Cumhurbaşkanı Vekili ve Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hasan Bozer, Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ı kabul etti.
Bozer, kabulde yaptığı konuşmada, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, çok önemli bir anlaşma imzalandığını, bunların tarihi olaylar olduğunu kaydetti.
Adanın çevresindeki doğal gaz ve petrol kaynaklarının Kıbrıs meselesine hem zenginlik, hem ciddi bir müşkülat ve siyasi zorluklar kattığını vurguladı.
Bozer, Rumların her zamanki tutum ve davranışlarıyla emrivaki yaparak, sanki adanın tek hakimiymişler gibi, 1964’te Kıbrıs Cumhuriyeti unvanını gasp ettikleri gibi, burada da aynı mantık ve felsefeyle zenginliklere el koyma, gasp etme tutumuna girdiklerini söyledi.
Rumların bu zenginlikleri aramak için bir takım siyasi ittifakların peşine düştüklerini, bu boyutuyla da Kıbrıs meselesini karıştırdıklarını ve belli bir iki kararla “adanın etrafındaki zenginliklerin de sahibi biziz” emrivakisi yapmaya çalıştıklarını, ahlaki olmayan bir yola girdiklerini ifade eden Bozer, Kıbrıs Türkü’nün anavatanına sonsuz güvendiğini vurguladı ve Kıbrıs Türk halkının adadaki zenginliklerin tümünün eşit ortağı olduğunu belirtti.
Bozer, bu noktada dünya kamuoyuna mesaj verme ve yasal zemin hazırlama adına önce Cumhurbaşkanı ile Türkiye Başbakanı’nın New York’ta anlaşma imzaladıklarını, ardından da Bakanlar Kurulu’nun TPAO’ya yetki verdiğini, bugün de yine arama ve çıkarma çalışmaları yapmak üzere bir protokol daha imzalandığını kaydetti.
Bozer, bu çerçevede dünya kamuoyuna ve Rumlara bu zenginliklerin sadece onların olmadığının, anlaşma ve eylemlerle gösterilmiş olacağını, bunu tarihi bir olay olarak gördüğünü söyledi.
Bozer, yapılan anlaşmaların iki ülkeye ve millete hayırlı olmasını diledi.
YILDIZ
Konuk Bakan Yıldız ise, KKTC’de bulunmaktan dolayı çok memnun olduğunu ifade ederek, TPAO ve KKTC arasında tarihi bir anlaşmaya imza atıldığını belirterek, bunun her iki ülkenin de çıkarına olacağını ve Kıbrıs’ın hem karada hem denizde yeraltı kaynaklarını ortaya çıkarma fırsatı oluşturacağını söyledi.
Yıldız, bu konuda KKTC Bakanlar Kurulu kararını son derece isabetli bulduklarını ifade ederek, son derece şeffaf şekilde Kıta Sahanlığının Sınırlandırılması Anlaşması’nın ardından yapılan bu anlaşmalar dizisinin mutlaka artılar getireceğine inandığını söyledi.
Bütün bunların kendilerinden sonraki nesillere daha güzel bir Kıbrıs bırakmak için yapıldığını ifade eden Yıldız, uluslararası hukuka aykırı olarak Güney Kıbrıs Rum kesiminin yürüttüğü bu faaliyetlerin, hiç kimsenin kabul edebileceği faaliyetler olmadığını ve bunların uluslararası hukukta bir geçerliliğinin olmadığını söyledi.
Yıldız, “Kıbrıs’ın tamamına eşit şekilde dağılacak kaynakların söz konusu olmadığı” bir anlaşmanın, bu anlamda “Güney Kıbrıs ile imzalanan anlaşmaların” doğru olmadığına inandıklarını söyledi.
Yıldız, burada yürüttükleri faaliyetlerin hem teknik hem de siyasi anlamda bir çıkış olduğunu belirterek, öncelikle bu kaynakların bir an önce çıkarılması ve çalışmaların tamamlanması için talimat verdiklerini söyledi.
Yıldız, iyi bir sonuç çıkacağına inandıklarını vurguladı.
