Ergenekon davasında dün gün boyunca ifade veren ve savcılık tarafından sorgulanan gizli tanık Poyraz, duruşma başladığında sanıkları işaret ederek, "Bunlar benim peşimde. Zaten kalemimi de kırmışlar. Dün sesim ve görüntüm bozularak duruşmaya yansıtılmıştı. Bu uygulamadan vazgeçilmesini istiyorum. Açık kimliğimle konuşmak istiyorum." dedi. Alınan ara karar ile Poyraz'ın sesi ve görüntüsü, duruşma salonuna orijinal haliyle yansıtılarak verildi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon ana davasının 212. duruşmasında Veli Küçük, Doğu Perinçek ve Muzaffer Tekin'in de aralarında bulunduğu 19 tutuklu sanık ile başka suçlardan tutuklu sanıklar Semih Tufan Gülaltay ve Sedat Peker hazır bulundu. Davanın tutuksuz sanıkları Peker ile Gülaltay, başka suçtan tutuklu oldukları için tutuklu sanık bölümünde yer aldı. Tutuklu sanıklar Sevgi Erenerol, Mehmet Zekeriya Öztürk, Hayrettin Ertekin, Seyhun Zaim ve Alparslan Arslan ise duruşmaya katılmadı.

Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, dün yapılan oturumda olay çıkardıkları için duruşmalardan men edilen sanıklar Erhan Timuroğlu, İsmail Sağır, Özkan Kurt, Bedirhan Şinal ve Osman Yıldırım'ın da duruşmaya katılmadıklarını açıkladı.

Özese, dün yapılan oturumda sanıkların sadece öğleden önce ve öğleden sonra birer kez verilen aralarda duruşma salonundan dışarı çıkabileceklerine ilişkin aldıkları karara uyulmasını istedi. Özese, salondun ayrılmak isteyen sanıkların mahkemeye dilekçe vermeleri gerektiğini söyledi. Bunun üzerine tutuklu sanıklardan Mehmet Fikri Karadağ, "Tuvalete çıkmak için dilekçe mi vereceğiz?" diye tepki gösterdi. Başkan Özese de, "Biz de aynı şartlarda salonda kalıyoruz. Gerekirse 3-5 saat yerimizden kalkmıyoruz." diyerek konuyu kapattı.

Daha sonra Başkan Özese, dün yapılan oturumda gizli tanık Poyraz'ın ifadesinin alınmasının tamamlandığını, ancak kendisine soru sorma işleminin yarıda kaldığını belirterek kaldığı yerden duruşmaya devam edeceklerini açıkladı. Gizli tanık olduğu için görüntüsü ve sesi bozularak duruşma salonuna yansıtılan Poyraz, bir talebi olduğunu söyledi. Poyraz, "Bundan sonraki bölümlerde görüntümün ve sesimin bozulmadan orijinal haliyle gösterilmesini istiyorum. Bunlar (ifadesinde ismini verdiği sanıkları işaret ederek) zaten benim peşimde. Nasılsa kim olduğumu da biliyorlar. Onlar beni kovalamaktan, ben de onlardan kaçmaktan bıktım. Cenabı Allah'ın verdiği canı yine Cenabı Allah alır, kul vesiledir. Zaten kalemim de kırılmış, bildiklerini yapsınlar." dedi.

Bunun üzerine Poyraz'a talebini tekrar onaylatan Mahkeme Başkanı Özese, yüzünün ve sesinin bozulmadan duruşma salonuna yansıtılması talimatını verdi.

Gizli tanık Poyraz'ın yanında bulunan üye hakım Hüsnü Çalmuk ise bilgisayar ve ses sisteminin düzeltilmesi için 5 dakika kendilerine ara verilmesini istedi. Bu sırada Poyraz'ın, "Zaten tanıyorlar, onlardan mı korkacağım." dediği duyuldu.

Mahkeme Başkanı Özese de sistemin düzeltilmesi için duruşmaya 10 dakika ara verdiklerini açıkladı. 10 dakikanın ardından tanık Poyraz'ın sesi ve görüntüsünün orijinal haliyle duruşma salonuna yansıtılarak ifadesinin alınmasına devam edildi.

Özese, gizli tanık Poyraz'ın kimliğini açıklayacak ifadeler kullanılmamasına karar verdiklerini açıkladı.