Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

Önceki gün televizyonda sunucu arkadaş aynen şöyle diyordu…

Bütün paket servis motosikletlerinin kazası patronlar yüzünden oluyor!

Çünkü onlara patronlar baskı yapıyormuş…

Paketleri acele götürüp gelsinler diye!

Paket servis elemanları da talimata uyup gereğinden fazla hız yaparak kazalara neden oluyormuş…

Bu konuda damgayı yemişler bir kere!

Dün sabah da başka bir sunucu arkadaşın tespitleri evlere şenlikti…

Onun saptaması bambaşka!

Paket servislerde kullanılan motosikletler hep Çin malıymış…

O da kazanın bu kadar hasarlı olmasını buna bağladı!

Çin malı değil de başka bir marka olsa kaza ucuz atlatılırmış…

Bu arkadaşa sormak gerek;

Hayatında kaç kez motosiklete bindin…

Motosikletler hakkında ne kadar bilgin var!

Zira ekranlarda sallamak bilirkişiliğe soyunmak kadar daha kolay bir şey yoktur…

Yusuf Çağraş KKTC vatandaşı 44 yaşında bir servis elemanıydı…

Şu anda yoğun bakımda yaşam mücadelesi veriyor!

Ekranlarda yapılan bu yayınlardan sonra millet şimdi yine araçlarımızın yanından kıvrak hareketlerle geçen paket servisçiler için suçlu muamelesinde bulunuyorlar…

Doğrudur bazıları çok tehlikeli sürüp hem kendilerinin hem de karşı sürücülerin hayatlarıyla oynuyorlar ama bu seferki öyle değil!

Bu trafik kazasında da bir gram bile suçu yok…

Normal seyir halindeydi, arkadan gelen araç ki polis hızının 135 km olduğunu açıkladı, önündeki motosiklete çarpıp hurdaya çevirdi, frene bastığı halde 35 metre sürüklenip başka bir araca da çarparak insanların hayatıyla oynadı!

Ama başka önemli bir gelişme;

Aşırı hız yaparak iki araca çarpan 22 yaşındaki Ürdünlü gencin avukatı restoran sahibine demiş ki;

Siz hiç merak etmeyin en iyisinden bize bir motosiklet alınacaktır…

Yaşam mücadelesi veren Yusuf Çağraş’ın yaşayıp yaşamayacağı umurlarında bile değil!

Bu arada kazaya neden olan gencin istenen kan örneği ve nefes istenmesi karşısında bunu kabul etmediği de söyleniyor…

Belli ki kazadan hemen sonra telefonlar işlemiş ve kendisine nasihat edip akıl verenler olmuş!

Onun içindir bu kazada polis soruşturması ve bulgular çok daha fazla önemlidir!

Lefkoşa’daki Dr. Fazıl Küçük Bulvarı bu ülkenin en yoğun trafik akışının olduğu caddedir…

Özellikle sabah ve akşam saatlerinde genelde kilitlenme olur araçlar çok ağır seyretmek zorunda kalırlar!

Kazanın da meydana geldiği Fuarın önünde ki Dikmen kavşağı…

Tam bir ölüm tuzağı!

Devlet burada resmen yoktur…

Burasını kullananlar tamamen Allah’a havale edilmiştir!

Özellikle doğudan seyrederken Dikmen yönüne girmek için karşı yönden gelen araçları iyi takip etmezseniz ki burada görüş mesafesi de sadece 50 metre kadardır trafik kazası olmaması ancak bir şans meselesidir…

Bu caddede birisi Göçmenköy’e diğeri Taşkınköy’e olmak üzere iki trafik lambası vardır ama asıl olması gereken Dikmen kavşağında yoktur!

Gelmiş geçmiş yöneticiler bunu akıl bile edememişlerdir…

Son kaza ilk kaza değildir, son kaza da olmayacaktır…

Bu konuda sorumluluk kimin ya da kimlerinse hemen bu sabah gidip yerinde gözlemlesinler ve gerekeni hiç gecikmeden yapsınlar!

Daha fazla canlar gitmeden…

MESAJ KUTUSU

Sayın Resmiye CANALTAY, Lefkoşa Fuar önündeki kavşağa ya siz gidin ya da bir ekip gönderin. Hiçbir güvenlik önleminin olmadığı bu bölgede eğer önlem alınmazsa trafik kazaları kaçınılmazdır, inisiyatif alıp gerekenin yapılması için talimatlarınız beklenmektedir…

Sayın Çelebi ILIK, Güzelyurt Çalışma Dairesi’ne istihdam ettiğiniz genç arkadaşın kulağını çekmekte yarar görüyoruz. Hem fazlasıyla sizin isminizi kullanıyor hem de işe giriş çıkış saatlerine riayet etmiyor. Diğer çalışanlar da bundan fazlasıyla rahatsızlık duyuyor, haberiniz olsun istedik!

Sayın Gürkan KARA, Tapu Dairesi pozitif vaka nedeniyle bir süreliğine kapatıldı ancak burada çalışanlar ev karantinasında olacaklarına çarşıda pazarda boy gösteriyorlar. Bu kafayla gidilir ve önlem alınmazsa artık işimiz sadece Allah’a kalmış demektir…

Sayın Ersan SANER, siz Cenevre’deyken burada kurultay için yüzlerce üye yapıldı ve bu konuda ileride başınız bir hayli ağrıyabilir. Gecikmeden önleminizi alın ki bu kurultay da mahkemeye takılmasın!

Sayın Hürrem TULGA, kapanma kararlarını mahkemeye taşırken niye Sağlık Üst Kurulu’nu hedef aldığınızı pek anlayamadık. Onlar kendilerine verilen görevi yerine getirdiler ancak hükümet edenler esnafa gerekli desteği veremediler…

Sayın Erhan ARIKLI, uzun bir gecikmeden sonra gerçekleşen Ankara ziyaretinden sonra sizden detaylı bir açıklama bekliyorduk ama henüz gelmedi. Çantanızda neler merak konusu olmuş ki vatandaş da haklı olarak soruyor…

Sayın Türkay TOKEL, aktif siyasetten koptuktan sonra artık gününüzün büyük bir bölümünü bahçe işlerine ayırdığınız gözlemleniyormuş. Bu arada bahçeye günün belirli saatlerinde ziyaret gerçekleştiren zararsız yılanların da olduğu söyleniyor…

Sayın Dursun OĞUZ, bazı bakan arkadaşların devletin ensesinden bazı medya mensupları ile vatandaşları maaşa bağladıklarını biliyor muydunuz? Siz meteliğe kurşun atarken onlar siyasi makamlarını koruma peşindeler uyarma ihtiyacı hissettik…

Sayın Alihan PEHLİVAN, Cenevre’de bir uzlaşı sağlanmadığı için medya mensuplarına kendi masraflarını karşılama kararı alınacakmış. Hadi bakalım para biriktirmeye şimdiden başlamak gerek değil mi? Bakalım yeni patron bu işe ne diyecek!

Sayın Bertan ZAROĞLU, bu sıralar parti değiştireceğiniz konusunda söylentiler yayılmaya başladı. Kamuoyunu doğru bilgilendirme açısından ufak da olsa bir açıklama yapmak artık şart oldu değil mi?