Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

Hayat pahalılığın dondurulması konusunda kim eleştirirse yerden göğe kadar hakkı var…

Çaresizlikler içinde olan hükümet bu konuda büyük yanlış yaptı!

Her türlü üründe ucuzluk yapmadan bu ödeneği durduran hem de bunun geri dönüşünün olmaması son çare olmalıydı…

Sendikalar onun için ne yapsa yeridir!

Bir de banka borçluları var tabi ki…

Hele de yabancı para birimden borçlananlar…

Değil taksit ödemek eğer bir önlem alınmazsa insanlar faizler altında eriyip bitecek!

Herkese söz geçiren ya da geçirdiğini zanneden hükümet bankalara sözünü geçiremedi ve önümüzdeki günlerde sosyal patlamaların da öncü olarak anılacaktır…

Ama hekim sendikasının öne sürdüğü bir takım nedenlerle poliklinikler dahil eylemlerini genişletmesi insaf ötesidir!

Gerekçeleri hayat pahalılığı olsa ona da tamam…

Ama bunlar hekim eksikliklerini de maddelere eklemişler!

Belki hekim, hemşire ve diğer sağlık çalışanlarının yeterli kadar olmaması doğrudur da…

Önce bir aynaya bakmaları da gerek!

Bir devlet hekimi yine devlete ait hastane ve sağlık ocaklarında kaç saat mesai yapmaktadırlar?

Saat 11.00’den sonra bir çok kurumda niye doktora rastlanmamaktadır…

Eve gidip istirahat mı etmektedirler?

Yoksa devletteki işlerini asıp ikinci iş mi yapmaktadırlar?

Bu sorunun cevabını bilmeyen yok ki…

Eğer bu ülkede çok ciddi bir şekilde hasta haklarını organize eden örgüt ya da örgütler olsaydı hekimler bu kadar basit nedenlerden dolayı hasta haklarını ihlal ederek eylem ya da grev yapamazlardı!

Eğer karşımızda cesur bir hükümet ve bakanlık varsa bunların çalışma saatlerini masaya döksünler…

Devlet hekimlerinin çalışma saatleri 08.30-15.30 olarak belirlenmiştir!

Araştırın, soruşturun ve artık bu rezalete de bir son verin…

Resmi olmasa da bazı hekimler son birkaç gündür yeni dalganın patlak verebileceğini söylemeye başladılar…

Pazartesi günü vakalarda 70 sayısını gördük!

Salı günü de 64 vakaya rastlandı…

Resmi olmayan tıp çevreleri ki buna Sağlık Eski Bakanı Ali Pilli de dahil yeni bir dalga uyarısında bulunurken, hükümet çevreleri de yeni açılım müjdeleri veriyor!

Su kafa karıştıran bir durumdur…

Vakalar artış gösterirken açılımların hızlanması ne kadar doğrudur bu da bilim insanlarının yorumlarına kalmıştır ama yapılan uyarıları da bir kenara yazmak gerek!

Elektronik bileklik ve ev karantinası sanki de bur kurtarıcı gibi gösterilmeye başlandı…

Türkiye’de vaka patlamasını olduğu bir dönemde 12 Nisan’dan itibaren turistler gelmeye başlayacak!

Bizim bu işi aklımız pek basmıyor…

Ha keşke biraz daha sabretseydik!

Ya da dışarıdan gelen tüm akışı kesip içeride tamamen açılıp en azından bir süre kendi yağımızla kendi ciğerimizi pek ala ki kavurup sağlık gibi önemli bir konuyu göz ardı etmeseydik…

Yine de, inşallah vaka patlaması olmaz!

Zira olursa da bunun hesabını kimse veremez…

Adını ve sanını bile duymadığımız okumuş bir cahil kalktı hiç yoktan Özgürlük Mücadelesi Liderimiz Dr. Küçük’e dil uzattı…

Bizim medya da bu arkadaşı resmen ünlü yaptı!

Burada bardağın dolu tarafına da bakmakta yarar var…

Kıbrıs Türkünün mücadele tarihinde büyük katkısı olan Dr. Küçük’e belki de Kıbrıs Türkü ilk defa böyle güçlük bir  destek verip, kendisine sahip çıkıyor!

İşte bu sevindiricidir…

Siyasi görüş farklılıklarına sahip Kıbrıs Türkü tek ses olup liderine sahip çıktı!

