Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Osman Ertuğ, Sabah Haber’in konuğu olarak devam eden müzakere süreci ve sürece etkide bulunan gelişmelerle ilgili soruları yanıtladı. Rum Yönetimi’nin Al-Ver sürecinin

başlamamış addetmesine ilişkin soruya karşılık Ertuğ, Cenevre zirvesinde Genel sekreter’in bu yönde bir talepte bulunduğunu ve Türk tarafının bu çerçevede hazırlıklarını yaptığını anımsattı.

Ertuğ, Rum tarafının olumuz tutumuna rağmen Türk tarafının yapıcı önerilerle süreci zorladığını da anlattı.

Al ver sürecinin BM’nin teşviki ile başlıklar arasında yapıldığına dikkati çeken Osman Ertuğ, garantiler ile toprağın harita ve rakam dışındaki bölümünün haricinde tüm başlıkların masada olduğunu

kaydetti.

Karşı tarafın ayak sürüme mazeretini ortadan kaldırmak için Türk tarafının toprak ile mülkiyet ilişkisini de görüşmeyi kabul ettiği ifade eden Osman Ertuğ, harita ve rakamların en son konuşulacağı ile

ilgili mutabakat bulunduğunu anımsattı.

Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas’ın Maraş ve Güzelyurt ile ilgili açıklamalarını eleştiren Ertuğ,

Türk tarafının son görüşmeye AB, Ekonomi ve İç güvenlik konusunda somut önerilerle gittiğini, New York öncesindeki 4 görüşmede istenmesi halinde yeterli ilerleme sağlanabileceğini kaydetti.

Ertuğ, New York Zirvesinin gerek prosedürü gerekse içeriğine ilişkin olarak Rum basınında çıkan haberleri manipülasyon olarak nitelendirdi.

New York’ta Genel sekreterin hakemlik önermesinin ihtimal dahilinde olup olmadığı sorusuna karşılık ise Ertuğ, “Geçmiş tecrübeler, Annan Planı dikkate alındığında genel Sekreter bunun için taraflardan

olur alır. Rum tarafı katı bir şekilde buna karşı” dedi.

Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Ertuğ, devam eden müzakereler konusunda kamuoyuna gerekli bilginin verildiğini, danışma kurulunun sürekli toplandığını, meclis platformu ve halk konseyinin de New York

öncesinde toplanacağını söyledi.

Başka bir soruya karşılık Türkiye ile istişarenin sürekli olduğunu, geçen hafta içinde de bir ekibin bu amaçla KKTC’de olduğunu ifade eden Ertuğ, “bu istişareler yalnızca yüzyüze değil, yazışarak da

yapılıyor” dedi.

Osman Ertuğ, Rum Yönetiminin doğal kaz konusunda yarattığı krizin aşılması için Cumhurbaşkanı’nın Genel Sekreter’e sunduğu önerilerin algılanışına ilişkin değerlendirmede de bulundu.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Osman Ertuğ, doğalgaz ve petrol konusunun ister istemez masaya etkide bulunduğunu, liderlerin de müzakereler çerçevesinde bir kez konuyu ele aldığını, konunun

egemenlikle de ilgili olduğunu anlattı.

Kıta Sahanlığı Sınırlandırma anlaşmasına bazı siyasi partilerin ret oyu kullanacak olmasını “demokratik haklarıdır” sözleriyle değerlendiren Ertuğ, konunun ulusal ve bölgesel çıkarlar açısından

değerlendirilmesinin daha iyi bir sonuç vereceğini vurguladı.