Yaş haddinden emekli olmaya hazırlanan Ombudsman Feridun Önsav, Meclis Başkanı Hasan Bozer'e sunduğu, 1 Temmuz - 31 Aralık 2011 çalışma dönemine ilişkin 21. Dönem Altı Aylık Faaliyet Raporu’nda, görevde bulunduğu sürede yürütülen çalışmalar ve kurumun yapısı ile faaliyetleriyle ilgili bilgi aktardı.

Önsav, “Başvurular içerik açısından incelendiğinde konuların genellikle idari usulsüzlük, yetki aşımı, idari ihmal ve idari işlemlerde gecikme olarak ortaya çıktığı görülmektedir” dedi.

Dairenin sorunlarına da değinen Önsav, Anayasa’nın 76. maddesinde düzenlenen “Dilekçe Hakkı” çerçevesinde idarenin kendisine yazılı olarak başvuran yurttaşlara en geç otuz gün içinde gerekçeli ve yazılı olarak kararını bildirmesini hükme bağlamakta olduğunu hatırlattı.

2006 yılından itibaren yayınlanan raporlar incelendiğinde dönemsel olarak başvurularda artış veya azalış olduğunun görüldüğü, ancak genel yönelimin bir noktada istikrarlı bir çizgi izlediğini kaydeden Önsav, “Şikayete konu birimler incelendiğinde başvuruların % 65 - 70 oranında merkezi idare, % 20 -25 oranında yerel yönetimler ve % 5 - 10 oranında da kurum ve kuruluşlarla ilgili olduğu görülmektedir” dedi.

Önsav, Merkezi İdare’ye ilişkin başvurular arasında ise ağırlığın içişleri, iskan ve çevre konusunda olduğunun gözlendiğini, şikayetler arasında imar ve iskanla ilgili sorunlar, kamulaştırmalar ve kaymakamlıkların yetki alanları ile ilgili başvuruların dikkat çektiğini kaydetti.

Raporda, yerel yönetimlerle ilgili şikayetler arasında belediyelerin özel mülke yapmış olduğu müdahaleler ve kamulaştırmalarla ilgili sorunlar bulunduğunu da ifade eden Önsav, şunları kaydetti:

“Yapılan başvuruların büyük çoğunluğu gerçek kişiler, kısıtlı bir oranı ise tüzel kişiler (sendikalar, odalar, dernekler, birlikler, şirketler) tarafından yapıldığı görülmektedir. Başvuruların % 70 - 80 oranındaki kısmı gerçek kişilerce, % 20 - 30 oranındaki kısmı ise tüzel kişilerce yapılmaktadır.

Daha önceki raporlarımızda da vurguladığımız gibi, başvurular içerik açısından incelendiğinde konuların genellikle idari usulsüzlük, yetki aşımı, idari ihmal ve idari işlemlerde gecikme olarak ortaya çıktığı görülmektedir.

Yukarıda belirtilen hususların, idarenin hukuk devleti ilkeleriyle ne derecede uyum içinde çalışıp çalışmadığının bir göstergesi olarak algılanarak üzerinde düşünülmesi gerektiği inancındayız.”