Bu arada şunu da sormak gerek;

İçimizde kaç kişi geçen dönemde çocuklarını alıp Anıttepe’ye götürerek onun tarihimizdeki yerini anlatıp bilgi sahibi yaptı?

Dr. Küçük şimdiye kadar ders kitaplarında ölüm yıldönümü tarihlerinde anlatılır, yılda bir kez kabrine gidilip laf ola çiçek konulan bir lider olmaktan çıkmış ve herkesin kabul ettiği gerçek bir lider olarak kabul edilmeye başlanmıştır…

Ha keşke bunu kendisine çamur atılmadan çok daha önce yapsak ve onu milli bir değer olarak bağrımıza basabilseydik!

MESAJ KUTUSU

Sayın Metin BİLMEM, Merkezi Cezaevi’nde tüm gardiyan ve mahkumlara yapılan PCR test sonuçlarının açıklanmasının gecikmesi endişe yaratmış. Bu konuda hem gardiyanlardan hem de mahkum ailelerinden yoğun mesajlar geliyor. Meraklı bekleyişi daha fazla uzatmayın deriz!

Sayın Hasan SERTOĞLU, 5 Haziran’da yapılacak olan KTFF Başkanlık seçimi için yaptığınız ziyaretler gayet doğal ancak masada alkol olunca başta spor çevreleri olmak üzere genç kesimden eleştiri mesajlarınız gelmeye başladı. Küçük bir teknik hata mı oldu dersiniz!

Sayın Derviş GEZER, çok önemli bir devlet kurumunun yönetimine getirilmek için dün çok özel bir ziyaret gerçekleşmiş ve el sıkışmışsınız. Müşavirlik dönemi epey uzamış ve hayli sıkmıştı değil mi? Yeni görevinizde başarılar dileriz, büyük katkılar vereceğinizden kuşkumuz yoktur…

Sayın Turan BÜYÜKYILMAZ, çok darda olan ve elektrikleri borcundan dolayı kesilen vatandaşların ricasını kırmayıp hatları anında açtırmanız kamuoyunda büyük memnuniyet yaratıyor. Bu sıralar bolca hayır duası alıyorsunuz, Allah sizden razı olsun…

Sayın Mustafa AKINCI, makamda değil de makamdan indikten sonra yaptığınız bazı açıklamalar dikkatlerden kaçmıyor aynı zamanda size destek verenleri de hayal kırıklığına uğratıyor. Siyasetin gözü kör olsun diyelim mi?

Sayın Orsel NEŞE, haftada en az iki gün Lefkoşa’ya beraberinizde getirdiğiniz kilolarca narenciye meyvesinin hangi adrese gitti bir türlü tespit edilemeyince meraklı dostlar yoğun bir araştırma başlattılar. Hele de tosun olanı kıskanmaya başladı birkaç kasa da kendisine göndermek gerek ki aman çatlamasın…

Sayın Salih EGEMEN, uzun bir süredir kayıplara karıştıktan sonra yeniden orta çıkmanız ve siyaset üzerine görüş belirtmeniz bu süreçte iyi oldu. Bu arada özellikle akşamları evden çıkmak için izin sıkıntısı çektiğiniz söyleniyor, her türlü izin kağıdı temin edilir…

Sayın Ersan SANER, sizin makam bağlı Personel Dairesi’ni bir görevlendirseniz ve devlet hekimlerinin günde kaç saat vatandaşa hizmet verdiğini hep birlikte bir görsek fena mı olurdu? Devletin otoritesi elden gitti gidiyor en büyük sorumluluk da artık size düşüyor…

Sayın Mehmet KÜÇÜK, Kıbrıs Türk toplumu bir kez daha yeri gelince liderine sahip çıktı ve bunu da gayet açıkça gösterdi. Şimdi aileye düşen de Dr. Küçük Vakfı’nı çok daha fazla büyüterek özellikle gençlerin eğitimine aktarmak olmalıdır…

Sayın Özdemir BEROVA, partilileriniz genel sekreterlik yarışında eğer çok büyük bir sürpriz yaşanmazsa ipi sizin göğüsleyeceğinizi ifade eden yorumlarda bulunmaya başladılar. Umarız bunu iyi değerlendirirsiniz zira siyasette her an değişimler yaşanabilir…