Serbest Kürsü / Levent Özadam

[email protected]

Bir kadın vekilimizle telefonda mesajlaşıyoruz…

Eşinden şiddet gören ve boşanma aşamasında olan 3 çocuklu kaderine terk edilen anne meselesi!

Bu konuda mecliste yaptığı konuşmaların linkleri attı bana…

Çıkmış meclis kürsüsüne çatır konuşmuş, kadınlarımıza sahip çıkmış!

Onun gibi bir çoğu hele de kadın günlerinde bülbül kesilirler…

Bunu söylerken kesinlikle dalga geçmiyoruz!

Ama işte hepsinin de bilmedikleri bir şey var…

Konuşarak kadınlara sahip çıktıklarını zannediyorlar ya biz buna üzülüyoruz!

Mecliste tüm konuşulanlar sadece meclis tutanaklarına geçmekle kalıyor…

Unutulup gidiyor!

İşin ilginci vekil arkadaşların bunu icraat yerine koyması…

Önce kürsü konuşmaları!

Sonra gazetede ve ekranlarda yayınlanan haberler…

Ne yazık ki birçoğu böyle düşünüyor!

Oysa yok böyle bir şey…

Şiddet gören yine kadın!

Eşinden boşandıktan sonra çocukları ile kaderine terk edilen yine onlar…

Böylelikle çok ağır bir yaşam mücadelesi veriyorlar!

Bunun tek nedeni de sosyal devlet olmadığımızdan kaynaklanıyor…

Sosyal devlet nutukları sözde olunca, kadına sahip çıkmak da bununla paralellik gösteriyor!

Hadi bugün de yine kadın vekillerimize seslenelim…

Önce bir kez daha hatırlatalım;

Resmiye Canaltay

Yasemin Öztürk

İzlem Gürçağ Altuğra

Doğuş Derya

Sıla Usar İncirli

Fazilet Özdenefe

Gülşah Sanver Altuğra

Jale Refik Rogers

Ayşegül Baybars Kadri…

Duydunuz mu hanımlar!

Dipkarpaz’da 16 yaşındaki bir kız çocuğuna tecavüz edilmiş…

Listede dayıoğlu var amcaoğlu var bir de aile dışından birisi!

Talihsiz kız şu anda 6 aylık hamileymiş…

Aile de mahalle baskısından dolayı olsa gerek tecavüz olayını saklamış hatta kızı adadan göndermiş!

İyi ki polis ve sosyal hizmetlerin bölge temsilcisi var ki olayı takip etmiş ve kız adaya dönünce tecavüz olayı patlak vermiş…

Tecavüz eden 3 kişi tutuklandı, umarız ömür boyu gün ışığı yüzü görmezler!

Yani şunu demeye getiriyoruz;

Dipkarpaz’da iğrenç bir olay yaşanmış!

Acaba bu olay kadın vekillerimizi ilgilendiriyor mu?

Hani şu memleketin bir ucu olan bu bölgeye sadece hafta sonu rakı balık yemeye ya da seçim önceleri oy istemeye giderler ya…

Doğrusu çok merak ediyoruz haliyle!

Bakalım hangisi merak edip atlayıp araçlarına bölgeye gidip kız ile ailesiyle görüşecekler…

Hele de İstanbul Sözleşmesi ile yanıp tutuşanlar!

Siyaset ve Meclis kürsüsü burada ama gencecik bir kıza tecavüz, haliyle yaşanan aile dramı da orada…

Allah için bir kez olsun kürsü vekili değil de insanların vekili olduğunuzu düşünün bir kez ölmezsiniz ya!

Görüştüğümüz kadın vekilimize de söyledik…

Erkek vekillerin durumu ortada!

İşleri güçleri siyaset ve makam kapma yarışı…

Onlar yeter ki bakan olsunlar, dünyalar da onların olur!

Sonra da o makamı koruma mücadelesi verirler, sanki de doğru dürüst bir icraata imzalarını atmışlar gibi…

Ama bize göre kadınlar öyle değil!

Öncelikle anadırlar…

Analık duygusu içgüdüleri vardır ve toplumsal olaylara da erkekler göre çok daha farklı açıdan bakarlar!

