Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu, 2012 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı görüşmeleri çerçevesinde bugün ilk olarak ele aldığı, 6 milyon 873 bin 837 liralık Hukuk Dairesi bütçesini oy çokluğu ile onayladı.

Hukuk Dairesi bütçesinin görüşülmesinin başında konuşan Meclis Başkanı Hasan Bozer, bütçelerin devletler için çok önemli olduğunu ifade edip buna karşın Hukuk Dairesi’nden kimsenin toplantı için Mecliste bulunmamasını eleştirdi.

CTP Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu,  UBP’nin yargı kararlarını hayata geçirmediğini savunarak bunu bir vahamet olarak nitelendirdi.

UBP’nin CTP döneminde yaşananlarla ilgili iddialarına yönelik dava açmalarına karşın parti olarak açtıkları davanın iki buçuk yıldır başlamadığını ifade eden Yorgancıoğlu “Geciken adalet, adalet değildir. Bunun hesabını kim verecek?” dedi.

Durumun vahametinin yargının yavaş çalışması yanında, iktidarın mahkeme kararlarını göz ardı etmesinde olduğunu ileri süren Yorgancıoğlu, DAÜ okul öncesi kurumlarının ihalesine ilişkin açılan ara emri  davasının geç sonuçlandığını, şimdi de Kıbrıs Türk Petrollerinde aynı şeyin yaşanmakta olduğunu söyledi.

Yorgancıoğlu, bu nedenle Meclis’in yetkilerinin ayaklar altına alınmakta olduğunu öne sürerek, yargının bu konuda daha dikkatli olmasını istedi.

Mahkemenin aldığı karara rağmen Süt Kurumu çalışanlarının 2 yıl süreyle işlerine geri alınmadığını ifade eden Yorgancıoğlu, bu kararın hayata geçirilip geçirilmediğini henüz bilmediğini söyledi.

Vakıflar Dairesi Müdürü’nün görevine dönmesine ilişkin mahkeme kararının da UBP hükümeti tarafından uygulanmadığını, polislerin örgütüyle ilgili kararda da aynı tavrın takınıldığını savunan Yorgancıoğlu, “Üretilen kararlara herkes gibi hükümet de saygılı olmalıdır” dedi.

Ülkede adi suçların yaşamın bir parçası haline geldiğini, mahkemelerin çoğu zamanını bu olayların aldığını ifade eden Yorgancıoğlu, polisin eksikliği, kapılardaki yeterli denetimsizliğin bor sorunun büyümesine etken olduğunu  söyledi.

Organize suçlarda çoğunlukla aracıların yakalanırken, esas babaların sokaklarda gezdiğini savunan Yorgancıoğlu, uyuşturucu kullananlar aylarca yıllarca mahkum edilmelerine karşın kimden aldıklarının sorgulanmadığını iddia etti.

Organize suçlarla uğraşan bazı kesimlerin bilinmesine karşın bu kişilerin hiçbir zaman mahkemeye çıkarılamadığını öne süren Yorgancıoğlu, “Polisin bu kadar aciz kaldığı bir dönem bu ülkede yaşanmamıştır. Böylesi bir ortamda insanlarımızın hukuk sistemine güvenmelerini bekleyemeyiz” iddiasında bulundu.

Mahkemelerin alınan kararların peşinde koşması gerektiğini, uygulanmayan kararların hukuk sisteminin güvenirliliğini zedelediğini ifade eden Yorgancıoğlu, bunun ortadan kaldırılması için gerekenin yapılması gerektiğini, parti olarak üzerlerine düşeni yapmaya da  hazır olduklarını  söyledi.

AVCI

ÖRP Genel Başkanı Turgay Avcı ise, yaptığı konuşmada, ülkedeki ana sorunun yargı reformu ve Hukuk Dairesi’nin süratli hareket ederek ortaya atılan iddiaları soruşturması, suçluların yargılanması ve gerçek olmaması durumunda ise iddiaları atanın  yargılanması olduğunu söyledi.

Milletvekillerinin dokunulmazlığının onlara istediği her şeyi söyleme hakkını vermediğini, televizyonlarda da bir çok iddialar ortaya atıldığını, bunu takip etmesi gereken Hukuk Dairesi olmasına karşın, dairenin sisteminin böyle olmadığını ifade eden Avcı “Bu nedenle memlekette ağzı olan konuşuyor. Bu yapı tamam değildir” dedi.

“Bu ülkede yargı reformu şarttır. Yıllarca süren davalar olamaz. DAÜ’den atılan bir kişinin davası 7 yıldır devam ediyor. Böyle bir şey olamaz” diyen Avcı, AİHM’de dünya davalarının bile bu kadar devam etmediğini söyledi.

Haspolat Meslek Lisesi’nin yasaya ve anayasaya aykırı olduğu iddiaları konusunda da devreye girmesi gereken Hukuk Dairesi olmasına karşın, Başsavcı’nın “Anayasanın 158. maddesine göre görev yaparız” dediğini ifade eden Avcı,  bu maddeye göre savcıların danışman olduğunu, bağımsız olmadıklarını savundu.

Anayasa’da Başsavcılığa verilen yetkinin “Sadece hükümet ve devlet organlarından sorulursa cevap vereceksin”  olduğunu söyleyen Avcı, bu nedenle Savcılığın iddialar konusunda bir şey yapmadığını belirtti.

Avcı, bu nedenle Savcılığın işleyişinin ve ilgili Anayasa maddesinin değiştirilmesinin şart olduğunu vurguladı.

Türkiye’de televizyondaki iddialar karşısında savcıların hemen devreye girmesine karşın KKTC’de bu yapılamadığını anlatan Avcı “Çünkü bizdeki yapı bozuk. Bu ülkede herkesin itham altında kalmasını istemiyorsak bu yapının değiştirilmesini çağrısını bir kez daha yapıyorum” dedi.

Hukuk Dairesi’nin personel eksikliğinin bulunduğunu, bir jeneratörünün bile bulunmadığını da anlatan Avcı, bu sorunların da mutlaka giderilmesini istedi.

Yapılan konuşmaların ardından 6 milyon 873 bin 837 liralık Hukuk Dairesi bütçesini oy çokluğu ile onayladı.