Cumhuriyetçi Türk Partisi Birleşik Güçler (CTP/BG), Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’a, tüm dünyaya çözüm istencini kanıtlayan Kıbrıs Türk halkının sesine kulak ver çağrısı yaptı.

Bu konudaki çağrı, CTP/BG Genel Sekreteri Asım Akansoy tarafından bu sabah Sim TV’de katıldığı canlı yayında yapıldı.

Akansoy’un canlı yayında yaptığı konuşma CTP/BG Basın Bürosu tarafından yazılı olarak kamuoyu ve medya kuruluşlarının bilgisine getirildi.

CTP/BG Genel Sekreteri Akansoy, “end game” ifadesinin Cumhurbaşkanlığı tarafından yeniden dillendirilerek, bunun gerçekleşmesiyle birlikte Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)’nin tanınmasının umut edildiğine dikkat çekti.

Akansoy, “Böylesi politikaların sadece Kıbrıs Türk halkını duvara vurdurmaya yarayacağını” ileri sürerek, Kıbrıs Türk halkının çözüm konusundaki beklentisinin ortada olduğunu kaydetti.

“Sayın Eroğlu, Ocak ayında Greentree’de yapılacak olan zirveyle ilgili  ‘son koz’, ‘end game’ gibi söylemleri ortaya atıyor. Sayın Eroğlu ‘son koz Greentree’de oynanacak’ diyor” diyen Asım Akansoy, “Son koz,  end game yoktur; bu bir hülyadır. Bizim için önemli olan Cumhurbaşkanı’nın tutumudur. Çünkü biz dünyaya çözüm isteğimizi ispatladık. CTP olarak Sayın Eroğlu’na her türlü katkıyı yapmaya istekliyiz ama bu olmazsa büyük ve uluslararası alanda ağırlığı olan bir parti olarak işin gereğini yerine getiririz. CTP henüz son sözünü söylemedi” ifadesini kullandı.

“KRİTİK BİR AŞAMADAN GEÇİYORUZ”

CTP/BG Genel Sekreteri Akansoy, sabah katıldığı canlı yayında Kıbrıs sorununda gelinen kritik aşamayı değerlendirerek, partisinin özellikle bu aşamada süreçle ilgili bilgilerin açıklanması konusunda ısrarlı olduğunu söyledi.

Akansoy, sürecin ne aşamada olduğunu Rum basınından duymak istemediklerini anlatarak, “Özellikle toprak ve mülkiyet konusunda Eroğlu’nun önerilerini açıklamasını istiyoruz çünkü bu konu halkın kaderini ilgilendiriyor” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun seçildiği gün “Talat’ın bıraktığı yerden devam” mesajı verdiğini hatırlatan  Akansoy, Eroğlu’nun bugün o noktada olmadığını ileri sürdü.

Akansoy sözlerine “Önemli olan masada kalmak değil o çözüm yapısını sürdürebilmekti. Bu yapılamadı. Bugün Kıbrıslı Türklerin mülkiyette öneri yaptığını öğrendik ama biz bunun ne olduğunu bilmiyoruz. Tutanakta böyle bir bilgi var ama öneri dosyası ekinde yok. İddialarda da Kıbrıs Türk tarafı toprak pazarlığına girmek istemiyor ve askerin çekileceği bölgede TOKİ tarafından yapılacak apartman dairelerinin Kıbrıslı Rumlara verileceği söyleniyor. Böyle akıl ötesi öneri yapıldı mı? Bunu bilmemiz gerekir” diye devam etti.

Asım Akansoy, ikinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın Türkiye Milli Güvenlik Kurulu ve Dışişleri Bakanlığı tarafından da (“son derece”) olumlu bir yaklaşım olarak nitelenen 4 Ocak paketindeki çapraz oy sürecinin Kıbrıs’ta siyasi eşitliğin tesis edildiği bir süreç olduğuna işaret ederek Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun bu kazanımı ileri götürmesi gerekirken geri adım attığı; yönetim ve güç paylaşımı konularında kriz yarattığını iddia etti. Akansoy, “Eroğlu çapraz oy konusunda olumlu adım atarsa çözülebilecek süreç başlayabilir” diye konuştu.

