlemek adına sindirim zorluğu çeken bireyler, kırmızı eti 24 saat bekletmeden tüketmemelidir. En önemli protein kaynağı olan kırmızı et içeriğinde bulunan; demir, çinko, fosfor, magnezyum mineralleri ile A vitamini,B12, B6 ve B1 bakımından oldukça zengindir. Fakat kırmızı et ile birlikte yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içerikleri oldukça yüksektir. Gözle görülür olan yağlı kısımlar ayrılsa dahi kırmızı etin ortalama yağ içeriği %20 oranlarındadır.

“En sağlıklı pişirme yöntemi olarak; haşlama, fırınlama ve ızgara gibi yöntemler tercih edilmeli, kızartmalardan ve kavurma yönteminden uzak durulması önerilebilir”

Kesilen etlerin saklama koşulları; büyük parçalar şeklinde değil ancak kıyma, kuşbaşı gibi küçük parçalara bölünerek, tek pişirimlik az miktarlara bölünüp, buzdolabı poşetlerine koyularak buzdolaplarının derin dondurucu bölümünde muhafaza edilmesi önerilmektedir. FAO(Gıda ve Tarım Örgütü)’e göre en uygun buzdolabında -2 °C derecede 1-2 hafta, derin dondurucuda ise -18 °C derecede daha uzun sürede saklanması önerilmektedir. Dondurucudan pişirmek için çıkarılan etlerin, yine buzdolabının alt raflarına indirilerek çözülmesi, çözdürülen etin hemen pişirilmesine ve tekrar dondurulmamasına dikkat edilmelidir. Mutfaklarımızda yemek hazırlarken kullanılan kesme tahtalarında çiğ sebze ve meyveleri doğrama işlemi yapılmamalıdır. En sağlıklı pişirme yöntemi olarak; haşlama, fırınlama ve ızgara gibi yöntemler tercih edilmeli, kızartmalardan ve kavurma yönteminden uzak durulması önerilebilir. Eğer etler mangalda hazırlanıp, tüketilecekse, kömürleşene kadar bekletilmemesi, kömürleşen etlerin her zaman kanser riski taşıdığı unutulmamalıdır.  Mangal ateşinde hazırlanacak olan etin ateşe yakın olması B1, B12, folik asit gibi vitaminlerin kaybına neden olmaktadır.