Son dönemde büyük darbe alan PKK, iyice köşeye sıkıştı. Bir taraftan kayıp veriyor diğer taraftansa örgütten kopanlarla kan kaybı artıyor. Özellikle, sigara, uyuşturucu ve silah ticareti yapıp örgüte yardım eden çetelerin bir oranda çökertilmesiyle geçmişe nazaran sıkıntı daha da artmış bulunuyor. Örgüt girdiği ‘çıkmaz sokaktan’ kurtulmak için çareler arıyor. Fakat eskisi gibi taraftar bulamıyor. İnsan kaynağı noktasında oldukça güçlük çekiyor. Durum böyle olunca; yine tehdit ve şantaj yöntemine başvuruyor. Bölge halkından haraç toplamaya çalışıyor. En sıcak para kaynağı ise yerel yönetimler olarak görülüyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da BDP’nin elinde bulunan belediyelerde çalışan işçi, sözleşmeli ve memurların maaşlarının yarısının PKK’ya verilmesi yönünde bir uygulamaya başvuruldu. Buna göre belediyelerde görevli herkes, maaşının yarısını iki taksit halinde örgüte verecek. Ancak herkes bu parayı vermek istemiyor.

PKK’nın bağış adı altında istediği “maaşın yarısı” talebine olumlu cevap veren ilk belediye ise Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi oldu. Burada çalışan tüm personele maaşlarının yarısının verilmeleri gerektiği yönünde toplantılar yapıldı ve gerekli konuşmalarla sözleşmeli, işçi ve memurların ikna edilmeleri sağlanmaya çalışıldı. Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Hacı Haspolat’ın, “Bölgedeki karışıklık sebebiyle bu bağışa ihtiyaç var” dediği belirtiliyor. Hacı Haspolat’ın ayrıca bu haberin duyulmaması gerektiği yönünde de ikazlarda bulunduğu vurgulanıyor.

VERMEYENE SÜRGÜN

Bu konu hakkında görüştüğümüz ancak güvenliği sebebiyle ismini yazamadığımız bazı belediye çalışanları, “Geçtiğimiz pazartesi günü toplantı yapıldı ve bize bu yönde talimatlar verildi. Maaşının yarısını vermek istemeyenlerin isimlerinin yazılarak yönetimi aktarılması yönünde karar alındı” dedi. Bir işçi ise şunları söyledi: “Bu ilk değil. Daha önce Nevruz nedeniyle de herkesten 500 TL kestiler. Bunu vermeyi reddeden kişiler ise hep sürüldü. Şimdi yine benzer baskılar var. Versek bir türlü vermezsek bir türlü. Herkeste endişe ve korku hakim. Bu uygulamalardan bıktık artık. Ancak can korkusuyla sesimizi çıkaramıyoruz.”

GEÇİŞ YOLLARI DEĞİŞTİ

Türkiye’nin ipleri tamamen kopardığı Suriye, PKK’ya liman oldu. Toplanan militanlar Suriye’ye götürülüyor, burada eğitilip Kuzey Irak’a gönderiliyor...

TALİMAT BAYDEMİR’İN VEKİLİNDEN

BDP’li belediyeler PKK için çalışanlarının maaşına el koyuyor. Paranın toplanma işini Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nde Başkan Osman Baydemir’in vekili olan Hacı Haspolat (sağda) yürütüyor. Örgütün çalışanlara maaşlarının yarısı vermeleri için tanıdığı süre bugün doluyor. Kabul etmeyenler ne tür muamele gösterileceği tam olarak bilinmiyor.

Üniversitelerde militan avı

Eskisi gibi militan toplayamayan PKK; Mersin, Adana, Tunceli, Diyarbakır ve Van’daki üniversitelerde örgüte eleman kazandırmak için yoğun faaliyet içinde...

Militan bulmakta güçlük çeken PKK, verdiği kayıpların yerini gönüllülerle dolduramıyor. Bundan dolayı, ailelere “bize eğitimli genç gönderin” talimatı verildi. Her ailenin bu konuda katkı sağlamasını bekleyen PKK, tam anlamıyla bir kampanya başlattı. PKK bunun için de bir strateji geliştirmiş durumda. Terörle mücadeleyi “topyekûn savaş” olarak algılayan örgüt, buna karşılık “topyekûn seferberlik” mantığıyla özellikle; KCK operasyonları çerçevesinde yakalanan kişilerin eğitimli çocuklarını dağa göndermesini istiyor. Göndermeyenleri ise tehdit ediyor.

SURİYE ‘KÖPRÜ’ OLDU

Tehditlerin bir anlamda olumlu sonuç verdiği de söyleniyor. Çünkü son zamanlarda tehdit ve şantajlar sonucu toplanan gençlerin bir kısmı Kandil’e götürülmüş bulunuyor. Özellikle gidenlerin hepsi ise 2-3 aydır Suriye üzerinden Irak’ın kuzeyine götürülüyorlar. Konu ile ilgili olarak görüştüğümüz eski bir PKK’lı, “Örgüt tasfiyeyi engellemek için topyekûn bir kampanya başlatmış bulunuyor. Her üniversitede katılım sağlamak için ciddi uğraşlar veriliyor. Mersin, Adana, Tunceli, Diyarbakır ve Van’daki üniversitelerde toplanan gençler, Suriye üzerinden Kandil’e götürülüyorlar. Son bir ayda üç defa 20’şer kişilik gruplar halinde katılımlar oldu. Bunların hepsi önce Suriye’de bekletilip biraz eğitildikten sonra dağa yoğun bir eğitim için kamplara götürülüyorlar” diye konuştu.

Örgüt, zorla militan temin etmeyi ise farklı gerekçelere dayandırıyor. Daha önce “istersek Diyarbakır meydanı Tahrir’e döner” propagandası yapan ancak bunu başaramayan örgüt, yeni bir Kürt Baharı derdinde. Halka da önümüzdeki dönemde “Kürt baharı yaşanacak” propagandası yapıyor. Eski PKK’lı, “Kandil’dekiler gemileri yakmışlar. İçinde bulundukları çaresizlikten kurtulmak için yeni bir strateji denediklerini söylüyorlar. Buna göre askeri, siyasi, toplumsal ve medya ayağını oluşturmak için tehditlerle insan kaynağı eksiğini gidermeye çalışıyorlar” dedi.