Levent Özadam - Mesaj Kutusu

[email protected]

Taksici muhabbetlerine doğrusu bayılırım…

Yurt dışında olduğum sürelerde hem Türkiye’nin nabzını böyle tutmaya çalışır hem de Anadolu insanının Kıbrıs’a bakışının nabzını tutarım!

Kesinlikle şunu söyleyebiliriz;

Anadolu esnanı Kıbrıs’ı kesinlikle bilmiyor tanımıyor…

Ya da biz kendimizi onlara yeteri kadar tanıtamıyoruz!

Zaten yapılan istatistiklerde Anadolu insanının sadece yüzde 5’lik küçük bir kesiminin KKTC’ye ziyareti bile bu konuda bazı gerçekleri ortaya koyuyor…

Belli ki bizim lehçemiz biraz değişmiş ki genç bir taksici aynen şöyle sordu;

Siz Türk değil misiniz, niye orada Rumca konuşuyorsunuz…

Hayretler içinde kaldık doğrusu!

Çünkü tam bir cahillik örneği var ortada…

Yahu biz Anadolu insanı için kendimizi yiyip bitiriyoruz ama hem de üniversite mezunu bir genç Kuzey Kıbrıs’ın dilini, dinini bile tanımıyorsa hata onlarda değil kesinlikle bizdedir!

Bunu niye yazdık biliyor musunuz?

Burada milliyetçilik edebiyatı yapanların kulaklarına küpe olsun diye…

Bir de yine orada en fazla merak edilen konunun Halil Falyalı cinayeti olduğunu gördük…

İnsanlar Kıbrıs Türkünün hangi dili kullandığını bile bilmiyorlar ama Falyalı cinayeti demek ki orada fazlasıyla ses getirmiş olmalı!

Genel düşünce de şu;

Bu işi azmettirenleri asla bulamayacaksınız!

Şaşmamak elde değil…

Dilimizi ve dinimizi bilmeyenler ülkenin karanlık işleri konusunda hayli bilgi sahibi olmuşlar!

Sahi ne oldu Falyalı cinayetinin dosyası…

Katledenler ortada da ya perde gerisindeki baronlar nerede?

Bu konuda bizim kamuoyu da bilgiye muhtaç ve artık umutlar sönmeye başladı…

Faili meçhul bir cinayete bir yenisi daha eklenmiştir!

Öyle değilse de buyurun soruşturma sonuçlarını bu ülke halkına açıklayın, millet ülkesinde dönen dolaplar hakkında bilgi sahibi olsun…

Ya da biz bu işi aşar deyip kapatın dosyayı gitsin!

Devlet piyangosu olayı ve tabi ki söz konusu fotoğrafın Cumhurbaşkanlığı tarafından da kullanılması eminiz ki uzun bir süre unutulmayacak gibi gözüküyor…

Öncelikle soru şudur;

Devlete ait bir takım baskılar niye Devlet Basımevi’nde değil de özel matbaalarda yapılıyor…

Ya da şöyle de sorabiliriz;

Devletin kendi matbaası artık bu işleri yapmıyorsa onlarca insan orada niye istihdam ediliyor?

Daire müdürü medeni bir şekilde görevinden alınmasını istedi ama Başbakanlıktan bu konuda hala bir girişimde bulunulmadı…

Sorumlular bedel ödenecek dendi hepsi o kadar!

Bize göre yapılması gereken öncelikle Piyangolar Dairesi müdürünün görevine geçici olarak el çektirmek olmalı ve soruşturma tamamlanana kadar da müdür içeride değil dışarıda kalmalıydı…

Bu arada seçenekler arasında müdürü görevinden etmek isteyenlerin de olabileceği ihtimalini göz önünde bulundurmak gerek diye düşünüyoruz!

Lütfen bu konuyu da bir yerlere yazın orada kalsın…

YÖDAK’te yaşanan kepazelik konusunda okuyuculardan ciddi baskılar yapılıyor…

Unutulup gitmesin diye!

Böyle bir konu söz konusu bile olamaz…

Biz unutmayız, unutturmayız ama bizim sorumluluğumuz sadece yazıp gündemde tutmaya çalışmak!

Artık sahtekarlık da kesinleşmiştir…

Konu tamamen yargıya bırakılmalıdır!

Ama bu konuda bir girişimde bulunulmaması bir gerçektir…

Yapılan sahtekarlığa göz mü yumulacak diye endişelerimiz vardır!