Bu konularda da çok daha fazla duyarlı olmak gibi bir sorumlulukları vardır…

Örneğin eşinden şiddet görüp evde 3 çocukla yaşam mücadelesi veren kadının durumu!

Hangi kadın vekilimizin aklından bu kadını evinde ziyaret etme geçti acaba…

Hiç biri mi empati yapmadı yoksa!

Ya da zorda ve darda kalan bir kadını evinde ziyaret etmekten çekiniyorlar mı?

Yoksa çekinmekten öte utanıyorlar mı?

MESAJ KUTUSU

Sayın Mustafa SARP, G.Mağusa Sakarya Mahallesi muhtarı olarak mühür vurduğunuz ikametgah belgelerinden 50 TL gibi astronomik bir fiyat istemeniz bölge halkının tepkisine neden oluyor. Bazıları konuyu mahkemeye taşımaya hazırlanıyor, umarız bu tavrınızdan en kosa zamanda vazgeçersiniz!

Sayın Koral ÇAĞMAN, ihtiyat sandığı destek ödemelerinden on line işlemleri için 480 TL ücret talep edilmesi kimin icadı bilmiyoruz ama darda kalan vatandaş bu parayı duyunca çileden çıkıyor. En azından bir pandemi indirimi yaparak insanları bir az olsun rahatlatmakta yarar görüyoruz…

Sayın Akile BÜKE, YÖK’ün resmi bir belgesi yayınladık diye polis aracılığıyla kaynağını öğrenmek istemenin akıl ve mantıkla bağdaştıramadık. Arayacaksınız YÖK başkanını kaynağın kendisi orada duruyor. Sanırız siz bizi başkalarıyla karıştırıyorsunuz, gücümüze gitti yani!

Sayın Çelebi ILIK, gayet duygusal ve yardımsever bir müsteşar olarak eşi tarafından şiddete maruz kalmış 3 çocuklu bir kadın için bakanlık olarak bir hassasiyet göstermenizi bekliyoruz. Bu konularda sosyal devlet olduğumuzu gösterirseniz bir çok kadının da umutlarını yeşertmiş olacaksınız…

Sayın Erol UÇANER, Acil Durum Hastanesi’nin elektrik şebekesinin hatalı olduğu yönünde bazı teknik çevrelerden mesajlar gelmeye başladı. Allah korusun ileride tehlikeli durumlar yaşanmasın diye bir bilene sormakta yarar görüyoruz.

Sayın Faiz SUCUOĞLU, 27 Başbakan konulu açıklamanız parti içinde hem destek gördü hem de tepki ile karşılandı. Bu arada kurultay hazırlıkları için ada çapında ziyaretleriniz ve yoğun kulisleriniz dikkatlerden kaçmıyor. Bakalım bu kez karşınızda kaç rakip aday bulacaksınız…

Sayın Ahmet VARIŞ, sağlık çalışanlarına verilen ücretsiz yemek konusunda tepkiniz haklı ama bunun için eylem kararı almak da biraz abartılı olacak sanırız. Acaba diyoruz en azından birkaç ay sendika olarak bu görevi üstlenmeniz fena mı olurdu yani!..

Sayın Mahmut ERDEN, patates ve zeytinyağından sonra şimdi de epey tartışma konusu olan hellim ihracatı konusunda sorumluluk almanız bekleniyor. Zira devlet her konuda olduğu gibi yine ağır davranıyor, onun için özel sektör ruhu şart hale geldi…

Sayın Suphi COŞKUN, 16 yaşındaki bir kıza bazı akrabaların tecavüz olayı bölgede infialle karşılandı. Bu konuda olası bir asayiş olayına karşı tedbir almanız öneriliyor. Bu konuda aileler arası kavgaların yaşanması an meselesi…

Sayın Gürkan KARA, ada genelinde bazı uyanık muhtar arkadaşlar bir imza ve mühre astronomik rakamlar isteyince zaten zorda olan vatandaş haklı olarak isyan ediyor. Bir genelgeyle kendilerini uyarmanız bekleniyor…