Asım Akansoy, Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Dimitris Hristofias’ın danışmanı Tumazos Çelebis’in katıldığı Mağusa Söyleşilerinde detaylı ve çarpıcı açıklamalarda bulunduğuna işaret ederek, şöyle dedi: 

“Dilerdik ki Sayın Eroğlu ve Sayın Özersay da detaylı açıklama yapsın ve biz bilgileri Çelebis, bir başka Kıbrıslı Rum yetkili ya da Kıbrıs Rum basınından almak zorunda kalmayalım. Özellikle Çelebis’in nüfusla ilgili olarak basına yansımayan çok önemli açıklaması vardı.  Göçmenlerin sayısıyla ilgili olarak bir süre önce 50 bin kişilik bir sayı telaffuz edilmişti. Çelebis, Eroğlu’na, ‘makul üst taban belirlenip kriterler konulsun ve konuşalım. Bu rakam büyük ihtimalle 50 bini geçecek ama önemli değil. Yeter ki makul düzeyde dursun. Ciddi anlamada fazla vatandaşlık varsa yeni devlet denge sağlanana kadar bir süre vatandaşlık vermesin’ şeklinde bir öneri yapıldığını açıkladı. Sayın Eroğlu buna hala yanıt vermemiş. Oysa bu, Kıbrıslı Türkler için çok önemli bir konu. İnsani konunun aşılması açısından çok önemli adım, ancak Sayın Eroğlu’ndan herhangi bir bilgi almış değiliz.”

“EROĞLU GREENTREE’DEN BİR ŞEY ÇIKMAMASINI İSTİYOR”

CTP/BG Genel Sekreteri Asım Akansoy, “Manzaraya bakılacak olursa Eroğlu Greentree’den bir şey çıkmamasını istiyor” diyerek sürdürdüğü konuşmasında, Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Osman Ertuğ’un da “Son oyun, işin sonuna gelindi” diyerek felaket telalığı yaptığı bir durumla karşı karşıya olunduğunu kaydetti.

Konuşmasına, “Bu,  Greentree’den bir şey çıkmasını istemediklerinin göstergesidir” diye devam eden Akansoy, “O zaman süreç 2012 Haziran’a kadar sürüncemede kalır. Temmuz’da Kıbrıs Rum tarafının (AB) dönem başkanlığı, 2013’te ise Güney Kıbrıs Başkanlık seçimleri de ardı ardına geleceğinden bu sürünceme durumu uzar” dedi.

Asım Akansoy, Eroğlu ve Hristofias’ın çözüme yönelik beklenti içinde olmadıklarını iddia ederek, konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

“Nedir Sayın Ertuğ’un ‘end game’i’, böylesi bir memnuniyetle duyurmasının altında yatan anlam? Yani ‘katı duralım, zaten Hristofias’ın da tutumu belli. Belki böylelikle BM günün sonunda başka bir tavır belirler ve KKTC tanınır’ diye düşünüyorlar. Oysa bu ayrılıkçı söylem, Kıbrıs Türk halkını duvara vurdurmaktan başka bir şey değildir.”

“EROĞLU MÜZAKEREYİ ÇÖZÜM İÇİN YAPMIYOR”

Yaşananları “Bu iş bir ‘end game’ meselesi değil. Eğer ‘sona doğru’ geliyoruz açıklamaları bir beklentiyse, Sayın Eroğlu,  Kıbrıslı Türkleri dünyaya bağlamak için nasıl bir formülü olduğunu yada formülünün olup olmadığını açıklamak zorundadır” diyerek değerlendiren CTP/BG Genel Sekreteri Asım Akansoy,  Cumhurbaşkanı Eroğlu ve Rum Yönetimi Başkanı Hristofyas’ın  da BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon’a  “Talat’la bırakılan yerden devam” taahhüdünü verdiklerini hatırlattı.

Akansoy bu taahhüdün “çapraz oy konusu” olduğuna dikkat çekerek “Dolaysıyla geri adım atacak olan lider bunun bedelini öder” dedi.

Akansoy Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun bir süre önce yaptığı açıklamada  nüfus konusunda 2’nci Cumhurbaşkanı Talat’a saldırdığını iddia ederek, o açıklamanın incelenmesi halinde Eroğlu’nun müzakereyi çözüm için yapmadığının anlaşılabileceğini iddia etti.

Akansoy konuşmasına  “Eroğlu,  ‘onun olduğu gibi benim de devlet ve vatandaşım var ve var olan gerçekler üzerinden yan yana gelebiliriz’ diyor. Bu yeni bir söylem de değil. Kastedilen KKTC varlığı ve çözümün 2 halk 2 devlet üzerinden şekillenmesidir. Eroğlu’nun ortaya koyduğu beklenti maksimalisttir ve çıkmaz yaratmaya yöneliktir” diye devam etti.

Greentree den olumlu sonuç çıkma ihtimalinin şu anki görünüşüyle çok zayıf olduğuna işaret eden Akansoy, olumlu bir sonuç çıkabilmesi için Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun çözüm yönünde cesaretlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Akansoy, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun  çözüm konusunda cesaretlendirecek tek unsurun Türkiye olduğunu belirterek, “Eğer Türkiye çözüme endeksliyse ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri çözüm konusunda Talat’la birlikte hareket ettikleri noktadaysa,  sonuç alınabilir diye düşünüyorum” ifadesini kullandı.

