Azerbaycan ve Ermenistan sınırında, hafta başından bu yana devam eden çatışmalarda can kayıpları yaşanırken gerilim tırmanıyor. Artan çatışmaların yüksek yoğunluk bir savaşa dönüşmesinden kaygı duyan uluslararası toplumun "silahları susturun" çağrıları henüz yanıt bulamadı.

Azerbaycan Savunma Bakanlığı basın merkezinden yapılan açıklamada, Azerbaycan- Ermenistan cephe hattı boyunca Ermeni güçleri tarafından yoğun ateş açıldığı ve Azerbaycan askerlerinin de karşılık verdiği duyuruldu.

Açıklamada, dünden bu yana çatışmaların yoğunlaştığı ancak Azerbaycan ordusunda herhangi bir kayba neden olmadığı belirtildi.

Yaşanan çatışmaların arttığı bir dönemde dün gece Ermenistan’ın seferberlik ilan ettiği ve Azerbaycan topraklarına girdiği yönündeki söylentiler ortalığı karıştırdı. Ancak bu iddialar asılsız çıktı.

Azerbaycan Savunma Bakanlığı yetkilisi Teymur Abdullayev, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, karşılıklı çatışmaların olmasının savaş çıktığı anlamına gelmediğini söyledi.

GERİLİM BİR ANDA TIRMANDI
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın Azerbaycan ve Ermenistan'ı kapsayan ziyareti öncesinde çatışmalar bir anda şiddetlendi.

4 Haziran'da Ermenistan, Azeri ordusundan açılan ateş sonucunda 3 askerin yaşamını yitirdiğini duyurmuştu.

5 Haziran'da da, bu kez Azerbaycan, Ermenistan tarafından açılan ateş nedeniyle 5 askerinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Clinton, tarafları çatışmaya son vermeye çağırırken, Azerbaycan Başbakan Yardımcısı Ali Hasanov, çatışmaların bu ziyarete denk gelmesinin tesadüf olmadığını söyledi. Hasanov, Ermenistan'ı provokasyon yapmakla suçlarken, Erivan yönetiminin "bazı odaklar tarafından kışkırtıldığını” öne sürdü.

RUSYA VE NATO ARASINDA SIKIŞTILAR

İki ülke arasındaki sorunların temelinde "en büyük donmuş ihtilaf" olarak bilinen Dağlık Karabağ meselesi ve buna bağlı olarak Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sini işgal altında tutması yatıyor.

Ancak, son dönemde Dağlık Karabağ sorununun çözümsüzlüğünden kaynaklı çatışmaların tırmanmasının yanı sıra NATO ve Rusya'nın bu bölgedeki faaliyetlerinin artması da dikkat çekiyor.

Rusya, Kafkaslar'da NATO'nun faaliyet göstermesine şiddetle karşı çıkıyor. Daha önce Gürcistan'ın NATO üyeliğinin gündeme gelmesini, Moskova yönetimi "savaş ilanı" olarak değerlendirmişti.

Azerbaycan'ın NATO ile yakınlaşan ilişkileri ve Devlet Başkanı İlham Aliyev'in Mayıs ayı sonunda ABD'nin Chicago kentinde düzenlenen NATO toplantısına katılması, Moskova'yı rahatsız ediyor.

Bu ülkede 8 milyar dolarlık yatırımı olan ABD ise Azerbaycan'ı NATO’ya yakınlaşma konusunda teşvik ediyor.


İSRAİL BÖLGEDE
 

Azerbaycan ayrıca İsrail ile ilişkilerini de son dönemde artırdı. Şubat ayında, İsrailli yetkililer Bakü ile insansız hava araçları ve füzelere karşı savunma sistemlerini içeren 1.6 milyar dolarlık bir savunma anlaşmasının imzalandığını artık gizlemiyor.

Foreign Policy dergisi de üst düzey ABD'li diplomatlar ve askeri istihbarat yetkililerine dayandırdığı haberinde, İsrail'in Bakü yönetiminden, İran'ın kuzeyindeki Azerbaycan hava üslerine erişim izni aldığını açıklamıştı.

Söz konusu habere göre, ABD'li bir yetkili, "İsrailliler bir havaalanı satın aldı ve bu havaalanının adı Azerbaycan" demişti.

Bu haberlerin yayılmasının ardından Azerbaycan’ın İsrail diplomatlarını hedef alan İranlı bir terörist hücresini ortaya çıkardığını açıklaması, İran’ın ise nükleer bilim adamlarının Azerbaycan üzerinden gelen İsrailli ajanlar tarafından öldürüldüğünü söylemesi ile iki ülke arasındaki gerilim doruğa çıktı.

İran açısından Azerbaycan’ın tek önemi İsrail’e üsler tahsis edebilecek olması değil. Bu ülkede CIA’nın yayınladığı Factbook’a göre, 13 milyona yakın Azeri yaşıyor.

ERMENİSTAN RUSYA'YA YANAŞIYOR
Ermenistan ise petrol gelirleriyle zenginleşen komşusu Azerbaycan'ın yükselişini,Rusya ile ilişkilerini artırarak dengelemeye çalışıyor.

2011 yılının Nisan ayında Ermenistan parlamentosu, ülkedeki Rus askeri üssünün süresinin uzatılmasına yönelik anlaşmayı onaylamıştı. 

 

KAYNAK : ALİ ÖRNEK - HURRİYET GAZETESİ