Tabi ki öncelikle YÖDAK başkan ve üyeleri…

Sonra da atamayı gerçekleştiren Cumhurbaşkanlığı makamı!

Hatta atama evraklarını kabul eden Cumhuriyet Meclisi…

Hepsi de bu konunun içindedir ve sorumlulukları vardır!

Eş dost işi olup bu işin peşi bırakılacak mıdır?

Ya da sahtekarlık ve bununla birlikte haksız kazanç elde edenlere yargı önünde hesap sorulacak mıdır?

Soru bu kadar net ve basittir!

MESAJ KUTUSU

Sayın Ünal ÜSTEL, Kıob-Tek’i Başbakanlığa bağladıktan sonra yine bu hafta görevden almayı da yerine getireceğiniz ve bu kez elinizi değil başınızı taşın altına koyacağınızı öğrendik. Bize göre de bin kere öleceğine bir kere ölün daha hayırlı olacaktır. Hadi bakalım gazanız mübarek olsun…

Sayın Osman UZUN, siz yapılması gerekeni yaptınız ve görevden alınmanızı isteyerek en azından size düşeni gerçekleştirdiniz. Ancak radarları bu sıralar iyice açmakta yarar var zira bu işin perde gerisinde bir komplonun olabileceği de konuşulmaya başlandı, haberiniz olsun istedik!

Sayın Fikri ATAOĞLU, 27 Kasım’da yapılacak olan yerel seçimlerde tüm bölgelerden aday çıkaracağınız ve operasyonu da yurt dışından gelecek olan bir kamuoyu araştırma şirketinin yürüteceği söyleniyor. Erken kalkar erken yol alır değil mi, hayırlara vesile olsun…

Sayın Erhan ARIKLI, Araç Kayıt Dairesine ödenen paraların sadece küçük bir kesiminin yollara ayrılması bu paraların da maaşlara gittiğinin bir göstergesidir. Şu anda et de elinizde bıçakta elinizde, biraz ağırlığınızı koyarsanız belki de bu rakamı yükseltebilirsiniz…

Sayın Serhan AKTUNÇ, DP’den Lefkoşa Belediye Başkan adaylığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Hiç gecikmeden ziyaretlere başlayıp Başkent seçmenine kendinizi tanıtabilirseniz imkansız gibi görüneni başarabilirsiniz…

Sayın Ersin TATAR, Cumhurbaşkanlığının EOKA’lı fotoğraf paylaşımı konusunda yaptığı açıklama genelde inandırıcı olmadı. Onun için cevap verme telaşına düşeceğinize ekibi baştan sonra gözden geçirmeniz salık veriliyor, fazla da gecikmeyin deriz…

Sayın Hande Kayasal ÇELİKDEN, DP Girne Belediye Başkan adaylığınıza artık kesin gözüyle bakılmaya başlandı. Bu konuda özellikle babanızın tecrübelerinden yararlanmayı sakın ihmal etmeyin olur mu? Özellikle bölge esnafı en büyük destekçihiz olacak gibi gözüküyor…

Sayın Halil TALAYKURT, Kıb-Tek raporunu hazırlayıp Başbakanlığa sunduktan sonra günlerdir telefonlarınızın susmadığını duyduk. Artık ok yaydan çıktığına göre niye bu kadar panik yapıyorlar doğrusu biz de anlamış değiliz.

Sayın Bülent ARKIN, DP’den Güzelyurt Belediye Başkan adaylığı konusunda isminiz ön planda geçmeye başladı. Artık top tamamen sizin kucağınızda cesaret deyip oluml karar vermekten başka da bir çareniz yok gibi görülüyor…

Sayın Mehmet-Mete ÖZSEZER, pek kıymetli babanızın vefatını üzüntü ile öğrendik. Merhuma tanrıdan rahmet size tüm aileye sabırlar dileriz. Allah geride kalanlara sağlıklı uzun ömürler nasip etsin…

Sayın İlkay ZEKİ, övgü dolu mesajınızı memnuniyetle aldık çok teşekkür ederiz. Bizim tek sorumluluğumuz bir takım çarpık olayların perde gerisini aralayıp kamuoyuyla paylaşmaktan başka bir şey değil, en büyük gücümüzde siz değerli okuyucularımızdır, asıl biz sizlere minnettarız…

Sayın Kemal ÖZTÜRK, DP Lefkoşa ilçe başkanlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. Uzun bir süre sonra partinin kapısından içeri girdiniz ya özellikle partinize Lefkoşa’da büyük destek sağlayacağınızdan hiçbir partilinin kuşkusu yok…