Asım Akansoy, Kıbrıs Türk tarafının ivme kazanabilmesi için Eroğlu’nun çapraz oyu kabul etmesinin gerekliliğinin üzerinde durarak, “Rum Yönetimi Başkanı Hristofias’ın ‘Talat’la anlaşmıştık ama Eroğlu ile olmuyor’ dediğini hatırlattı.

Akansoy, Hristofyas’ın bu söylemlerle kendi söylemine uygun bir kampanyayla kendisini kurtaracak bir oyunu uluslararası alanda sahneye koyduğunu belirtti.

 “KIBRIS TÜRK HALKININ KADERİNİ EROĞLU VE HRİSTOFİAS’IN İKİ DUDAĞI ARASINDA BIRAKMAYIZ”

CTP/BG Genel Sekreteri Asım Akansoy, kendi stratejik çıkarları olan ve politikasını buna göre belirleyen Türkiye’nin de Kıbrıslı Türklerin çözüm isteği konusunda yönlendirilmesi gerektiğine işaret ederek, “Siz kendi iradenizle ilgili proje üretmez ve bunu ortaya koymazsınız bugün içinde bulunulan durum olur” dedi.

Konuşmasına “Yani niyet farkı bu. Federal çözüm oluşturmaya niyet yoksa yükselen bir güç olan Türkiye ile birlikte hayatı idame ettiririm umudu içinde olursunuz. Ama bu, halkın sorunlarını çözmez, tam tersi ipotek altına alır. Greentree de 6 ay kadar bir zaman daha tanınacak. Eroğlu daha yapıcı olmalı ve zirvede belli bir yakınlaşmayla uluslararası konferansa gidilmeli. Bizim CTP olarak beklentimiz Eroğlu’nun Kıbrıs Türk halkının çıkarını gözeterek adım atması ve konunun konferansa götürülmesi” şeklinde devam eden Akansoy partisinin bu konudaki görüşünü şöyle dillendirdi:

“Biz, CTP olarak, bunun gerçekleşmesi için her türlü girişimde bulunacağız. Planlarımız var ve uluslararası alanda temaslarımız olacak. Kıbrıs Türk halkının kaderini Hristofyas ve Eroğlu’nun iki dudağı arsında bırakmayacağız. Ayrıca Kıbrıs Türk halkının daha fazla bilgilendirilmesi için Eroğlu’ndan net bir şekilde elini açmasını isteyeceğiz. Sarayı halka açmak zamanı geldi. CTP olarak son sözümüzü daha söylemedik. Bu iş hayati konudur. Hristofyas ve Eroğlu’nu aşar ki bu da halkların iradesidir.”

CTP/BG Genel Sekreteri Akansoy, Kıbrıs Türk toplumunda 2004 sonrasında çözüme ulaşmamanın, beklentilerini karşılayamamanın vermiş olduğu ciddi bir yorgunluk olduğuna işaret ederek, bunun asla çözümden vazgeçme olarak yorumlanmaması gerektiğini söyledi.

Kıbrıs Türk halkının, içinde bulunulan yapının sürdürülebilir olmadığını bildiğine dikkat çeken Akansoy, “Bu nedenle bu yorgunluğu iyi tanımlamak lazım” dedi.

Akansoy, bugün 2004’teki konjonktürde olunmadığını, dolayısıyla bugünkü mücadelenin kendi özgün koşullarına göre geliştirileceğini anlatarak, partisinin bu bağlamda etkili Dışilişkiler yaptığını kaydetti.

“Hem kamuoyunun bilgilendirilmesi hem Eroğlu’nun cesaretlendirilmesi için eylemlerin sokağa taşınmasında elimizden geleni yapacağız. Eroğlu’nun istek ve cesareti olmayabilir ama biz kendisini cesaretlendireceğiz”  diye konuşan CTP/BG Genel Sekreteri Asım Akansoy konuşmasını söyle sürdürdü:

“Sorunların çözümü müzakere edilmeden, oldubittiyle bu iş çözülmez. Ortak akıl geç kalmadan Kıbrıslı Türkleri daha fazla eritmeden, varlığını daha fazla tehlikeye sokmadan, kimliğini daha fazla erozyona uğratmadan dünyaya bağlamaktır. Eroğlu’nun görevi budur ve bunu yapmazsa sesimizi yükseltiriz. Yıl sonuna gelindi bir aylık bir zaman var ve bu çok iyi değerlendirilmeli. Eroğlu’na Kıbrıs Türk halkının çözüm beklentisi net şekilde iletilmeli. Sendika ve sivil toplum örgütleri günlük akıştan başlarını kaldırıp olayın bütününe bakmalı.”